Sevdiceğim ✔️

21.Bölüm

Merhaba,

Yeni bölümü umarım beğenirsiniz..

Son bölümlerde oylar çok düştü..

Keyifli okumalar dilerim..

---

Uyandığımda minik bebeğim kollarımın arasında uyuyordu hala. Camdan doğmaya hazırlanan güneşi gördüğüm için saattin daha erken olduğunu düşünerek güzelimin yüzünü incelemeye başladım. 

Onun için yapamayacağım hiçbir şey yok. Babası hakkında ki tüm -umarım tüm- kirli çamaşırları çıkararak hapis cezasına çaptırılmasını sağladım. Gerçi içerde tuttuğum adamlar sayesinde oradan sağ çıkamayacak ama önemli değil. Yüzüne tüy hafifliğinde birkaç öpücük kondurduktan sonra yataktan kalkıcaktım ama geçen sefer kahvaltı hazırladığım için trip yemiştim.

Bir şekilde ben kalktığımda uyanıp yalnız uyandığı için üzülüyordu. Bu yüzden önce öpücüklerle uyandırmaya karar verdim.

Kim Taehyung--

Yüzüme konulan sayısız öpücükle dudaklarım yukarı doğru kıvrılmaya başladı. Gözlerimi kırpıştırarak açtığımda beni öpücüklere boğan sevgilimi gördüğüm için kıkırdamıştım. Normalde yorucu gecelerimizden sonra kahvaltı hazırladığı için yalnız uyanıyordum. Bizi düşünerek bir şeyler yaptığı içinde kızamıyordum da, bencillik yaparak yaptığına da kızamazdım sonuçta. 

Kollarımı kıkırdamalarımla beraber boynuna sardığımda burnumun ucuna hafifçe dişlerini geçirdi. 

"Günaydın bebeğim." Sabah uyandığında ki boğuk sesi... Ahhhhh, tanrımmm!!!

"Hmm, günaydın sevgilim." Sevgilim dememe karşı kesinlikle zaafı vardı ve ben bunu kullanmaktan çekinmeyecek olan arsız sevgilisiydim.. 

"Sen biraz daha dinlen bebeğim, daha erken. Ben kahvaltıyı hazırlayayım." Kafamı sallayarak onayladığımda dudaklarıma bir öpücük verip yataktan çıktı. Önce banyoya giderek hızlıca işleri halletti ve sonrasın üstüne bir tişört alıp odadan çıktı. Tişört aldığına göre bu sipariş vericek demektir. Salonda battaniye vardı zaten. 

Özellikle bacaklarımı başkasının görmesinden hoşlanmadığını bildiğim için kısa şortlar giymiyorum. Giyme diye bir şey hiç demese bile neden huzursuz olmasının nedeni olayım ki? Evde giydiğim sürece dışarda giymesem de önemli değildi benim için, belkide o yüzden bu kadar rahat bıraktım. 

Banyoya girip sıcak suyla hızlı bir duş aldım. Her zaman ki gibi düşünceli sevgilim günlük kullandığım ürünlerden buraya da aldığı için minik bir cilt bakımı yaparak giyinme odasına gittim. 

Telefonuma gelen bildirimle unuttuğum işleri hatırlamış oldum. En azından öğleden sonralardı. 

Kumaş pantolon ve polo yaka bir tişört giyerek aşağıya indim. Tahmin ettiğim gibi sipariş vermişti. Poşetlerden çıkardıklarını sakince tabaklara yerleştiriyordu. Adım seslerimi duymuş olucak ki olduğum tarafa doğru baktı ve gözlerimiz birleştiğinde dudaklarında geniş bir gülümseme oldu. 

Yanına gittiğimde dudaklarımızı anlık birleştirerek ayırdım ve aldıklarına bakmaya başladım.

"Şirkete gitmen gerekiyor değil mi?" Kafamı onaylarcasına salladım;

"Evet ama acelem yok, öğleden sonra başlıyor." Rahatlamışçasına bir nefes vererek yaptığı işe devam etti. Bende boşalttığı poşetleri topladım. Ortalığın toplu olması benim için her zaman önemlidir.