4. Bölüm

561 12 1
                                    

Tunahan:

Gecenin bir vakti helikopter sesiyle uyandım.

Ne oluyor gene mi saldırı diye düşünürken aklıma Tim geldi.

" Kahretsin kahretsin" diyerek yataktan zorla kalktım. Kolumda ki serumu çıkarıp attım. Pencereye gittim. Odamdan acilin girişi gözüküyor.

Hayal elini kolunu sağa sola sallıyor birilerine emir veriyor. Sedyeler sırayla gelmeye başladı. Hepsine tek tek baktı içeriye aldı.

Hastanenin içinde koşturmalar başlamıştı. Allahtan Ali bugün bana eşofman getirmiş. Yoksa koridorlarda götümü sallaya sallaya gezmek zorunda kalacaktım.

Acile doğru yavaş yavaş gittim. Sarp ı görünce şok oldum. Başında Hayal birseyler yapıyor. Telefonu eline aldı Gatayı aradı. Ameliyathane falan ayarladı. Doktorları isim isim söyledi. Sarpı helikopterle Ankaraya yolladı.

Arkasını dönüp başka doktorlara birseyler söyledi koşarak gitti.

Yanımdan geçen hemşireyi durdurup neler oluyor diye sordum.

" Saldırı olmuş Allahtan hemen getirilmiştir yoksa kimse sağ kalmazdı"

Beynimin içinde sağ kalmazdı lafı dönmeye başladı.

Ayaz hafif yarılıymış. Etrafta gezerek onu bulmaya çalıştım. O da yok. Hemşireye sordum. Bilinci kapalı tomografiye aldılar. Belki beyin kanaması var mı diye bakacaklar. Tamam deyip ameliyathanenin önüne gittim.

Ben beklerken kıl doktor Cem geldi. Ona sordum bizimkilerin durumunu yüzüme salak salak baktı.

" iyi iyi birazdan çıkarlar"

Yanımdan geçip giderken  geri döndü.

"Hayalle niye evlendin artık biliyorum seni çakal herif" deyip gitti.

Ne bu şimdi. Ne saçmalıyor bu salak. Bir saat ameliyathanenin önünde bekledim. Dikkat diye bir ses duydum. Kafamı koridora çevirince  Tuğgeneral i gördüm.
Hızla ayağa kalkmaya çalıştım ama eliyle beni otutturdu.

" Rahat asker. Haber var mı?"
" Doktor Cem durumlar iyi dedi ama ben beklemeye devam ediyorum" omzuma vurdu " Sen bekle ben bi Ayaza bakıp geleyim" deyip gitti.

Valla ne yalan söyleyeyim bu durum çok hoşuma gitti. Bizim saldırıda da gelmişti hastaneye ama benimle görüşmemişti. Esaslı komutan diyorlar kendisine eskiden lakabı Efsaneymiş. Yarım saat sonra geri geldi. Ayağa kalkmaya çalışırken

" Otur" diye emir verdi. Çöktüm yerime

" Sarp Ankaraya ulaşmış yeni ameliyata almışlar. Ali beyin kanaması geçirmiş müdahale etmişler durumu iyi, Emirin ayağı kırılmış iç kanama riski varmış yoğun bakımda, Metenin ameliyatı bitmek üzereymiş durumu iyi dediler oda yoğun bakıma alınacak, Ayazın kesik yerlerine dikiş atılmış içerisi sağlammış servise gitmek istememiş birazdan buraya getirecekler"

Hayretle yüzüne baktım.

" Delikanlı benim kim olduğumumu da unuttun?"
" Hı " verebildiğim tek cevap.
Güldü bacağıma vurdu. Sen dinlen
" Seyfi bize üç çay getir"
" Emredersiniz komutanım "

Seyfi çayları getirdi. Ayaz tekerlekli sandalyeyle geldi. Çayları bize verip çekildi.

" Geçmiş olsun asker " dedi Ayaza
" Sağolun komutanım " son konuşmamız buydu.
Komutan yanımızda diye Ayazla da konuşamadık. Öyle bekledik.

Sonunda ameliyathanenin kapısı açıldı. Komutan da bende ayağa kalktık. Komutan önde ben arkada Hayal kapıdan çıktı.

Komutanıma gözleri dolu dolu baktı. Gerçekten çok mutsuz gözüküyordu. Sonra amca deyip komutana sarıldı. Ayazla ikimiz şok olduk. Komutan amcası mı nasıl yani.

HAYALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin