1

138 13 21
                                    

Lisa bavulları ve pasaportu ile havalimanına giriş yapmıştı. Birde cebinde ki birkaç bozukluklarla. Lisa;

"O şirketle asla anlaşma yapmamalıydım. Ah benim salak kafam! Keşke olabilecekleri daha önceden düşünebilseydim. Yoksa bunlar olmazdı."

Lisa olanları hatırladıkça sinirden yeri tekmelemeye başladı. Lisa;

"Of! O şirketle olan anlaşmamızda o parayı yatırmasaydım bu hâlde olmayacaktım. Muhtemelen güzel, görkemli malikemde seksi kadınlarla-"

Lisa kendi kendini azarladığı sırada pasaport görevlisi;

"Merhaba hanımefendi. Pasaportunuzu görebilir miyim?"

Lisa pasaportunu gösterdi. Adam pasaporta bir süre baktıktan sonra;

"Sizi biraz bekleteceğim."

Adam yanında duran telefondan;

"Bay Wilson. Acilen buraya gelmeniz gerekiyor. Bir sorun var."

Lisa;

"Ne sorunu? Pasaportum burada işte. Yoksa sahte mi olduğunu düşünüyorsunuz? Bakın! Tayland'ın resmi damgası var. Pasaportum sahte değil."

"Size pasaportunuzun sahte olduğunu söylemedim hanımefendi."

"Öyleyse sorun ne?"

Bu sırada adamın çağırdığı müdürleri Bay Wilson gelmişti. Bay Wilson;

"Pasaporta tekrar bakabilir miyim?"

"Buyrun."

Bay Wilson pasaporta bakarak;

"Bu büyük bir sorun. Taylandlısınız değil mi?"

"Evet."

"Benimle gelin."

Lisa neler olduğunu anlayamamıştı. Lisa;

"Beni neden odanıza götürüyorsunuz? Pasaportum da ne var?"

"Size her şeyi anlatacağım."

Lisa endişelenerek;

"Yoksa güzel ve seksi kadınları malikaneme çağırıp onlarla seks yaptığım için beni tutuklayacak mısınız?"

"Hayır."

Lisa bir sebep düşünmeye çalıştı. Lisa;

"Yoksa anlaşma yapıp iflas ettiğim şirket dolandırıcı mıydı?"

"Hayır."

"Yoksa çalışanlarımın maaşlarını bazen eksik verdiğim için mi?"

"Hayır."

"Yoksa sattığım ürünlerde %40 indirim var deyip %20 indirim yaptığım için mi?"

"Hayır."

"Yoksa-"

"Odama gittiğimizde size anlatacağım. Lütfen sadece bekleyin."

"İyi."

Odasına geldiklerinde Bay Wilson masasına, Lisa da karşı koltuğa oturdu. Lisa;

"Şimdi ne olduğunu söyleyeceksiniz değil mi?"

"Evet. Ama size ilk önce bir şey göstermem gerekiyor."

Bay Wilson bilgisayarını Lisa'ya doğru çevirerek;

"Ülkenize dönemezsiniz çünkü ülkenizde şu an bir savaş var."

"Yani?"

"Yani savaş olduğundan dolayı ülke dışarıdan hiçbir şey almıyor ve getirmiyor."

"O zaman orada uçuşlar yasak."

"Evet. Aynen öyle ve orada uçuşlar yasak olduğu için pasaportunuz da geçersiz. Pasaportunuz geçersizse de bir ülken yoktur demektir."

"Hayır benim bir ülkem var! Ben Taylandlıyım."

"Havalimanı şirketleri pasaportu geçmeyen ülkelerin pasaportuna sahip olanlara, yani sizin gibilere "ülkesiz" derler."

"Her şeyi anladım da bu ülkesiz lafı olmadı ya."

Bay Wilson;

"Güvenlik! Bu ülkesizi alın ve terminale götürün. Onun uçuşu maalesef gerçekleşemeyecek."

Güvenlik içeri girdiğinde Lisa;

"Bir dakika! Ama terminalde ki uçuş tablosunda Amerika-Tayland var. Demek ki gidiyormuş."

Ardından uçuş tablosunda ki Amerika-Tayland satırında ki yazı değişip "İptal Oldu." Yazdı.

"Az önce ben size ne anlattım. 2 saattir diyorum ya savaştan dolayı İPTAL OLDU."

Her şey net ve anlaşılırdı. Lisa ülkesinde ki savaş sebebiyle Tayland'a gidemeyecekti. Güvenlik, Lisa'nın kolundan tutup onu terminale götürüyordu. Lisa;

"Kendim de inebilirim."

Güvenlik, Lisa'yı terminalin tam ortasına bıraktıktan sonra Lisa'dan uzaklaşmaya başladı. Lisa;

"Bir dakika! Ben nereye gideceğim?"

"Nereye mi? Uçuş iptal evine döneceksin ne yapacaksın başka."

"Ama benim evim artık yok, işim de yok, hiçbir şeyim de yok. Ben iflas ettim."

"Bilmiyorum hanımefendi. Ben görevimi yerine getirdim."

Güvenlik uzaklaşmaya başlamıştı. Lisa'nın gözleri dolmuştu. Yabancısı olduğu bu ülkede ortada kalmıştı. Hemde sadece cebinde ki birkaç bozukluk ve bavulları ile... Yapabileceği hiçbir şey yoktu.

Lisa terminalde bir oraya bir buraya gidip geliyordu. Gözleri sürekli uçuş tabelasındaydı. Belki "İptal Oldu." Yazısı silinip yerine "Amerika-Tayland" yazar diye bekliyordu. Eğer yazarsa ülkesine geri dönebilirdi.







Terminal |Chaelisa|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin