AŞK

Aptal Aşık

Multimedia|NAZLI
NAZLININ AĞZINDAN;
Başak beni öylece tek başıma bırakıp gitmişti.Gerizekalı kız.Bu ders diğer ders kadar çabuk geçmemişti.Açıkcası bir o kadar yavaş ve sıkıcıydı.Savaşa olan aşkımı anlatmak gerekirse bende şaşkınım.Yani bir insana bir günde bir görüşte nasıl aşık olunur ki?Bilmiyorum ama sanki onu yıllardır tanıyomuş gibiyim.Yüzü o kadar tanıdık ve mükemmel geliyor ki kendi boşluğumda kayboluyorum.Başak ile birlikte Samsun'dan İstanbul'a geldiğimizde önceliğimizin okul olduğunu hep söylüyorduk.Hatta ben hep onun yakışıklı takıntısından vazgeçmesini söylüyordum.Ben Nazlı SERİN,aşık olmamaya ant içmiş evliliğe ölüm gibi bakan o kavgacı kız resmen aşık olmuştu.Bunu kendime itiraf etmem birkaç saatimi almıştı.Ders ziliyle hemen yerimden kalktım.Bahçeye çıkıp hava alsam iyi olacaktı.Telefonumu çıkarıp merak ettiğim arkadaşım Başakı aradım.5.çalıştan sonra açtı sağolsun.
"Alo"dedi ağlamıştı belli oluyordu.
"Sen ağlıyo musun gerizekalı?Hangi gerizekalı seni ağlattı?Ne olduda ağlıyorsun"diye sorularımı sıraladım.Burnunu çekerek güldü.
"Gerçekten gerizekalısın Nazlı"dedi.
"Kızım anlatsana"dedim merakla.
"Hiç ya öylesine ağlayasım geldi sen ne yaptın"dedi.
"Bende bahçedeyim kapat-kapat kapat Savaş burada ay,yanıma geliyor galiba Başak acaba her yerim düzgün mü"dedim heyecanla.
"Yani bebeğim her yerin düzgündür de şu beynini bir düzelt bugünden sonra olur mu bir günde nasıl değiştin sen ya"dedi.
"Kes çeneni yoksa eve gidince kafana geçiririm"diyip telefonu kapattım.Savaş ise gülümseyerek bana yürüyordu.O sırada Başaktan mesaj geldi.
'1.Sakın onu sevdiğini belli etme.
2.Onun egosunu yükseltecek hareketlerde bulunma.
3.Gerizekalı hareketlerinden kaçın.
4.Kendin ol.
5.Sakın kendin olmayı fazla abartıp çocuğa kafa atma'yazmıştı.Bu kıza gerizekalılığından ötürü madalya veya altın kupa vermeliydim.
"Selam"dedi Savaş neşeyle yanıma gelip.
"Selam"dedim bende sevecenlikle.
"Nasılsın"dedi.
"İyiyim sen nasılsın"dedim gülümseyerek.
"İyiyim ya şey bir şey danışacaktım sana"dedi.
"Bunun için beni mi buldun başkası yok muydu"dedim merakla.Yani bir günde gelip bana bir şey sorması garipti.Tabi bunu söyleyecek son kişi ben olmalıydım.Çünkü ilk aşık olduğum çocuğa bir günde olmuştum.Ne rezalet!
"Ya en uygun sensin diye düşündüm"dedi.
"Peki sor bakalım"dedim gülümseyerek.
"Ya şey senin gibi tesettürlü birine ne hediye alınır ne alayım sence"dedi.Şok olmuştum.Demekki Savaşın sevgilisi vardı üstelik kapalıydı.Onunla ilgili tüm hoşlantımı,sevgimi unutacak değildim ama sevgilisi olduğu halde onu sevecek kadar aşağılık değildim.
"Şe-şey bilmem ki"dedim kekeleyerek.Ya lanet olsun neden duygularımı gizleyemiyordum?Çünkü ilk defa böyle bir şey yaşıyordum.
"Benim eve gitmem gerek görüşürüz"diyip koşacaktım ki Savaş beni kolumdan tuttu.
