15.Bölüm.

422 19 2
                                    

SERKAN:

Hastanedeki serumun verdiği derin uykuya yenik düşmemek için uğraşıyordum.
Elimdeki telefon elimden düşeceklen tuttum ve kapattım telefonu gözlerimi daha fazla açık tutamıyordum.
Yanımdaki battaniyeyi aldım ve üstüme örttüm.
Yastığa tam kafamı koymuşken telefonumun acı sesiyle gözlerimi araladım.
Damla arıyordu.
Hızlıca açtım telefonu.
-Alo bitanem.
Dedim oldukça bitkin çıkan sesimle.
-Nabıyosun!
Dedi benim aksime çok neşeli çıkan sesiyle.
-Yatıyordum işte.
-Neden saat daha sabah bu kadar mı yoruldun?
Dedi gülerek.
Sesim çıkmadı iki üç dakika.
-Serkan?
-Ordamısın?!
-Hı?
Dedim kısık bir sesle.
-Serkan iyi misin sen noluyo sesinde bi garip zaten askeriyede değil misin sen?
-Evdeyim.
-Neden?
-Aman boşver işte.
Dedim kısık sesimi yükseltmeye çalışırken.
-Serkan!
Dedi bağırarak.
-Göreve çıktık erkenden.
-Saat 5 buçuk gibi ama uyumadım ben göreve kadar.
-Sonra görev yerine kadar bi yarım saat yürüdük.
-Bir yere oturduk,tam kalkacakken gözlerim karardı.Bayılmışım sonrasını hatırlamıyorum.
-NE?
Sesi öyle yüksek çıkmıştı ki telefonu uzaklaştırım kulağımdan.
-Salak mısın sen Serkan bana niye haber vermiyorsun.
-Üzülme diye vermedim haber.
-Of Serkan ya bi gün kalbime indiriceksin şu haberlerle!
-Hayatım.
-Tamam üzme kendini uyuyucam şimdi zaten.
-Tamam yatıp zıbar Serkan bir şey olursa direk ara bak tamam mı?!
-Tamam bal.
Diyip kapattım telefonu.
Gözüm saate kaydı 09:47
Yastığı düzelttim.
Düşüncelerim yavaş yavaş benden uzaklaşırken uykuya daldım.

***

Kapının ısrarla çalması ile gözlerimi açtım ağır ağır hızlıca kalktım koltuktan.
Damla olduğuna emindim..
Delikten bakmaya zahmet bile etmeden açtım hızlıca kapıyı.
Yüzümdeki kocaman gülümseme yavaş yavaş sönerken karşımdaki kişiye bakıyordum.
Ela.
-Çok mu şaşırdın!?
Dedi gülerek.
Yüzümdeki gülümseme tamamen silinirken konuştum.
-Nerden buldun evimi?
-Aa Serkan sende iyice kafa gitmiş.
-Zamanında kaç kere geldim ben bu eve!
-Ela.
-Senle cidden uğraşmak istemiyorum yorgunum.
-Girseydim içeri..
Sinirim artarken üstündeki kıyafetlere baktım.
İğrençti kelimenin tam anlamıyla iğrençti.
Ayrıldıktan sonra ne oldu bilmiyorum ama iğrençleşmişti.
-Serkan bak..
-Hadi,gireyim eve.
-Bi kahve yapayım konuşalım önemli konular.
Dedi ciddileşirken.
Hiç bir şey demeden arkamı döndüm kapıyı kapatmadan.
Koltukta duran telefonumu aldım elime hızlıca Ela ise ayakkabılarını çıkarıyordu.

***
-Serkan Böyle işte yardım et bana sana çok ihtiyacım var.
-Kokunu gözlerini özledim.
Bilmem kaç saattir tek kelime etmeden onu dinliyordum.
En sonunda derin bir nefes alıp konuşmaya başladım.

-Ela uzatma artık.
-Biten bitti.
-Geride kaldı o günler yaşandı ve bitti.
-Benim şu an güzel bir hayatım var.
-Unut beni.
-Seni gerçekten seviyordum,hayatımı verdim sana kalbimi açtım.
-Ama bitti.
-Seni ben tanıyamamışım benim hatam.
-Benim kalbimde başka biri var Ela.
-Bana yaşattığın anılar çok güzeldi eyvallah ama olmaz artık.
-Ben Damla'yı seviyorum.
-Ona canımı verebilecek kadar seviyorum Ela iyi bak kendine.
Diyip ayağa kalktım.
Ela söylediklerim karşısında yıkılmışcasına kalktı ayağa.

KOMUTANIM!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin