KOMUTANIM!

23.Bölüm.

Dünün yorgunluğunu hala yaşarken terliklerimi giydim.
Gözlerimi ovuştura ovuştura banyoya girdim.
Elimi yüzümü yıkayıp hızlıca yatak odasının banyosundan çıktım.
Serkan hala uyuyordu.
Yorganı açılmış üstüne örtüm yavaşça kapıyı kapattım.
Mutfaktaki pencereyi açtım ki soğuk havayla tekrar kapattım hava çok soğuktu ama evin içi sıcacıktı yada benim yanımda Serkan olduğu için sıcaktı.
Buzdolabını açtım pazar günü baya bi alışveriş yapmıştık o yüzden dolap çok doluydu.
Kahvaltılıkları çıkartıp tezgaha koydum.
Salataları kesip tabağa koydum hızlıca hala yorgundum dün o kadar yorulmuştum ki uykumda bile yorgunluğum geçmemişti.
Domatesleri de küçük tabakalara koydum ve yemek masasına yerleştirdim.

**
Bütün kahvaltıyı hazırladıktan sonra saate baktım.
11:23
Mutfaktan çıkıp Yatak odasının kapısını açtım.
Serkan hala ve hala uyuyordu.
-Serkan..
Dedim kısık sesimle yatağa oturken.
Önüne gelen dağınık saçları arkaya attım.
Serkan'ın uyandığını yüzüne salak bi gülümseme eklediğinde anladım.
-Hadi Sevgilim uyan artık çok geç oldu!
Serkan kafasını yastığa daha çok gömerken ayağa kalktım.

-Sen bilirsin bende tek kahvaltı yaparı-
Derken Serkan ayaklandı birden uykulu gözlerle bana bakarken gülümseyerek konuşmaya başladı.
-Buyrun hazırım.
-Şımarma şimdi yürü.
-Aa Karımla evimizde ilk kahvaltımızı kaçırır mıyım?.

Dedi gülerek.

***
Kahvaltıyı yapmış ve koltukta oturuyorduk.
-Hala çok yorgunum ya..
-Bende çok yorgunum.
-Sen nasıl yorgun olucan kaç saat uyudun!
-Olsun hala yorgununum.
-Bide çok boğazım ağrıyor başım ağrıy-
Derken güçlü bir şekilde öksürdü
bacaklarımın üstünde yatarken.
Saçlarıyla oynarken konuşmaya başladım.
-Serkan iki dakika kalk şurdan üstüne battaniye getireyim dünden beri hasta gibisin zaten geceden beri öksürüyorsun.
Serkan hiç bir şey demeden başını salladı.
Serkan'ın başını koyduğu bacaklarım yerine yastığı koydum.
Çekmeceden kalın battaniyeyi alıp salona geri döndüm.
Serkan gözlerini kapatıyordu ki söze girdim.
-Bebeğim kalk hadi!
Serkan homurdanırken kalktı.
Aynı pozisyonda üstünü örttüm battaniyeye.
-Seni seviyorum..
-Bende seni seviyorum da nerden çıktı bu..
-Bilmiyorum ki hasta olduğumda bile yanımdasın.
-Ee tabii olucam Serkan..
-Hasta olduğumda çok huysuz oluyorum hani yok bakmam dersen ilaç içeyim uyuyayım ben.
Dedi kendini acındırırken.
-Ay Serkan saçmalama yat işte şurda..
Serkan ufak bi kahkaha atıp normal pozisyonuna geri döndü.
-Bi ilaç getireyim bekle.
Diyip ayağa kalktım.
İlaç almak için mutfağa girdim kutudan ilaçı çıkarıp su koyacaktım ki zil çaldı.
-Geldim!
Dedim kapıya doğru.
Delikten baktığımda kargocu olduğunu anladım.
-Buyrun.
Dedim kapıyı aralayarak.
-Kargonuz var hanımefendi.
Kargoyu alıp kapıyı kapattım.
-Kim o bebeğim.
Dedi uykulu sesle Serkan.
-Kargo bilmiyorum.
-Açsana.
Dedi Serkan aynı uykulu sesiyle.
Kargoyu açıp kutuya baktım.
Üstündeki notu sesli bir şekilde okumaya başladım.

'SALAK ASKER KUZENİM SERKAN,EVLENDİĞİNİ DUYDUM AMA GELEMEDİM BURSA'DAN DÜĞÜNÜNE GELEMEZDİM SONUÇTA KUSURA BAKMA O YÜZDEN DAMLAYA SELAMIMI SÖYLE SİZİ SEVİYORUM ELLERİMLE HAZIRLADIM KÜÇÜK Bİ HEDİYE..💗'

Elif Kuzenin..

Serkan gülüp doğruldu.
Kutuyu açtım içindeki güzel hediyeler vardı..
Zevki çok güzeldi hele notu çok güzeldi.