Dark Harry Potter
Gizlice en korktuğumuz şey her zaman başımıza gelir.
Yaşama Uğraşı { Cesare Pavese }
"Ne kadar zekiysen, hataların da diğerlerine nazaran o ölçüde dikkat çekici ve muazzam oluyor."
Bu evrenin tüm hakları J.K Rowling'e a...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sıcak havalar yerini serin rüzgarlara bırakmış, sonbahar tüm güzelliğiyle doğanın üstüne örtülmüştü. Ağaçlardaki yapraklar kızıl-kahverengi arasında renk değiştirirken kartpostallık manzara oluşturuyordu. Elbette Potter Malikanesi'ne de bu değişim uğramıştı. Ve Harry, evinin her mevsim ayrı bir güzellikte olduğunu düşünüyordu.
Sert bir rüzgar tekrar esip yerdeki yaprakları havalandırınca üstündeki cekete daha sıkı sarındı. Rüzgardan korunmak istiyormuş gibi biraz daha gömüldü ceketin içine. Parmaklarının arasındaki sayfaları dalgın dalgın çevirmeye devam etti. Her geçtiği sayfada çoğunlukla babasının olmak üzere anne ve babasının resimleri yer alıyordu.
Bu fotoğraf albümü Clarence'ın hediyesiydi. Elbette hediyesi hazırdı ancak herkesin içinde vermek isteme- mişti çünkü Harry'nin nasıl tepki vereceğini bilemiyordu. Harry'nin masasının üstünde duran tek fotoğraf Albus Dumbledore'un hediyesiydi. Harry'e hastahanede tanıştıkları gün vermişti. Ancak tek bir fotoğraf yeterli değildi. Clarence günlerce bunun üzerine kafa yormuştu ancak çözüme ulaşması kolay olmamıştı. James ve Lily Potter'ı tam olarak tanımıyordu. Dolayısıyla arkadaşlarını da tanımıyordu. Bir kaç isim aklındaydı ancak onlar da fotoğraf göndermek için uygun konumda değillerdi. Godric's Hallow ziyaretlerinden sonra Bathilda Bagshot ismi üzerinde durdu. Bugüne kadar neden düşünmediğini anlamıyordu.
Clarence, Hogwarts'tan mezun olmadan önce dahi sihir tarihi üzerine derin araştırmalar yapıyor, karanlıkta kalan kısımları aydınlatmaya çalışıyordu. Hogwarts Sihir Tarihî profesörü de kendine faydası olmayan bir hayalet olunca, gelişmek için farklı kaynak arayışlarına yönelmişti. Elbette Birleşik Krallık'ta Bathilda Bagshot'tan başka kimse gelmiyordu, sihir tarihi konusunda. Henüz mezun olmadan yazdığı bir mektuba geç de olsa cevap almış ve mezun olur olmaz kadını ziyaret etmeye gitmişti, Godric's Hallow'a. Belki de fazlaca heyecanlı olmasından dolayı pek dikkatini çekmemişti ancak Bagshot, Potter ailesi ile komşuydu. Belki bir kaç fotoğrafa sahip olabilirdi.
Clarence düşüncelerinde yanılmadığını anladı. Kadın, Potter ailesinden özel günlerde gelen mektupların yanındaki resimleri Clarence'a göndermişti. Lily Potter bu konuda oldukça cömert davranmıştı ve her özel günde minik ailesinin fotoğralarını bu iyi niyetli yaşlı kadına göndermişti. Elbette bu durum Clarence'ın işine yaramıştı. Fotoğrafları bir araya getirip hazırladığı albümü Harry'e teslim ettiğinde kendisine sarılmasını asla unutmayacaktı.
" Harry, ben hazırım. Sen de hazırsan çıkabiliriz. " Bagshot'ı ziyaret etmek için hazırlanan Clarence seslendi. Harry'nin aralarına katılması, düğün, tatil derken çok boşlamıştı çalışmalarını. Bu ziyaretinde Harry'de ona eşlik edecekti. Zaten her fırsatta Godric's Hallow'a gitmek isteyen çocuk için bulunmaz bir fırsattı. Harry'de ağır hareketlerle kalktı ve odasına çıkıp üstünü değiştirdi. Hazır olunca aşağı inip Clarence'ın yanına gitti ve Godric's Hallow ziyaretleri böylece başlamış oldu.
