Güz Güzeli-(III)-Bugün Çok Güzeldin Piraye.

40 5 0
                                    

Bismillah yine balım😽💗


Piraye ÇetintaşLeman Sam- Gül Güzeli

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Piraye Çetintaş
Leman Sam- Gül Güzeli.

Sözlerim karşımdaki insanlarda yıldırım etkisi yaratmıştı adeta. Ali Asaf Beyin giderek artan siniri ile Yakup Bey bize arabanın anahtarını verip dışarıya yollamıştı.

Çok geçmeden gelen Yakup Bey ile kalacağım apartmana doğru ilerlemiştik. Şehir hastanesi ile apartmanın arasında yarım saatlik bir mesafe vardı. Elimde eski kıyafetlerimin olduğu bir poşet dururken Yakup Bey cebinden çıkarttığı anahtarı bana uzattı. "Al bakalım. Hayırlı olur inşAllah senin için bu ev abicim." Anahtarı aldıktan sonra gülümseyip başımı eğdim.

"Teşekkür ederim yardımlarınız için." Öykü eliyle kolumu okşadığında gözlerim ona çevrildi. "Yıkanıp paklanıp bize gel kuzum olur mu? Kayınvalidem evde bugün kahvaltı yapıyormuş mis gibi birlikte yeriz."

Elimi enseme atıp başımı salladım. "Öykü eğer ailecek konuşacaklarınız olacaksa hiç rahatsız etmek istemem." Kaşlarını çatıp başını yana yatırdığında Yakup Bey sitemle başını iki yana salladı. "Öyle bir şey olacak olsa seni çağırmazdık ki zaten. Hadi Öykü'mü dinle bakayım."

Burnumdan güler gibi nefes verip başımı salladım tekrardan. Öykü'lerin karşı dairesine yönelip avucumdaki anahtarı kapı deliğine soktum. Kapı açıldığında ayakkabılarımı ayağımdan çıkarıp ilk adımımı attım içeriye. Benim içeriye girmemle arkamdan da kapı örtülme sesi gelmişti.

Derin bir nefes alıp bende evin kapısını kapattım. O kadar tuhaf geliyordu ki şuan yaşadığım durum. Bir gün öncesinde neredeydim şimdi neredeyim. Hala tereddütlerim olsada bulunmakla alakalı Ali Asaf Beyin sözlerine güveniyordum. Nedense güvenilir geliyordu bana.

Anahtarı kapının yanında gördüğüm anahtarlığa takarken adımlarımı yavaşça evin içerisinde dolaştırmaya başladım. Sanki birisi beni izliyormuş yada uyuyan birisi varmış gibi parmak uçlarımda ilerliyordum evde. Ellerim yine üzerimdeki kazağın uçlarındaydı ve aşağıya çekiştiriyordu kazağımı.

Ev büyük değildi zaten Ali Asaf Bey de izah etmişti lakin oldukça modern bir şekilde döşenmişti. Salonu genişti koltukları gri renkte spor koltuktu. Televizyonu beyaz, televizyon ünitesi krem renkteydi. Camın önünde tekli bir berjer koltuk vardı o da diğer büyük koltukların bir ton açık grisiydi. Salondaki halı beyaz pofuduk halılardandı ve bir tüy tanesi dahi yoktu. Halının ortasına tahta, ayakları demirden olan oval orta boy bir sehpa vardı.

İçerisi de beklediğimin aksine tertemiz kokuyordu. En azından eski kullanıcıları gayet temiz insanlarmış. Yada kullanıcısı, eskiden kaç kişinin yaşadığını bilmiyordum nede olsa bu evde.

Güz  GüzeliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin