6- Kaç!

26 7 8
                                    

Selamlarrr

Şırınganın yepyeni bölümüne hoş geldiniz. 

Duygu ve düşüncelerinizi yorum kutularına bırakırsanız, müqq olur.

Şimdiiiii. Bölüme giriş yapabiliriz.

İyi okumalar dilerim:)

**************

Bütün öfkemi toprağa götüreceğim, Yaşarken de anlatamadım kimseye...

-Oğuz Atay

******************

Bir sorgu odasında, bir baş komiser ve bir şüpheli... Şüpheli olan pekala yaşlı. Yapılan bir operasyon sonucu ele geçirilen biri. 

Mevzu ise şu;  Eve yaşlı kadının altınlarını çalmak için giren hırsızların, bu yaşlı kadını hırpalaması. Darp etmesi. Ve bu hırsızlığı yapan kişilerin, kapı sesini duyar duymaz yer yarılıp içine düşmüşçesine yok olması!

En azından dakikalardır baş komiser Taner'e anlatılan tek şey buydu. Ne eksik ne fazla. Bu kadar. Birkaç cümle...

"Nereden kaçtılar?!" diye sordu Taner sayamadığıncı soruyla.

"Görmedim oğlum. Beni yere fırlattılar kaçarken. Göremedim ki ben." diye yanıtladı yaşlı kadın masum masum göz kırpıştırarak. 

Derin bir nefes aldı Taner. "Yüzlerini görmüşsündür ama değil mi?. Daha önce karşılaştığın veya gördüğün birilerine benziyorlar mıydı?!"

"Hatırlamıyorum valla. Kaç yaşına geldim. Artık hafızam eskisi kadar çalışmıyor!" dedi.

Yaşlı bir kadın olduğu için fazla üzerine gitmek veya bağırmak istemiyordu Taner. Karşısındaki kişinin yaşı daha küçük olsaydı, daha profesyonel bir şekilde davranabilirdi.

Bunun mesleği ile de bir ilgisi yoktu. Kendi ilkeleri gereğiydi.

"Bak teyzecim." Dedi büyük bir sabırla. "Ben seninle yaşından ötürü böyle konuşuyorum diye sanma ki herkes böyle. Konuşmanın başında da söyledim. Bunu bir sorgu değil, muhabbet gibi düşün. Kayıt altında değiliz. Sakladığın bir şey varsa söyle bana. Söyle ki korktuğun her neyse, çözümünü beraber bulalım."

Derin bir nefes aldı. Tanerin gözlerinin içine bakan kadının gözlerinde yardım çığlıkları vardı adeta. Konuşan kişi ise olaylardan tamamen bağımsız biri gibi duruyordu. Olay onun yanında değil, ardında yaşanmış gibi...

Kadın sessiz kaldığında sıkıntılı bir nefes vererek ayağa kalktı. "Ben şimdi çıkıyorum. Birazdan içeri Savcı gelecek. Asıl muhatabın o." diyerek arkasını döndü. Kapıdan çıkman önce ise şunları ekledi. "Benim kadar sabırlı değildir. Asıl soruları o sorar. Bana verdiğin cevapları ona da vererek sinirlendirme derim. Sinirli olması senin işine gelmez... Anladın sen. Ona göre davranırsın."

Odadan çıkar çıkmaz, koridorun diğer ucundan oldukça sert ve ifadesizce gelen Sahrayı gördü. Her zaman olduğu gibi, gözleri kısık, başı dikti. Bir şahin gibi...

Olduğu yere Sahranın gelmesini bekleyen Taner, Sahranın yanına gelişiyle saygıyla başını eğerek gerekli selamı verdi.

Sahradan aldığı karşılıkla beraber söze girdi.

"Haklıymışsınız. Kadın bir şeyler saklıyor. Siz gelmeden birkaç soru sorarak yoklamak istedim."

"Sonuç!"

ŞIRINGA (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin