Komutan// omegaverse// Hyunchan

10

"İlk iş günü için heyecanlı mı benim eşim?"

"Sana yakın olmak beni daha çok heyecanlandırıyor."

"Heyecan yapmana gerek yok, sadece evde ki gibi olmayacak işte... Yüzüğünü taktın mı?"

Hyunjin, yüzüğünü göstermek için araba kullanan eşinin suratına yaklaştırmıştı elini.

"Dışarı çıkamam beyefendi, işlerim var."

Chan, eşinin elini tutmuş, dudaklarına bastırıp dudaklarını eşinin elinde gezdirmeye başlamıştı.

Hyunjin ise bu hareketi yapan eşine resmen aşk ile bakıyordu, kendini şımarık hissediyor, hissetmenin yanında omegasının iyice bağlandığını fark ediyordu.

"Sen çok mu seviyorsun eşinin elini?"

"Çok seviyorum, ben eşimi çok seviyorum."

"İş yerinde yanıma gelecek misin?"

"Vaktim olduğunca gelirim, sen iş yerine alışmaya bak."

"Tamam ya, alışırım ne olacak ki?"

"Jisung senin bir alt departmanında çalışıyor, orası da omegalar ile iletişim kurulan departman. Haberin olsun."

"Aaa.. Jisung, Minho beni işe bıraktı demişti.. Minho başka bir yerde mi çalışıyor?"

"Hayır.. Minho departmanın kapısına kadar bırakıyor Jisung'u... "

"Sen de beni bırakacak mısın yakışıklı?"

"Hayatım, hemen yan departmanımdasın."

"Evet desen ölürsün çünkü, öküz!"

"Hyunjin, bir şeyler ters gidiyormuş hissi sende de var mı?"

"Bir huzursuzluk mu?"

"Evet..."

"Var, evet.."

İkisi de aniden sessizleşmiş, gerçekleri konuşmanın vakti geldiğinin farkında oldukları için susmuşlardı, şu anda gerçekler hakkında konuşmak istemiyorlardı.

Hyunjin ve Chan binaya girdikten sonra Chan onun çalışma odasını göstermiş, ardından kendi yerine geçmişti.

İki tarafta ilk dakikadan işe gömülmüştü, Chan, tüm stratejiler hakkında tekrar tekrar konuşuyordu, bir şeyleri red ediyor, bir şeyleri kabul ediyordu.

Hyunjin ise hem kargo takibini öğrenmiş, gelen kişisel kargolar dahil her şeyi koyacağı rafa koyuyor, gerekli kişiler için uçak biletleri almayı öğreniyordu, maaş zamanı geldiği için kargo odasının yanında maaş bilgilerinin olduğu bir kağıt basılıyordu, Hyunjin o odaya da girmiş, o odanın akışını da öğrenmişti, beklenenden çok çok hızlı ayak uydurmuştu her şeye... Her şeyi havada kapıyordu, öyle ki, önden önce çalışmaya başlayan biri bile hâlâ zorlanıyordu.