𝓲'𝓿𝓮 𝓰𝓸𝓽 𝓶𝔂 𝓮𝔂𝓮 𝓸𝓷 𝔂𝓸𝓾 (𝒯𝑜𝓂 ℛ𝒾𝒹𝒹𝓁𝑒)

13

Tom uzun bir süre sessiz kaldı "önemli bir şey değil" ellerimi saçlarına götürdüm saçlarını çektikçe elime saha da çok geliyordu "Tom bu- bu normal bir durum değil" ellerimin titremesine engel olamıyordum "napıcaz?! bir şeyler yapmamız lazım!" Tom yüzümü ellerinin arasına aldı "şş sakin ol"
"bu bir tür hastalık falan mı?" Tom elimde tuttuğum saçları aldı "önemli bir şey değil ben en kısa sürede halledicem"
"Tom nerdeyse bir avuç saç vardı! ayrıca-"
"sakin olur musun? önemsiz bir şey" sıkıca Tom'a sarıldım "korkuyorum.."
"korkma, korkmanı gerektiricek bir durum yok" bunumu çekerek "emin misin?" diye sordum Tom başını salladı ve elindeki saçları hiç düşünmeden çöpe attı "şimdi ben gidiyorum ve ben gelene kadar sakince beni bekliyorsun tamam mı? kimseye bir şey sormak yok"
"Tom belki Dumbledore neden olduğunu anlar belki yardım edebilir"
"sakın Larissa, sakın!" başımı salladım "peki sana güveniyorum" Tom yanağıma öpücük kondurup yanımdan ayrıldı.

Düşünmeden duramıyorum! kafayı yemek üzereyim sinirle ayağa fırladım üzerime öylesine bir şeyler giydim ve Malfoy malikanesine cisimlendim. Narcissa kapıyı açtığında soran gözlerle bana bakıyordu "Larissa bir sorun mu var?"
"Lucius burda değil dimi?"
"hayır, içeri geç" yavaşca içeri girdim bacaklarım titriyordu engelliyemiyordum "Larissa titriyorsun seni bu kadar korkutucak noldu?"
"Tom'un saçları dökülüyor hemde çok fazla bir tür hastalık mı bilmiyorum beni sürekli geçiştiriyor önemsiz olduğunu söylüyor ama bence çok önemli belki Lucius bir şeyler biliyordur sonuçta arkadaşlar"
Narcissa uzun bir süre sustu neden bilmiyorum ama bu davranışı tuhaftı "Cissy?"
"üzgünüm biraz yorugunum... Larissa seni anlıyorum ama bence Tom'un işlerine karışma sana zarar verebilir"
"beni bilmiyorum ama kendine zarar verdiği kesin" Narcissa nazikçe omzumu okşadı "merak etme o ne yaptığını bilir" gülümsedim "sen yinede lütfen Lucius'a sor veya Bellatrix'e" Narcissa başını salladı, ona sıkıca sarıldım ve cisimlendim "nerdeydin?" Tom'un sesiyle irkilerek ona döndüm "Tanrım!"
"nerden geliyorsun?"
"Cissy onu çok özlediğim için görmek istedim" Tom'un yüzü her zamankinden daha da soluktu "asıl sen nerden geliyorsun şu arkadaşlarınla buluşmaya gitmedin mi?" Tom hayır anlamında başını salladı "Tom sanki yüzün biraz soluk... Hasta olma sakın! yoksa sana bakmam" Tom kaşlarını çattı "demek bakmazsın" kıkırdadım "bakmam"
"ben kendime bakabiliyorum" gözlerimi devirdim "o zaman bak Riddle!" Tom uzun bir süre yüzümü okşadı "eğer ben bir gün değişirsem beni sevmeye devam eder misin?"