Yeni bir bölüme hoş geldiniz efenim sjjsjjsjsjsjsj
Oldukça ateş püsküren bir bölüm olduğunu söyleyebilirim. Ki zaten okuyunca daha iyi anlaşılacaktır.
Yorum yapmayı unutmadan bölüme geçebilirsiniz...
İyi okumalar dilerim...:)
**************
Bir şehir kadar kalabalıktır bazılarının yalnızlığı.
Cahit Zarifoğlu
*****************
Gitmem gereken son bir yer kalmıştı. O da en son öldürülen çocuğun bulunduğu yerdi. Ancak gitmemiştim.
Neden diye soracağım ama, cevabını bildiğim sorularda pek benlik değil yani biliyon mu?
Bilmezmiydim!! En nefret ettiği şeydi garibin.
Gidemediğim ve işimi yarım bırakmak zorunda olduğum yerde Samet ve Arasın olduğunu öğrenmiştim. Oraya gidecek olsaydım, maruz kalacağım sorular karşısında sinirlenecektim. Bunu ben dahil kimse istemezdi.
Duyguyu göndermek gibi bir şansım vardı elbette. Ancak ben olay yeri ve araştırma konularında, bir asistana güvenmeyecek kadar tecrübeliydim. Tecrübenin yanı sıra benim gördüklerimi görmeyeceğini bildiğim içindi bu tavrım.
Bu yüzden bana 'ben gideyim savcım!' diye bir teklif sunduğunda kabul etmemiştim.
Bunlar dün olan şeylerdi. Bugün işimi halletmiş ve öyle gelmiştim Savcılığa.
Dün Alpten gelen bir mail ile tam yetkinin bugün elimde olacağını öğrenmiştim. Tabi öğrendiğim tek şey bu da değildi. Alpin bana ekstra olarak gönderdiği bir mesajda vardı.
Alp;
Madem artık birbirimizi sürekli geçmişten vuracağız. Ve madem sen bunu elinden geldiğince zorlayarak, kendi ellerinle başlattın, bundan sonra benden gelecek ataklara da hazır ol o zaman... Sana unuttuğun kişiliğimi hatırlatacağım! Umarım hatırladığın zaman yanımda ağlıyor konumunda olmazsın! Emin ol bunu bende istemem, ama şartlar. Hak edene, hak ettiği karşılığı vermek adettendir. Bilirsin;)
Bilirdim de. Ona bu sözleri öğreten kişi olduğumu bildiğim kadar bilirdim hem de. Benim cevabımsa onun bu söylediklerini keyifle karşılayan türdendi. Bu tür savaşları ne kadar sevdiğimi bilirdi sanırım.
Sahra;
Elinden geleni ardına koymaman dileğiyle, Görüşmek üzere!
Gelen yanıt şaşırtmadı
Alp;
Görüşeceğiz... En yakın zamanda!
Anlaşılan birilerine çok koymuş tavrın.
Bu beni ilgilendiren bir şey değildi!
Yıllardır arkadaş bildiğim adamla böyle olmak neden hoşuma gitsindi? Bunu o başlatmıştı. Aldığı darbelere ise hazırlıklı olmak zorundaydı!
Sonuç olarak istediğimi almıştım. Çok yakında bir savaşın başlangıcı olacaktı. Çünkü ben görmediğim bir hedefi tam on ikiden vuracaktım! Ve bu, sisli bir savaş meydanının az da olsa aydınlanmasına yardımcı olacaktı.
*************
Bir hafta sonra;
Odasının duvarında asılı olan bir dart tahtasına, tek tek okları fırlatıyordu Aras. Amacı düşünmekti. Ve o düşünmek için başka bir yol bilmiyordu. En azından işe yarayan ile karşılaşmamıştı!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞIRINGA (+18)
Tajemnica / ThrillerKişisel ve fiziksel özellikleri ile eleştirilen onlarca kadından biriydi Sahra Sıraç. Yapamazsın denilen herşeyi yapan. Başaramazsın denilen her başarıya ulaşan inatçı bir kadındı. Bu hayatta karşısına çıkan her davada kesin bir sonuç elde eden ülke...