Hyun-jin uyuyunca mutfağa gittim. Biraz pankek yapmak için malzemeleri çıkardım. Hamuru dağıtıcıya koyup çalkaladım. Tavaya biraz yağ sürüp 5 dakikalık orta ateşte ısıttım. Hamur dağıtıcısıyla azar azar çukurlara hamur döktüm.
Yaptığım işe odaklanmış, Hyun-jin'in geldiğini duymamıştım. Aniden boynumda sıcak bir hava hissettim. İrkilerek arkama döndüm.
Hyun-jin: Günaydın. Sabah seninle uyanınca zevkli oluyormuş.
Luna: Hadi yüzünü yıkayıp gel. Masada yardım et bana.
Hyun-jin: belki böyle durup sadece sana bakmak istiyorum. Beni azarlayacak değilsin.
Luna: Seni ıslak merdaneyle kovalarım. Yaparmıyım?
Hyun-jin: Yaparsın.
Bunu dedikten sonra hızla mutfaktan ayrıldı. 3-4 dakika sonra beni çağırdı.Hyun-jin: Luna!
Luna: Ne!? Tuvaletin deliğinemi düştün?!
Hyun-jin: Yok hayır gel bana kıyafet ver!
Ocağı kapatıp Hyunjin'in yanına gittim. Dolaplarımı karıştırıp abimin bazı t-shirtlerinden çıkardım. Hyunjin'e vermek için döndüğümde üstündekini çıkartmış bana müstehcen bir bakış atıyordu. Kafamı yana çevirerek kıyafeti ona uzattım.Luna: ne harika manzara! Al giy şunu. Dişini etkilemek için daha fazlası gerekiyor galiba.
Kıyafeti ve kolumu tutup kendine çekti. Belimden yakalayınca kollarımı boynuna çekerek doladı.Hyun-jin: çok kısa olduğunu bilmeni isterim bayan dolunay.
Luna: lan sen git biraz daha kas yap! Benim boynumda bişey yok sen ortalamanın üzerindesin o kadar.
Bana sarılırken rahat durmuyordum. Bana şaşkınlıkla bakıp kahkaha attı.Hyun-jin: Çocuk gibi hâl ve hareketlerin var.
Luna: beni böyle yapan sen değilmisin zaten!?
Hyun-jin: ayda yılda bir elime geçmişsin sana sarılamaz mıyım?!
Alt dudağımı ısırarak onu dinledim.Hyun-jin: beni yiyecekmiş gibi bakmasana, korkuyorum.
Yanaklarını sıkarak onu savurdum.Luna: çok şirinsinğ.
Hyun-jin: tamam!... Dur... Lan... LAN BIRAKSANA!
beni yatağa sertçe fırlatıp. Elleri belinde bana baktı.Hyun-jin: tokat atsan bu kadar kızarmazdı!
Luna: tamam abi ne kızıyorsun sev dedin sevdik.
Bana eğilip alnıma öpücük kondurdu.Hyun-jin: bende sana çok şirinsinğ deyipte yanaklarını ısırabilirdim.
Eliyle yanaklarımla bir squshi gibi oynadı. Sonunda yanağımı sıkıp sertçe çekti. Baş parmağını çeneme koyup dudağını dudağıma sürttü. Öpüp çekilince boynuna sarıldım.Luna: üstünü giymezsen göğüs kasını sıkarım.
Hyun-jin: vay amk Luna'da azdı.
Luna: acıdan geber diye yaparım. Zevkten dört köşe ol diye değil.
Hyun-jin: demek öyle sadist tanrıçam. Umarım sana olan yapışkanlığımdan şikayet etmiyorsun.
Luna: sana geceyi anlatayımda utançtan cehennemi boyla.
Hyun-jin: gerçekten çok sadistsin.
Hyun ayağa kalkıp kıyafetlerini giymiş saçını düzeltiyordu. Bana dönüp baktı. Onun üstüne atlayarak lemur gibi yapıştım.Hyun-jin: çok yumuşaksın~
Ona muzipçe bakıp kaşlarımı çapkınca oynattım.Hyun-jin: bak cidden yapma birgün yatakla aramda kalacaksın ha! Seni kimsede kurtaramaz sabaha kadar inlersin.
Luna: ay ben çok scared.
Aniden kapı zili çaldı.Luna: kim geldiğini bilmiyorum saklan. Ayakkabılarını da al dolabtan.
Hızlıca kapıya koştum. Açtığımda annemle abim elinde bir pastayla duruyorlardı.
Saebom: sürpriz! 2 hafta demiştim ama sanırım inandın. Doğum gününü unuturmuyuz aptal.
Hyun-jin'den
Gelenlerin sesini duyunca ailesi olduğunu düşündüm. Kedilerden biri saklandığım yere gelince alerjim aniden başlar. Hapşırmamak için kendimi zor tuttum. Hızlıca arka mutfak kapısından kaçtım. Derin bir nefes alıp ayakkabılarımı giydim ve hızlıca eve yürüdüm. Evde Felix beni arıyordu. Cebimde telefonumun olmadığını farkettim.Hyun-jin: ananısikim-
Felix: nerdesin lan sen bu kaçıncı arama oldu.
Hyun-jin: gece uyuyamadım bir arkadaşın evine film izlemeye gittim.
Felix: akşamdan kalma halinle? Peki bu arkadaş kimdi?
Hyun-jin: gittim işte sormasana ya!
Luna'dan
Onları tereddütle içeri almıştım.Y/M: meyveli pasta seviyorsun değil mi? Umarım değişmemiştir çünkü meyveli aldık
Luna: değişmedi merak etmeyin ama üstü rendelenmiş bitter çikolata olsaydı daha iyiydi.
Mutfağa geçtiğimizde hyunjine koyduğum tabağa lucky dadanmış pankekin üzerindeki reçeli yalıyordu.Saebom: anne şuna bak kedi bizden şanslı artı olarak 1 kişinin yemeğini yiyor.
Luna: ehehe
Saebom: bende senin evinde yaşasam bende aç kalmam emcükleyecek bişey bulurum yani.
Annem luckye küçük parti şapkalarından taktı. Çalan titreşimi farkedince hızla üst kata koştum. Bu Hyun-jin telefonuydu onu hemen sakladım.Y/M: kimmiş!?
Luna: okuldan bir arkadaşım doğumgünümü kutluyor mesaj atmış çok önemli bişey değil!
Aşağıya inip tearsı annemlerin yanına götürdüm.Luna: buda benim zuzaylı.
Abim küçücük kediyi alıp cebine koydu.Saebom: ben bu kediyi ceplerim lan.
Y/M: rahat bıraksana kediyi.
Tears abimin cebinden atlayıp hızla başka odaya kaçtı.
Aniden kapı çaldı. Açmaya gittim...
--------
Watty zar zor geldiği için yeni hikayeyi atıyorum. Düşünsenize bu bölümde 3 yıllık sezon finali geliyor
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CLASS PRİNCİPAL || HYUN-JİN
Hayran KurguHyunjin: hayatımın anlamı aşkım şeker parem nerdesin 50 mesaj oldu cevap vermiyorsun Luna🌙: yaa sus ya zaten fahişenin teki bana dadandı Hyunjin: kim o Luna🌙: Seo-joon mudur nedir artık Hyunjin: eee ne dedi ve ne dedin Luna🌙: olur dedim beni grat...