La Mia Notte

2. Bölüm

Hadi bakalım 2. bölümle.

Nancy yarışın yapılacağı yere gelmişti. Kain ile motorlara bakıyorlardı. Bir yandan yarışa 20 kişinin gireceğini öğrenmişler bu kadar kalabalık bir yarışın altında bir şey olabileceğini düşünmüşlerdi.
Nancy: Vayy be şunlara bak. Yarış ne zaman başlayacakmış?
Kain: 20 dakikaya başlayacak dediler.
Nancy: İlk motor yarışımızı hatırlıyor musun? Annem deli gibi kızmıştı.
Kain: Evet evet. Motorlarımızı yakmıştı, deli Marquez.
Nancy: *Güler* Hatırlamaz olur muyum. Arkasından çok ağlamıştık. Sonra babam gizlice bize motor almıştı.
Kain: Annem hala bilmiyor. *Güler*
Nancy: Evett. He, bu arada Bright da gelecek. Umarım yetişir.
Kain: Gelsin bakalım.
Nancy: Bir şey olursa, bizi kurtaracak biri olur hem.
Kain: Sevgilisini kurtarsın o.
Nancy: Neyse. Hadi, yarış başlıyor! Seni yenmeye geliyorum, sıkı tutun Kızıl!
Kain: Kaybettiğinde ağlama sakın, Kızıl.
Nancy: Pistte görüşürüz!

Bütün motorlar yerlerini almıştı, 20 motor yan yana dizilmiş düdüğün çalmasını bekliyordu. Heyecan dorukta bekleyen izleyiciler, aralarından ölen olmaması ve sorun çıkmamasını istiyordu. Beş turdan oluşacak bu yarış çok virajlı ve tehlikeliydi. Düdündüğün çalması ile yarış başladı. Motorların egzoz sesi her yeri doldurdu. Bu yarışta bizimkilerin bilmediği bir şey vardı. Tommy Marquez'in yarışa katılacağını öğrenen Snakes'lerin sağ kolu Samuel Snakes de yarışa katılmıştı. Yarışın son turlarına girilmişti. Başlangıç da 20 motor varken şuan 10 kadar kalmıştı. Yaralılara hemen müdahale ediliyor, sorun çıkma olasılığının önüne geçilmeye çalışılıyordu. Marquez'ler başa baş gibilerdi lakin arkadan gelen Samuel Snakes, Tommy'nin motoruna sağlam şekilde çarparak Tommy'nin düşmesini sağladı. Yarış bitmiş üç kişi kazanmıştı; Samuel, Nancy ve Kain. Kızlar kasklarını çıkardıkları gibi Tommy'nin yanına koştular. Neyse ki durumu ağır değildi, kolu kırılmıştı sanırım, hemen sağlık ekipleri müdahale etti. Bright daha yeni gelmiş, kızları gördüğü gibi yanlarına gelmişti. Kain, bunu o adamın yaptığını biliyordu. Sinirle orada kutlama yapan adamın yanına gitti ve yüzüne sağlam bir yumruk attı. Her şey çok ani olmuştu. Adam burnunu tutuyor belli ki kanıyordu. Nancy, Bright'a Kain'i tutmasını söylemiş ve Tommy'i arabaya götürmüştü. Bright da Kain'i getirmiş ve buradan hızla uzaklaşmışlardı. Bright, boş bir alana gelerek arabayı durdurdu bunu gören Nancy de arabasını durdurdu. Herkes arabadan inmiş sinirle birbirlerine bakıyordu.
Bright: Noluyor ha noluyor!?
Nancy: Kain iyi misin? Bekleseydin keşke!
Kain: İyiyim. Kimdi o adam, yüzü çok tanıdık geldi.
Bright: Artık benden habersiz dışarı dahi çıkamazsınız kızlar! Ve sen Tommy, umarım babam bunları öğrenince dışarı çıkmana izin verir!
Kain: Boş konuşma. Hem sen, James Josh'u nereden tanıyorsun?
Nancy: Şu Ship Şirketin oğlu mu? Seninle ne alaka?
Kain: Evet öyle. Bugün ortaklık için tanıştık. Ve Bright cevap bekliyorum!
Bright: Eski bir arkadaşım. Konu bu mu şuan! Hem o yumruk attığın adam kimdi? Herkese yumruk atamazsın Kain!
Kain: Atarım. Tommy'nin düşmesini sağladı çünkü. Ve yüzü çok tanıdıkdı. Sende gördün mü Nancy?
Nancy: Göremedim. Tommy kimdi o adam?
Tommy: Snakes.
Nancy: Ne! Ne işin var senin o adamlarla! Neden bana hiçbir şey söylemedin? Bir daha seni onlarla görmeyeyim Tom! İşte o zaman görüşürüz.
Bright: Of of. Napacağız biz seninle?
Kain: Yetti bana bu kadar aile. Gidiyorum ben.
Nancy: Bende işe geçiyorum. Tommy'e sahip çık Bright.
Bright: *Nancy'i körleyerek* Tommy'e sohop çok Broght.

Nancy arabasına binmiş, kumarhaneye gelmişti. Bir kadeh viski aldı ve o yokken neler olduğunu adamından dinliyordu. O sırada kumarhaneye biri girdi ve herkes toparlandı. Duruşlarını falan düzelttiler, oynan oyunlar durdu. Nancy bunu fark etmiş olacak ki adamına kim olduğunu sordu. İsminin 'Black' olduğunu söyledi. Nancy buna sinirlenmiş ve adamı susturmuştu. Kendi kumarhanesinde babası dışında bir 'Black' olamazdı! 'Black'in' masasına ilerledi ve karşısına oturdu.
Nancy: Kimsin sen? Kumarhanemde ne işin var?
Black: Kumarhanem?
Nancy: Evet, ayrıca sorularıma cevap ver! Sonra derhal defol git.
Black: *Güler* Bu gece gitmiyorum, güzelim. Ve bir Black'i illaki duymuşsundur.
Nancy: Benimle nasıl böyle konuşursun! Siktir git, Blackmiş!
Black: Ayıp oluyor ama. İki iş yapacağız şurada belki biraz da eğleniriz ha. *göz kırpar*
Nancy: Sana, siktir git dedim! Beş saniyen var. Beş, dört..
Black: *Silahını çıkartır ve doğrultur.* Üç, iki falan filan.
*Bir an bütün kumarhane Black'e silahlarını doğrultur.*
Nancy: Sen kendini ne zannediyorsun?

*Black 'yani' der gibi Nancy'e bakar. Nancy bu harekete daha da sinirlenir ve Black'i omzundan vurur. Black acı ile dişlerini sıkar, elini kanamanın olduğu yere bastırır. Black'in adamları hemen yanına yaklaşır ama onları eli ile durdurur.*

Black: Siktir kızım be olmadı bu. Neyse muhakkak bir daha görüşeceğiz. Bay bay.

*Adamları yardımıyla kumarhaneden çıkar ve arabasına biner. Arabada kurşunu çıkartıp yarayı dikerler. O arada araba evin önünde durur ve Black iner. Eve girdiğinde herkes oturma odasında oturmuş bir şeyler hakkında konuşuyordur. Black'in salona girmesiyle sesler kesilir. Vanessa Josh'un 'Noldu sana?' demesiyle herkes ayağa kalkar.*

Allah bitti bakalım bu bölüm.