"Bıraksana kolumu be hayvan gibi gücün var"dedim biraz bağırarak.
"Özür dilerim.Ama gerçekten fikrine ihtiyacım var diğer arkadaşlarımın hepsi açık"dedi.
"Güneş varya"dedim aklıma geldiğinde.
"Onun da ailevi bir işi varmış hadi kırma beni,alışverişe gidelim işte"dedi masum bakarak.
"Tamam ama sadece 1 saatlik"dedim bıkkınlıkla.
"Olur"dedi memnun olmuşcasına.Savaş beni arabasıyla gitmesi konusunda da ikna etmişti.Araba sürerken de tıpkı normalde olduğu kadar ona hayran kalmıştım.
"Ayıcığa ne dersin"dedi Savaş bir anda.Ben öyle ayıcık seven kızlardan değildim.Evet,Başak ben ve iki tane maymunumuz vardı.Onlarla yatardık hatta evin içinde 4 kişi gibi sohbet ettiğimizde olurdu.Seviyordum onları!
"Tabiki hayır ayıcıkları sevmem"dedim bir anda sanki bana hediye alıyormuş gibi.
"Aynen ya oda sevmez"dedi beni sinir ederek.
"Adı ne"dedim merakla.
"Emine"dedi.Nedense buna gülesim gelmişti ama dudağımı ısırıp kendimi durdurdum.
"Güzelmiş"dedim dalga geçerek.
"Evet geldik"dedi gülümseyerek.Kocaman avmnin önüne gelmiştik.Emniyet kemerimi çözüp kapıyı açtım.İnip önce etrafı sonra avmyi inceledim.İlk defa bu kadar büyük bir yere geliyordum.
"Buradan mı hediye bakacağız"dedim şaşkınlık ve hayranlık ifadesiyle.Çünkü böylesine büyük ve görkemli bir yerde kapalılar için birşey satıldığını pek düşünmüyordum.Sakın beni yanlış anlamayın.
"Evet güzel şeyler oluyor"dedi.
"Peki"diyip içeri girdik.İçeri girdiğimizde karşılaştığım şey olağanüstüydü.Dışı harikaydı içi mükemmel ötesi.
"Çok beğendim"dedim neşeyle.
"Daha önce hiç gelmemiştim"dedim hızla.
"Belli oluyor"dedi alay edermiş gibi.
"Sen ne demek istiyosun be"dedim sinirlenerek.Karşımdaki isterse sırılsıklam aşık olduğum adam olsun kendimi saklıyamıyordum işte.
"Hiç gerçekten hiç sakin"dedi gülümseyerek.
Bir mağazaya girdiğimizde etrafa hayran kalmıştım.Kıyafetler hakkında pek bilgim yoktu.Moda derseniz hiç bir şey bilmemiştim.Giyinme konusunda ise pek zevkli değildim açıkcası.Başak yanımda olsa ne güzel olurdu.
"Sevgilin için daha romantik şeyler yapmanı beklerdim"dedim ağzını arıyarak.Kahkaha attı.
"Ne sevgilisi"dedi şaşkınlıkla.
"Hediyeyi bana alacak değilsin ya"dedim şakayla karışık.Ah keşke bana alsan.
"Kız kardeşime alıyorum"dedi gözlerime bakarak.
"Ciddi misin"dedim sevinçle.
Başak ne demişti?Hah,ona sakın sevdiğini belli etme.Çok iyi oyuncuydum ya belli etmezdim.
"Evet"dedi.
Mutlulukla gidip kıyafet bakmaya başladım.Elime aldığıma bakıp gülümsüyordum.Sanırım deliriyordum.Başak yanımda olsa kesinlikle bana aptal aşık der ve dalga geçerdi.Canım ya nasılda seviyorum.
"Bu nasıl"dedi elindeki şapkayla yanına gelerek.
"Sen benimle dalga mı geçiyosun?Kardeşin kapalıysa şapkayı ne yapıcak"dedim gülerek.Elinden alıp onun kafasına taktım.
"Aptal kafam pardon"dedi oda gülerek.Şapşal ya!İyice aptallaşıyorum yazık bana.Bir anda Savaş hapşurdu ve ben söylemem gereken son şeyi reklam repliğinde çalıp söyledim.
"Çok sev"dedim.Hem ben hem o şaşırmış olacakki birbirimize gözümüzü açıp baktık.Bir cevap vermesini istemiyordum.Ya da istiyordum.Saçmalama Nazlı!Zaten en saçma anlarda en saçma sözcükleri kullanmakta Başak ve ben rekorlara girecektim.Lanet olsun kendimi rezil etmiştim.Daha fazla şaşkınlıkla bakmak yerine elime bişeyler alıp bakmaya başladım.Bu şaşkınlıkla aldığım şeyi gördüğümde yüzüm kızardı ve resmen yerin dibine girdim.Boxer!Nazlı sen ne yapıyosun?Gözlerimi kapatıp tüm olanların rüya olmasını diledim.İlk üniversite gününü,Savaşa aşkımı unutup sadece bir rüya.Gözlerimi açmama neden olan ise yine Savaş oldu.Arkamdan doğru bana fısıldadı.
"Hep beraber"dedi.Bunu ne için söylemişti ki?Çok sev dememin ardından hep beraber demesi sizce bir ima mıydı?Tabikide hayır.Kendimi saçma sapan hayallere kaptırıp üzmek istemiyordum.Ağlayacaksam baştan ağlayacaktım.Şu an Başaka çok ihtiyacım vardı.Fazlasıyla!
"Ben gitsem artık"dedim utançla.
"Niye"dedi.
"Yorgunum dinlenmem gerek taksiyle giderim"diyip uzaklaştım.Platonik aşık olduğum adamdan kaçmıştım.Canımın yanacağını biliyordum.Ama öyle zamanlar geliyordu ki sadece bir gündür tanımama rağmen en çok güvendiğim insan oluyordu.Sevgi böyleydi sanırım.Aslında güvenmen gereken son kişi olmasına rağmen en çok güvendiğin insan oluyordu.Kafamın karışıklığına aldırmayıp avmnin önünden taksiye atladım.Evin adresini verip dışarıyı izledim.Eve vardığımızda parayı ödeyip aşağı indim.Başak hala gelmemişti.Umursamayıp eve çıktım.Üstümdekilerden kurtulup pijamalarımı giydim.Abur cuburlarımı hazırlayıp en sevdiğim elektronik aletin yani bilgisayarın yanına geçtim.Sizce de en çok sevilmesi gereken şey değil mi?Hem tv görevi görüyo,hem telefon hatta diğerlerinden de bazıları var.Tamam belki bir ütü veya elektrik süpürgesi olamıyor ama çok amaçlı.Sosyal medya hesaplarıma girip milletin hayatını inceledim.Bildirimlerimi kontrol edip mesajlarıma görüldü yaptım.Evet açtığımdan beri yapmaktan en çok zevk aldığım şey mesajlara cevap vermeyip görüldü yapmak.Tabi Başakın benim hesaplarıma girip karıştırmasını saymazsak!Öyle gezinirken bizim okulun sitesine girdim.Üyelerde Güneşte vardı.Hemen takip ettim.Attığı şeyleri okuduğumda meraklandım.
'En yakınındayken aslında çok uzak olmak'
'Okulun ilk günündeki çömezler harika'
Fazla geçmeden Güneş mesaj attı.Telefon numaramı istemişti ve bende itiraz etmeden verdim.Başakın attığı mesajla kahkaha attım.
"Hem bu gerizekalı Selimle o kadar yolu çektim.Geldiğimde ne göreyim Nazlı?Kerim pisliği evi batırmış.Neyseki Selimle birlikte bitirdik yoldayız 15 Dakika'ya geliyoruz.Gelince anlatacaksın her şeyi ona göre"yazmıştı.Çok geçmeden birdaha attı.
"Çayı ocağa koy yanıyorum ferahlamam gerek"dedi.Muhteşem zeka arkadaşım ferahlamak için çay istiyordu.Tam babanne kılıklı Başak!