14. Bölüm || Aşk

1.1K 76 14
                                    

İyi okumalar!

****

Aşk üç harfliydi fakat hissettirdikleri çok fazlaydı.

Antep'te ailesi ile ona göre normal bir hayat yaşayan Seyran'a şu an birine aklımı kaybedecek, gururumu unutturacak kadar aşık olduğumu söyleseydim sadece kahkaha atardı. Buna emindim.

Ama o Seyran'ın duysa kahkaha atacağı şeyler gerçek olmuştu.

Bir adama aşık olmuştum. Aşık olduğum adam Ferit Korhan'dı. Ona aşık olmak, yaptığı şeyleri sineye çekip affetmek; eski Seyran'ı öldürmek demekti. Bunu göze alamayacak kadar korkaktım.

Daha sonra o aşkı içime saklamaya çalıştım. Çabaladım, didindim, uğraştım. Fakat başaramadım, aşkımı içimde saklayamadım. O aşk büyüdü, büyüdü ve taştı.

Sonra ben; eski Seyran'ı öldürmeye korkan ben, bunu da göze aldım. Korkusuz oldum ve Ferit'in yaptıklarını affettim. Eski Seyran'ı yok ettim.

Peki bunu için pişman mıydım? Hayır, asla pişman değildim.

Gözlerimi açtığımda resmen Ferit'in üstünde yattığımı fark ettim. Ferit'in nefesi saçlarımda elleri ise beni sıkıca sarmıştı.
Ben ise onun göğsündeydim. Gözlerimi ikimizin de üstünde gezdirdiğimde ikimizde çıplaktık. Üstümüzde sadece bir tane yorgan vardı ve yorgan sadece belimize kadar örtüyordu.

Utançla Ferit'in göğsüne daha fazla sokulduğumda o da hareketlendi. Gözlerimi ona çevirdiğimde yavaşça gözlerini açıp kırpıştırdı. Daha sonra gözleri bana çevrildiğinde gülümsedi. "Günaydın," derken sesi bile beni etkilememeliydi. Gözlerimi ondan kaçırıp "Günaydın." Diye kısık bir sesle mırıldandım. Ferit saçlarımı okşarken "Nasılsın?" diye sordu.

"Bilmiyorum," diye cevapladığımda aslında nasıl olduğumu çok iyi biliyordum. Harikaydım!

Kaşlarının çatıldığını hissettiğimde saçlarımda ki eli duraksadı. Yavaşça altımdan çekilip doğrulduğunda bende sırtüstü yatar pozisyona geldim ve yorganı boğazıma kadar çektim. "Ne demek bilmiyorum?" Ona bakmamak konusunda hala inat ederken "Bilmiyorum işte Ferit! Zorlama," Narince çenemi tutup kendine doğru çevirdiğinde onunla göz göze geldik. Hafifçe gülerken "E bil o zaman Seyran." dedi. Bende hafifçe gülümseyip dudaklarına kısa bir öpücük kondurdum.
Geri çekildiğimde ikimizinde dudaklarında büyük bir gülümseme vardı. "İyiyim. Peki sen, sen nasılsın?" diye sordum. "Sen iyiysen bende iyiyim." diyerek soruma cevap verdi.

Yüzüme gelen saçlarımı çektiğinde eli yanağımın tersini okşuyordu. "Güzeller güzelim benim," diye mırıldandı. "Çok seviyorum seni." Gülümsemem büyüdü, "Bende çok seviyorum seni." Ferit alnıma bir öpücük kondurduğunda huzuru iliklerime kadar hissettim.

Aklıma gelen şey ile hızlıca Ferit'e döndüm. "Ferit bizim bir otele geldiğimizden kimsenin haberi yok!" Ben Halis Ağadan yiyeceğimiz azarları düşünürken Ferit beni sakinleştirmek istercesine gülümsedi. "Var Seyran, var. Ben İfakat yenge ile konuştum, bizi idare edecek ki zaten dedem bugün için bize izin vermiş." Derin bir nefes aldığımda "Acıktım," diyerek homurdandım. "O zaman kahvaltıya inelim. Daha sonra da yalıya döneriz." Onu onayladığımda yerdeki baksırını alıp üstüne geçirdi ve banyoya girdi.

Ferit banyodan çıktıktan sonra ben banyoya girdim. Ben banyodayken Ferit bana giymem için kıyafet getirmişti.
Banyodan çıktıktıktan sonra üstüme Ferit'in getirdiği beyaz kazağı ve pantolonu giyip banyodan çıktım. Saçlarımı kurutmayı tercih etmesemde Ferit zorla havlu ile saçlarımı kurutmuş ve taramıştı. Bu davranışı ile ona olan hayranlığım da artmıştı.

Yalı Çapkını || Desde el principioHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin