Mesai saati bitmişti bende çıkmaya hazırlanıyordum. Montumu giyip en sonda çantamıda alıp çıktım odadan sonra aşağı indim ve hastanenin kapısından çıkmamla gördüğüm şeye hem şaşkınca hemde anlamaz gözlerle baktım.
* * * *
Gelen kişi Demir'di ve eli doluydu evet ciddi anlamda eli doluydu elinde 4 poşet vardı içlerinde ne olduğu görünmesede dolu olduğu belliydi. Bana yaklaştı ve konuştu "Merhaba nasılsın?" ben bişey yapmadan sadece selam verdim başımla "İyiyim sen? Burda ne işin var yarın buluşucaz demiştik" Demir dudak altı güldü "İşimi şansa bırakmak istemedim doktor hanım asker adamım ben belli olmaz ne zaman ne olacağı hem ayrıca benim ablamlara gidiyorsun ve adresi bilmiyorsun ben sana eşlik ediyim dedim" burukça güldüm "Anladım ama Alev abla bana konum atmıştı zaten bu küçücük ilçede onların evlerini bulamamak için çocuk olmak gerekir yani" başını önüne eğip kıkırdadı "Küçücük?" diye sordu kıkırtısı devam ederken. Bende sinir bozukluğuyla alay eder gibi güldüm dalgamı geçiyor bu adam benimle ya? Amacı ne yani anlamıyorum ki 2 gündür tanıdığım adamın beni bu kadar sinir etmesi normal mii?
Bunu sen istedin ama Nazlıı
Sabırr Demir 1 iç sesim 2 bunlarla kafayı yerim ben ama yaa
"Tamam okey çokta küçük değil hatta büyük ama bende küçük değilim komutan kendi yolumu kendim bula bilirim!" deyip bir adım attığımda yakındık. "Yaşın kaç ki senin doktor?"
"23" dedim sesimi biraz yükselmiştim ya sankii. Derin nefes aldı ve konuşmaya başladı "Bak Nazlı ben sana küçüksün demedim sadece burası tehlikeli bölge ve akşam saat 10 olmak üzere nerdeyse kadın başına sokakta olmak-" derken lafını kestim "Pardon ama bu seni ne ilgilendirir ya? Sende mi Demir? Ya siz erkeklerin zihni böyle mi çalışıyor? Kadın başına gecenin bu saati sokakta olmak hoş olmaz'mı bu mu yani? Cidden sende mi komutan ya?" sesimi sakinleştirmeye çalışıyordum ama söylediği şeye sinirlenmiştim devamını dinlemek bile istemedim çünki o kadın başına lafından sonra burda duruyorsam Alev ablaya saygımdan. Hastanenin önündeydik ve eminim bütün bu olanlar Alev ablaya hemen yetiştirilecekti. "Özür dilerim yanlış izah ettim kendimi ama neyse konuyu kapatalım sonuç olarak şöyle bil ki bende ablamı özledim ve ona gidicem hem görevimi de haber vermiş olurum" dedi ve yola döndü gitmeye başladı yavaş adımlarla ona yetişeyim diye. Görev deyince orada durmuştum sadece kıpırdamadan yerimden bir milim bile oynamadan çünki bunun nasıl bir zorluk olduğunu anlaya biliyordum görevlerin zorluklarını biliyordum. Yengemin abisi şehitti. Evet gittiği bir görevde ağır yaralanmıştı ve 1 hafta komada kaldıktan sonra kalbi durdu. Yengem hamileydi o zamanlar Efe'ye düşük tehlikesi vardı üzüntüden kahır olmuştu. Ama Efe'yi sağ-salim kucağına aldığında annemden babamdan abim'den sadece bir şey rica etti. Efe'ninde gitme tehlikesi vardı abim gibi ama gitmedi. Belkide abim durdurdu onu annenin sana ihtiyacı var gidemezsin diye dedi babama adını Efe koyalım dedi ben abimin ismini taşıyan bir oğlumla gurur duyarım hep dedi abim itiraz edemiyordu o an. Çünki yengemin kötü zamanlarıydı. İtiraz etmekte istemiyordu zaten hakkıydı onun bunu istemek. Ben bunları düşünürken olduğum yerden kıpırdamamıştım hayla. Demir bana doğru döndü ve duraksadığımı görünce tekrar yanıma geldi. "Nazlı iyimisin?" sesini biraz yüksek çıkararak kendime gelmemi sağladı başımı evet anlamında salladım ama o yüzüme tereddütle bakıyordu. Gülümsedim "gerçekten iyiyim gidelim" dediğimde ikna olmasa'da konuyu uzatmadı ve beraber yürümeye başladık. Onu gördüğümden beri elinde olan poşetleri hayla elindeydi sessiz-sessiz yürürken konu açmak istercesine sordum "Onlar ne?" deyip gözümle poşetleri işaret etiğimde dudak altı güldü. Her elinde 2 poşet vardı poşetlerin hepsini tek eline aldığında poşetden bir tane çikolata çıkardı.
Komiksin Nazlıcımm
Şaka yapmıyorum iç sess ciddi-ciddi çikolataydı evet büyütülecek bişey değildi ama şaşırdım yanii.
Adam geçen gün senle köfte ekmek yedi Nazlı çikolata vermesinin nesi garip?
Harbi ya ben niye bu kadar şaşırmışdım ki çikolata vermesine. Hayla elinde çikolatayla bana bakıyordu al der gibi elinden aldım ama hayla anlam veremiyordum. "Nasıl yani 4 poşet çikolatamı aldın? İyide sebep? Askerlerle bişey mi kutluyorsunuz?" dediğimde yine güldü. Ayy adam beni delirticek yaa. "Yok bu askerlerime değil ablama malum kendisi elim boş gidince yüzüme bakmıyo işte eniştem hormanlar diyorr" dediğinde güldüm, oda güldü "iyi güzelde böyle şeyleri fazla yemesi ona zarar yani kendisi benden önce doktor olduğu için biliyordur elbet bunu yani. "biliyor Nazlıcım hatta eniştem'de söylüyor ama yine hormonlar sağ olsunn duygu sömürüsü yaparak hamileyim ben değil bebeğim istiyor bir kere diye olaydan sıyrılıyor" dediğine kah-kaha attım. Cidden Alev abladan beklerdim bu aradaa hatta değil Alev abla bütün hamilelerden bu haraketi beklerim yani nett. Kah-kahalar eşliğinde sohbet ederken Alev ablalara varmıştık. Bahçe kapıları açıktı Demir eliyle ittiğinde hemen açıldı ve önce eliyle benim geçmem için yol verdi ben geçtim oda geçip bahçe kapısını kapattı ve evin önüne geldiğimizde Demir kapıyı çaldı. Ev çok güzeldi tek katlı hoş sade bir eve benziyordu aşırı tatlıydı. Emre abi kapıyı açtığında bize gülümsedi ve selam verdi. Yan-yana olmamız normalmiş gibi adam bize gülümsedi ya insan sormaz mı abicim siz hayırdır diye yaa
Sorsa cevap mı vericeksin sanki salak?
Doğru ya sorsa cevap veremezdim tıkanıp kalırdım öylece. Ayakkabılarımı çıkarıp içeri geçtiğimizde Emre abide mutfağa geçti. Koltukta uzanan Alev ablayı gördük salonda ama başı bağlı değildi. İlk defa onu açık halde görmüştüm ve saçları çok güzeldi. "Nazlımm" deyip ayağa kalktı hemen bana doğru gelip sarılırken, gülümsedim "ablamm özlemişim hee" deyip bende sarıldım Demir dilini damağına vurarak ses çıkardı ve kınar gibi konuştu "Nç nç nç nç unutulmuşum be ablaa ayıpp" Alev abla benden ayrıldı ve Demire döndü ellerini beline koyup gözlerini kısıp Demire bakmaya başladı. Şuan burdan aşırı komik duruyordu. "Sen önce ne getirdin onu söyle Demir efendii yeğenin için ne getirdinn?" dediğinde Demir gülüp poşetleri kaldırdı Alev abla hemen Demirin elinden poşetleri alıp koltuğun önündeki sehpaya koydu ve Demire sarıldı "Ayy hoşgeldin ablasının gülüü" dediğinde Demir kah-kaha atıp ablasının sarılmasına karşılık verdi "Sağ ol abla yaa zahmet oldu bak" dedi gülmesini durdurmaya çalışarak. Emre abi mutfaktan çıktığında elindeki çayları sehpaya koydu. "Eee otursanıza ayakta kaldınız ya" dedi. Hep beraber oturup sohbet ederek güzel bir akşam geçirdik saat 12 bucuktu artık. Demir Alev abla'lara gideceğini söylemişti ve onlar benim aksime daha sakindi ben bile bu adamı tam tanımıyorken bu kadar korkmuştum çünki ne zaman döneceği belli değildi. Alev abla anlatmıştı zaten başlarına çok şey geldiğini ama onları bu kadar umursamaz yapacak kadar ne gelmiş ola bilir ki yani? Bir gün mutlaka sorucam yani. Saate baktım ve ayaklandım. "Ben artık gideyim ya geç oldu"
"Yaa Nazlıı gitme kal biraz daha nolurr" dedi Alev abla dudaklarını büzüp bakarak. "Başka zamana be ablam şimdi gidiyim evde bir sürü işim var hem yeni taşındım falan ya evi daha tam temizleyemedim her gün yorgun oluyorum biraz-biraz temizliyorum" Demir ayağa kalktı "Evett banada müsade 12 ye kadar askeriyede olmazsam başıma bişey geldi sanacaklar" dediğinde hepimiz güldük. Alev abla ve Emre abiyle vedalaşıp evden çıktık Demirle birlikte. Yolumuzu sessiz geçirdik ve benimle eve kadar geldi apartmana girecekken arkamı döndüğümde öylece durduğunu gördüm. "Noldu neden duruyorsun bişey mi oldu?" diye sordum başını hayır anlamında salladığında geldiğim mesafeyi geri dönüp karşısında durdum. "Bir şey olmadığına emin misin?" başını onaylar gibi salladı "Sorun yok merak etme gir eve odanın ışıkları yandığında gidicem" Nazlı kaşlarını çattı anlamayarak "neden ki?". Demir dudak altı güldü Nazlı'nın tepkisine "mesleki defarmasyon diyelim yani ben bir askerim ve bütün yolu beraber geldik benim çevrem güvenli değil yani tanıyan çok o yüzden sorunsuz şekilde eve girip odanın ışığı yanana kadar burdayım hadi" dediğinde Nazlı'nın kaşları daha çok çatıldı."Delisinn" dedi ve arkasını dönüp koşar adım apartmana girdi. Eve çıktı odasına geçip ışıkları yaktı ve pencereye yöneldi. Demir hayla ordaydı perdeyi çekip kendisi göründüğünde Demir gülümsedi ve elini kaldırdı hoşçakal der gibi Nazlı'da aynı şekilde elini kaldırdığında Demir arkasını döndü ve yoluna devam etti.
2 hafta sonra...
Demir gideli 1 hafta olmuştu ve etraf sakindi. Bu 1 hafta da ne mi oldu? Nazlı artık burda yaşamasının 3 cü haftasında'ydı ve iyice alışmıştı. Alev abla ve Defne'yle çok iyi anlaşıyorlardı. Nazlı'nın aklına ara-ara Demir geliyordu ve bir haber var mı diye Alev ablaya sormak istiyordu ama cesaret edemiyordu. Ne diyecekti ki? Hangi sıfatla sorucaktı? Arkadaşlar'dı evet ama Nazlı sanki Demiri bütün arkadaşlarından ayrı tutuyordu asker olduğu için onu merak etme gibi olasılığı daha çok oluyordu mesela, her gün akşam işten eve gidip haberleri izliyordu, hastaneye yaralı asker geldiğinde endişeyle o gidiyordu. Bu yaptıklarına bazen anlam vereme'sede bir yerden sonra umursama'maya başladı artık normaldir diye. Alevin doğumu gün geçtik'ce daha'da yaklaşıyordu bu yüzden Alev annelik izni almıştı ve evdeydi Emre'de Alev yanlız kalmasın diye onunla olduğu için işleri Nazlı'ya devr etmişti. O kadar yakın olmuşlardı ki bu 3 hafta'da artık gözü kapalı güveniyordu Nazlı'ya.
Nazlı'dan...
Her sabah olduğu gibi yine bu sabahta hastanedeydim bir kaç hasta evraklarına baktıktan sonra telefonuma gelen mesajla telefona bakıp gülümsedim.
Yengemm💗 kişisinden 2 mesaj...
Telefonu elime aldım ve mesaja baktığımda gülüsemem daha'da büyüdü.
Yengemm💗Günaydınn halaların bir tanesii Efe özledi senii
Siz: Ayy günaydın günaydınn ben bunu yerim amaa bende çok özledimm🙁
Yengemm 💗:Napıyosun kuzum nasılsın? Hastanede'misin?
Siz: iyiyim yenge hastanedeyim işte oturuyorum öyle hasta dosyalarına falan bakıyorum siz nasılsınız napıyosunuz? Efe nasıll? Ya ben çok özledim sizii 3 hafta olucak nerdeysee
Yengemm💗: bizde seni özledik kuzumm annem diretti iyice gidelim yanına diye babam rahatsız etme kızı evden sabah çıkıp akşam dönüyor zaten diyo ama anne tabii dinler mii merak ediyor kadıncağızz
Siz: Ayy yengee abartmayın ya bende özledim ama anneme söyle merak etmesin iyiyim bir sorun falan yok çok şükür hastanenin yönetimi şuanda bende izin alamıyorum karısı doğum yapıcak ya ikisi'de yok az kaldı zaten doğurmasına
Bak 1 ay kadar sabr edin 1 haftalık izin alıp gelicem
Yengemm💗: Eee yuh yanii 1 ay ne yengem bee
Ayy az kaldı dimi o kadının'da doğurmasına Allah sağlıkla kucağına almayı nasip eder inşallah eee kardeşi geldi mi görevden?
Evet yengeme Demiri, Alev ablayı ve Emre abiyi anlatmıştım hatta bir kaç kez yengem Alev ablayla telefonda bile konuşmuştu ve iyi anlaşmıştılar.
Siz: İnşallah yengem inşallah
Yok be yengem gideli 2 hafta oldu ama ne zaman döneceğine dair haber yok daha
Yengemm💗: Oda sağ-salim döner inşallah Allahım sen koru yarabbi
Siz: İnşallah yengemm
Yengemm💗: Kuzum hadi neyse sen işine dön daha fazla rahatsız etmeyeyim ben yine yazarım zaten sana hadi dikkat et kendine öptüm😘
Siz: siz de dikkat edin yengem Efe'yi de öp benim yerime😘
✓✓
Yengemle konuşmamı bitirip telefonu cebime attım ve işime döndüm ama çok keçmeden telefonum çalmaya başladı kaşlarım çatıldı istemsizce. Yengemle şimdi konuşmuştum o arıyor olamazdı ya. Telefonu cebimden çıkardım ve heyecanla ayaklandım.
♠♠♠
Hello aşklarımm nabersinizz?
Nasıldı bölümm? Umarım beğenmişsinizdir:)
Sizce arayan kimdii?
Ay sizce Demir görevden ne zaman dönerr?
İzlemede kalınn💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nazlı Yarim(Ara Verildi)
RomanceNazlı ve Demirin aşkı... Bir asker ve doktorun şans eseri tanışma hikayesi Onları neler bekliyor gelin beraber görelim:)