Yakışıklı Öküz

Bölüm-11 'Maskeli Balo'

Multimedia Nehir ve Doruk temsili

"Kız Gökçe çok güzel oldun be"

Aynanın karşısında kendine bakan Gökçe bana dönüp "Aman yok be." Dedi hafifçe sırıtarak.

Kırmızı ve siyah renklerinin olduğu, üstüne yapışan mini bir elbise giymişti. O kadar seksi görünüyordu ki ben bile gözlerimi ondan ayıramıyordum. Kim bilir partideki erkekler ne yapardı.

Gökçe hazırlanmasını bitirip yatağa oturduğunda aynanın karşısına geçtim.

Üzerimde siyah askılı, dantel işlemeleri olan kısa bir elbise vardı. Gözlerime koyu ama hafif bir makyaj yaptıktan sonra renk katmak için kırmızı bir ruj sürmüştüm.

Gökçe aynadan bana bakıp "Partinin gözdesi olacaksın bu güzellikle" dediğinde saçlarımı düzeltirken ona göz devirmiştim.

Birden aklıma Doruk gelmişti. Acaba o da gelir miydi? Heyecanla Gökçe'ye dönüp "Doruk'ta gelir mi acaba?" Dediğimde sırıtışı yüzüne yayılırken "Oo birileri fena abayı yakmış." Dediğinde hemen itiraz etmeye başlamıştım.

"Ya hayır be ne alakası var. Merak ettim sadece hiç öyle yerlere gelcek bir tip de.." Derken sözümü kesti Gökçe "tabi tabi öyledir." Diyip sırıtmaya başladı. O öyle gülünce bende gülmeye başladım ve tekrar aynaya döndüm.

"Hazırız değil mi?" Dedim ve Gökçe'nin başını sallamasıyla çantalarımızı aldık ve odadan çıktık.

Deniz salonda oturmuş sigara içiyordu. Bizi görünce bir anlık şoka girdi sandık. Özellikle de Gökçe'ye baktıktan sonra gözlerini ondan ayıramamıştı. Nihayet normale dönüp gülümserken

"Kızlar tam anlamıyla fıstık gibi olmuşssunuz. Bu gece başım belaya girecek sanırım." Dedi ve gülmeye başladı. Denizin üzerinde de siyah bir smokin vardı. Beyaz gömleğinin üstüne de siyah kravat takmıştı.

"Siz de çok yakışıklı olmuşsunuz Deniz Bey." Dedim gülümseyerek.

"Her zaman öyleyim bebeğim." Dedi ayağa kalkıp sigarasının izmaritini kültablasına basarken.

Nihayet evden çıktığımızda bir taksiye binip okula gittik. Maskeli balo okulun boş olan bir sınıfında olacaktı. Böyle etkinlikler için o sınıf hep boş tutulurdu. Tabi sınıf dediğim üç sınıfı kapsayacak büyüklükteydi. Okula girmeden önce maskelerimizi taktık ve içeriye girip partinin olacağı sınıfa girdik. Herkes ayaklı masalarda birbirleriyle sohbet ediyordu. Arkadan hafif bir slow müzik çalıyordu. Etrafta göz gezdirerek ilerlerken bizimkilerle bir masa bulduk. İlk girdiğimde etrafta Doruğa bakıyordum. Ama hepsi maskeli olduğu için tanıyamıyordum. Büyük ihtimalle gelmezdi. Haberi bile yoktur hatta böyle bir partiden. Birkaç dakika sonra partiyi düzenleyen öğrencilerden biri sahneye çıktı ve mikrofonu eline aldı.

"Selam Gençler. Nasıl gidiyor parti?.. Maskeli Balo olayını düşünmemiz iyi oldu bence, siz ne dersiniz?.." Herkesten olumlu sesler yükseliyordu.

"Herneyse gece 12'de bütün maskeler çıkarılacak. Çok heyecanlı değil mi?.. Şimdilik iyi eğlenceler dilerim hepinize." Dedikten sonra sahneden indi. Slow bir parça çıkmıştı. Deniz yanımdaydı Gökçe'de karşımdaydı. Pist dans eden çiftlerle dolmuştu. Deniz sigarasını içip etrafı inceliyordu. Kolumla dürtükleyerek Gökçe'yi işaret ettim. Gökçe'ye baktıktan sonra tekrar bana bakıp 'ne oldu?' Bakışı attı. Sadece onun duyabileceği sesle "dansa kaldırsana" dediğimde sigarasını bana verip Gökçe'nin yanına gitti.

"Kaldır kıçını hadi dans edeceğiz." Diyip Gökçe'nin kolundan tutup piste sürükledi. Gördüğüm en iyi ikiliydi. Onlara gülüp Deniz'in verdiği sigaradan bir duman aldım. Dans edenleri izliyordum durduğum yerden. Gökçe'yle Deniz tartışıyorlardı yine aynı zamanda da gülüyorlardı. Onlara bakıp bende tebessüm ettim. Sigaranın son dumanını çektikten sonra söndürdüm ve kafamı çevirdiğimde yanımda bir çocuk duruyordu. Ona baktığımı görünce elini uzatıp dans etmemiz için bir hamle yaptığında elini tutup piste ilerledik.