5.Bölüm ~Koruma~

159 65 107
                                    

Bazen her şey o kadar çok üst üste geliyor ki nefes alamıyorum.
Benim yağmurum,çok sert yağıyor.
Benim fırtınam,çok sert esiyor.
Benim gök gürültüm.çok ses çıkarıyor.
Benim sonbaharım,çok çetin geçiyor.

Kaşlarım olabildiğince çatılmış adama bakıyordum.
Kendini belli eden yeşil gözleri,sivri çenesi,yapılı bir vücudu vardı.
"Hazan,bize kahve."
Sanki karşısında hizmetçisi var, gerizekalı adam!

"Siz nasıl içersiniz?"diye adama sorumu yönelttim.
"Sade"dedi gür çıkan sesiyle.

Adamın yanıt vermesi ile mutfağa girdim.
Makineyi çıkarttım,sonrasında diğer eşyaları.

Kahveyi karıştırırken sesleri duyabiliyordum.
Ses Yakup'a aitti.
"Bu gözlerin hep etrafa odaklanıcak. Arkamda,sağımda,solumda, önümde...Her yerde olacaksın.Ters bir durum da silahına davranmaktan asla çekinmeyeceksin.Anlaşıĺdı mı?"
"Anlaşıldı,efendim."

Kahve olduğunda fincanlara ekledim sonrasın da tepsiye koydum.
Tepside bulunanları salona götürdüm.
İlk önce adam misafir olduğu için ona uzattım teşekkür ederek aldı fakat ben bir şey deme gereği duymadım.
Yakup ile kim iletişim kuruyorsa otomatik olarak o kişiden de nefret etmeye başlıyordum.
Yakup'a uzattığım da aldı ve kahvesini masaya koydu.

Ben de tepsi ile mutfağa girdim ve konuşulanları dinledim.
"Peki,ben bir tek sizi mi koruyacağım? " dedi adam.
Yakup ise adama karşılık olarak konuştu"Elbette,sadece benim özel korumam olacaksın aynı zamanda önceden de yaptığın gibi şoförlüğümü yapacaksın. "

Adam Yakup'un önceden şoförüymüş şimdi ise yanında bir koruma olarak çalışacaktı aynı zamanda eski görevine de devam edecekti.
Şu kutu olayları nedeni ile kendisine özel koruma tutması şaşırılmayacak bir şey değildi.

Adam tekrardan konuşmaya başladı "Anladım,siz nasıl isterseniz öyle olacak efendim"
"Biliyorsun ki burada kalacaksın.Benim nereye gidersem gideyim benimle geleceksin.Evde olacaksam evde,şirkette olacaksam şirkette olacaksın."
Ah!bu adam ciddi ciddi burada mı kalacaktı.
Bu adam burada kalacağı için Yakup belki beni dövmezdi?
Kimi kandırıyorum ben?Yakup kimseyi takar mıydı? Hele ki bu çalışanı ise.Hoş adam da eğer bana şiddet uyguladığını görse bir şey demezdi ya.Dese de Yakup adamı işten çıkarırdı.

Bana zaten bugüne kadar kimse yardım etmemişti bu nedenle alışmıştım.
Zaten ben insanlar tarafından görünmüyordum. Görmedikleri için yardım da edemezlerdi.
Bir gün öğretmenim 'Özel gücünüz olsa ne olmasını isterdiniz ' demişti.
Ben bu soruya -görünmez olmak isterdim ' diye yanıt vermiştim.
Çünkü görünmez olup,her istediğim yere gidip, kimse beni fark etmeden istediğim her şeyi yapabilecektim lakin öyle olmuyormuş.
Görünmez olunca yanında hiç kimse kalmıyordu, yalnız oluyordun.
Ben görünmez olmaya zorlanıyorum.

  İçeriye geçtiğimde ikisinin de bakışları bana döndü fakat adam bana çok daha dikkatli baktı.
"Ben,hastahaneye gidiyorum. " dedim Yakup'a bakarak.
"Gidemezsin"
Kaşlarımı çattım "Pardon ama annemin yanına gidip gitmeyeceğime karışamazsın,böyle konuşmamıştık. "Başımı dik tutarak söylemiştim bu sözleri.
Birden ayaklandı ve gözleri alev saçarken sert adımları ile önümde durdu .Bana aşağılık bir şeymişim gibi bakarken konuşmaya başladı "Annen bu ameliyatta ölmedi diye sevinme. Biliyorsun ki annen hâla kurtulmuş değil.Tümor diğer organlara da yayılmıştı değil mi "dedi.

Piç kurusu beni nerden vuracağını çok iyi biliyordu
Gözlerim sebepsizce yeşil gözlü adama değdi kaşlarını çatmış,olayı anlamaya çalışıyordu.
Gözlerim tekrar Yakup'a döndü.
"Ben şimdi annemin yanına gideceğim ve buna engel dahi olamayacaksın."
Elleri yumruk oldu fakat bana vurmadı.
Kimsenin yanında bana vurmadı bu bir çalışanı bile olsa.
Cesaretim büyük ihtimalle bundan kaynaklanmıştı
Herhalde,beyefendi unvanının zedelenmesinden korkuyor.
Fısıltı ile konuştu "Elbette buraya geleceksin ve ikimiz evde yanlız kalacağız. Bak bakalım kim seni dövmeme engel olacak"
Acı ile yutkundum "Peki,"dedim ve çıkış kapısına yürüdüm.
Önceden askılığa koyduğum çantayı aldım,evden çıktım.

AZRAİL-Bir ölüm meleği-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin