Neden olmak

7 1 0
                                    

*Yine Nazlıyla devam ediyoruz.
Şuanda içinde bulunduğum durum hem çaresiz hem de suçluluktu.Ben kendi yatağıma uzanmış annemlerin zoruyla yattığım yerden kalkamıyordum.Güneş ve annem başımda nöbet tutuyordu.Babam,Arslan amca ve Betül teyze ise Başak'ın yanındalardı.Hiç kimseyi hala yanına almıyorlardı.
"Başın rahat mı kuzu"dedi annem en sevmediğim 'kuzu'kelimesini kullanarak.
"Kuzu deme anne"dedim mızmızlanarak.
"Hadi bakalım Safiye teyzecim siz biraz dinlenin ben Nazlının yanındayım"dedi Güneş.Bu kızda iyilik meleği kesildi başımıza.
"Yok kızım bugünü buradayım ben"dedi annem.
"Hayır itiraz kabul etmiyorum.Yarın Başak için tekrar gelirsiniz"dedi Güneş.
"Hadi anne git sen iyiyim ben.Hem Başak için lazımsınız siz bize babamla Betül teyzeyide alıp git hatta Arslan Amca'da gelip dinlensin"dedim gülümseyerek.
"Yarın sabah erkenden geliriz ama"dedi annem.
"Tamam annecim tamam"dedim.Annem çantasını alıp yanıma geldi ve yanağıma öpücük kondurdu.
"Hoşçakal"dedi annem tekrar.
"Kendinize iyi bakın Safiye teyzecim"diyip Güneş annemi öptü.Sonra Betül teyze,Arslan amca ve babam içeri girdi.
"Yarın sabah erkenden geliriz kızım biz"dedi babam.Hepsi de çok yorulmuşlardı.Gözleri çökmüştü ve bitkin görünüyolardı.Dinlenmeleri gerçekten iyi olurdu.Annemler çıktıktan sonra kapı tekrar açıldı ve Güneş ile birlikte içeriye Savaş ve Şafak girdi.
"Hah,bir siz eksiktiniz"dedim kendi kendime mırıldanarak.
"İyi misin"dedi Şafak yanıma gelip.
Ah sevdiceğim Savaş gel götür beni buralardan.
"İyiyim zaten yarın taburcu olucam"dedim gülümseyip.
"İyi olmana sevindim"dedi Savaş.Gülümsedim fakat cevap vermedim.
"Sen uyurken çok endişelendim"dedi Şafak masum bir ifadeyle.
"Şey Kaan'ın sana yaptıklarına yetişmediğim için özür dilerim"dedi başını öne eğerek.Kaşlarımı çatıp bağırmaya başladım.
"Sen gelmiş burada benden o pislik için özür mü diliyosun?Kusura bakma seninle arkadaş olduğuna göre seninde ondan bir farkın yoktur şimdi lütfen gider misin"dedim kendime engel olamayıp.
"Nazlı biraz daha sakin ol"dedi Savaş.Beni kıskanıp Şafak'ı burada gönderseydi ne olurdu sanki?
"Neyi sakin olayım ya?Görmüyor musun halimi benim?Zaten o pislik bize yapmadığını bırakmadı.Ne dinimize saygı duydu ne de bize"dedim tekrar bağırarak.
"Nazlı bir sus anlatacağım"dedi Şafak en sonunda benim bağırmalarıma dayanamayıp.Susup konuşmasını bekledim.
"Kaan önceden bir kızı platonik olarak sevdi.Kız ise mankenlik yapıyordu.Kaan kızın her defilesine gidip arkadaşlarıyla onun hakkında konuşuyordu.Kızın en yakın arkadaşı ise Kaan'a kızın ona hiç bir şekilde bakmayacağını parasıyla o kızı elde edemeyeceğini söylemiş.Kaan ise bu kızgınlıkla kıza tecavüz edip sonrada öldürmüş.Tabi bu suç kız öldüğü için ailesine para verilerek kapatıldı"dedi Şafak.Tüylerim diken diken olmuştu ve bedenim buz kesilmişti.Bu yüzden o cümleleri kendine fısıldamıştı.
"Peki bunları neden bana anlattın"dedim gerçekten merak ettiğim için.Çünkü ailesinin para karşılığında susturmaları büyük suçtu ve eminim ki bir sır olarak tutuluyordu.
"Çünkü aynı hikayeyi sende yaşayabilirdin.Emin ol Kaan ne kadar pislik olsada kimseye zarar verecek kadar gaddar değil.Fakat sen o lafları sen söyleyince bir kez daha kendini kaybetti yani bu gelişen olay onun elinde olan bir şey değil"dedi.
"Ne yani suç benim mi oldu şimdi?Arkadaşımın hatta 18senelik kardeşimin onun yüzünden zarar görmesini istemiyorum"dedim.
"Kaan ile farklı inançlar içerisinde olabilirsiniz fakat Nazlı seninde buna saygı duyman gerekir sonuçta buna karar vermesi gereken kişi sen değilsin Başak"dedi Savaş ilk kez konuşarak.Bizim aramızdaki ilişkiyi bilmiyorlardı.Başak ve ben bir aile olmuştuk.Onun iyiliği için ben,benim iyiliğim için o kendini tehlikeye atardı.Ve bu yüzden Kaan'a her zaman karşı çıkacaktım.Kapım tekrar tıklandı ve içeriye Selim girdi.Başakla olmasını istediğim kişi kesinlikle Selimdi.Ona baktığımda ise bitkindi.Belkide sadece teklifinin cevabını bekliyordu ama buradaydı işte.Evlenme teklifi ettiği Başak'ın yanında.Yüzündeki gülümseme biraz daha yayıldı.
"Başak'ın yanına girebilecekmissin"dedi.
"Annesi ve babası burada olmadığından en mantıklı kişinin sen olduğunu düşündüm"dedi tekrar gülümseyerek.Çığlık içinde bir kahkaha attım.Beni hatırlamasa da onun yanına gidecektim.Terliklerimi ayağıma geçirip kalktım.Herkese tek tek bakıp gülümsedim ve Başak'ın yanına yöneldim.Yoğun bakımın önüne geldiğimde yanımda Selim,Kaan ve Güneş vardı.Her ne kadar Kaan'a bakmamaya çalışsamda her gözlerime denk geldiğinde kaşlarımı çatıyordum.O ise başını öne eğmeyi tercih ediyordu.Selim ve Güneş yoğun bakımın içine girene kadar yanıma geldiler.Yoğun bakıma girdiğimde oldukça hasta vardı.Yaşlı olanı,genç olanı,hatta çocuk olanı.Bazıları uyuyordu bazıları ise ağrıları yüzünden inliyordu.Gözlerim Başakı gördüğünde ise yanına gittim.Önce beni anlamaz gözlerle süzdü ve sonra gülümsedi.Anlaşılan hazıfası yerine gelmişti.Yaşasın!
"Başak nasılsın"dedim yanına oturmaya çalışarak.
"İyiyim ama adım Başak mı"dedi.Lanet olsun ki hiç bir şey hatırlamıyordu.
"Hakkında her şeyi öğrenmeye ne dersin"dedim Gözlerimdeki yaşlara engel olmaya çalışarak.
"Tabi isterim fakat önce kendini tanıtmalısın"dedi oda gülerek.Yüzünde morluklar vardı.Çarpmanın etkisiyle gözünün altında çizik oluşmuştu.Ama her şeye rağmen o güzeldi.Yatakta doğrulup yanıma yaklaştı.
"Sana bilmediğim nedenden dolayı yakın hissediyorum"dedi tekrar gülümseyerek.Bu dediği içime işledi ve en içten şekilde gülümsedim.
"Çünkü  18 yıldır tanışıyoruz ve neredeyse kardeşiz"dedim.
"Kaç yaşındayım ki"dedi şaşkınlıkla.
"18"dedim.
"Yani bebekliğimizden beri"dediğinde kaşlarını kaldırdığı için canı yanmış olacak ki yüzünü buruşturdu.
"Canın yanıyor mu"dedim.
"Hayır pek değil.Sadece yüzümü merak ediyorum kendimi hatırlamıyorumda"dedi.
"Ayna vermediler mi"dedim.
"Sanırım senden istemem gerekecek"dedi gülerek.
"Hemşireye söyleyebilirim"dedim.
"Neyse boşver zaten şuan çizilmiş ve morarmış yüzümü görmek istemem değil mi?Bu arada ismin ne"dedi.
"Nazlı"diyip gülümsedim.
"Senden başka kimsem yok mu?Annem,babam veya öz kardeşim"dedi.
"Annen ve baban hep yanındaydı fakat dinlenmeleri için ben gönderdim.Berbat gözüküyolardı"dedim yüzümü buruşturup.
"Senin üstünde neden hasta kıyafeti var peki"dedi inceleyerek.
"Ufak bir kaza geçirdim önemli bir şey değil"dedim.
"Bir şey sorabilir miyim"dedi sanki utanmış gibi.
"Sor tabi"dedim omzuna hafifçe dokunup.
"Sevgilim falan var mı"dedi utanarak.Hayır,sol yanımdaki şeytana uyup ona Selimle evleneceğini falan uydurmamalıydım.
"Şuanlık yok"dedim.Yoğun bakımdan içeri giren kişiyi gördüğümde sinir kat sayım yükselmişti.Yanımıza doğru yaklaşan kişi Kaan'dan başkası değildi.
"Selam kızlar"dedi gülerek.Gerizekalı!Başak ona tepkisizce sadece bakıyorduki.Olanları bilmiyorduki kız bir şey diyemezdim.
"Sen kimsin"dedi Başak Kaan'a dönerek.
"Çok sevdiğin Kaan'ın"dedi gülümseyerek.
"Ama yuh artık"dedim sesli şekilde.
"Yalan mı söylüyo"dedi Başak.
"O sana karşı bişeyler hissediyo Başak ama sen ondan hoşlanmıyorsun bile"dedim.
"O zaman burada ne işi var"dedi Kaan'ı göstererek.
"Seni merak etmesi normal değil mi sencede"dedim.
"Ondan pek hoşlanmıyorsun galiba"dedi.
"Hemde hiç.Ama sende benimle farklı fikirde sayılmazsın"dedim kaşlarımı çatarak.
"Öyleyse lütfen yanımızdan gider misin"dedi Kaan'ı üzmemeye dikkat ederek.
"Bak Başak seni önceden üzdüm evet,ama inan seni seviyorum"dedi.Başak ise ağzını açmış kaşlarını çatarak onu dinliyordu.
"Çık şuradan"diyip elimle kapıyı gösterdim.Yandaki yaşlı teyze bize dönüp konuşmaya başladı.
"Sakın yanlış yapmayın yavrularım.Bakın ben hatalarımdan sonra burada yanlız kaldım siz böyle olmayın bari"dedi.Üçümüzde anlamamıştık.
"Biraz yalnız kalabilir miyim"dedi Başak ikimizede bakarak.
"Ama bak istersen ben kalabilirim"dedim gülümseyerek.
"Gerçekten yanlız kalmak istiyorum Nazlı"dedi.Kaan hayal kırıklığına uğramış şekilde yoğun bakımdan çıkacağı sırada Başak kolumdan tuttu.
"O çocuktan nefret ediyor muydum?Yani eğer ediyorsam gerçekten aptalın tekiyim"dedi yüzünü buruşturarak.İnsanlar hafıza kaybı yaşadıklarında kendi benliklerini kaybedip başka kimliğe bürünürlermiş.Sanırım bizim Başakımızda bunu yaşayacak ve düşünmesi bile kötü olsada hatalar yapacaktı.
"Ondan nefret ediyoruz Başak.Sakın ona yaklaşıp kendine zarar verme"diyip çıktım.Tüm vicdanım yerle bir olurken susup kaldım.Sadece kafamın içinde dönen o kelimeler vardı.
Başak ya yeni duygularına yenilip Kaan'la birlikte olursa?

AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin