ZORLU BİR YOL (2)

318 23 0
                                    

  Şaşırmak pek çok insan için gün içinde pek çok defa gerçekleşen bir eylem olsa da kaderi ile oynamak zorunda olan biri olan benim için nadir oluşan bir gelişmeydi. Ancak şu an karşımda sabit bir ifade ile duran kadının soğuk kanlılıkla yanımıza gelmiş hiç bir şey olmamışcasına elini uzatması ile şaşkındım.

" Ben Melike Tansel. Zafer'in ablasıyım. Siz de Erkut bey olmalısınız."

 Uzattığı eli sakince kabul ettiğimde hafifçe sıkıp geri çekti. Ardından kanepeye karşıma oturup bir süre bizi süzdükten sonra:

" Zafer ile ilişkiniz sizin bileceğiniz bir şey ama küçük bir hanımefendi işin içine girince sürekli ve ciddi bir ilişkiniz olup olmadığını ailesi olarak sorgulamak da benim sorumluluğum." dediğinde ben boş boş bakarken Zafer lafa atladı.

" Abla bir çocuğa kızım diyorsam bu ilişkimin ciddiyetini göstermez mi? Damla benim kızım ve Cengaver de benim gönül eşim artık. "

 Melike hanım hafif bir tebessüm ile ikimize de bakarak:

" Demek Cengaver ismini seçtin Ertuğ bey için , anlaşılan yanında duracak kadar güveniyorsun ona. Bu konuda net isen Damla hanım ile tanışmak isterim." deyince Zafer derin bir iç çekip başını sabır dilercesine salladıktan sonra Süheyla ablaya dönüp:

" Damla'yı salona getir Süheyla abla, halası ile tanışsın." dedi. İlginç olan diyalogları ile tedirgin olup Melike hanıma dönerek:

" Damla hassas bir kız umarım onu kırmazsınız." demekten başka elimden bir şey gelmemişti. İncinmesi en son isteyeceğim olan küçüğümü üzerlerse kimse beni burada tutamazdı. Melike hanımın gülümsemesi genişlerken:

" Endişelenmeyin Cengaver enişte Damla kızım benim artık yeğenim oluyor. Zira ben Zafer'i ilk defa bana karşı birinin yanında görüyorum." dedi. Bu kadar çabuk enişte olmayı beklemediğim için şaşırsam da ben şaşkınlığımı yaşayamadan miniğim odaya daldı ve Melike hanımın karşısına kocaman gözlerle geçti. 

" Zafey baba , yayamazlık mı yaptım?"

 Bakışlarını kadından çekmeden konuşan Damla'ya dikkatle baktığımda gözlerinin dolmaya başladığını anlayıp ayaklandım. Yanına tek dizimi kırıp çömeldiğimde Zafer de bana eşlik etmiş ancak ikimiz birden yanına eğildiğimizde ufaklığımızın  dudakları titredi:

" Ben .....ne yaptıysam özüy.... dileyim." dediğinde onu vereceğimiz korkusuna kapıldığını anlayıp kollarımı sırtına doladım.

" Korkma meleğim bu hanım Zafer babanın ablası. Seni görmek için gelmiş bir yere gitmiyorsun."

 Sözlerimin ne kadarını anladı bilmiyorum ama ıslanan omzum ve titreyen sırtı ile ağlamaya başladığını anlamıştım. İçime oturan sıkıntı ile kızımı daha da sararken duyduğum diyalog ile gözlerim kocaman asıldı.

" Zafer , ne yaşadı bu küçük hanıma da yabancı birini görünce hemen  ağlıyor. Hemen bir çocuk psikoloğu arıyoruz, bu küçücük kızı bu hale getiren durumu öğrenip çözmeliyiz."

 Omzumda hissettiğim narin dokunuş ile başımı kaldırdığımda Melike hanım gülümseyerek beni Damla'dan ayırdı ve küçüğümün yanaklarını avucuna alıp baş parmakları ile gözyaşlarını  sildi.

" Korkma prenses kimse seni bir yere göndermiyor. Hem sen gidersen ben  kiminle arkadaşlık yapacağım. Ben güzel ve tatlı bir kız varmış arkadaş olmak ister misin dedikleri için geldim ve seni çok sevdim. Şimdi o güzel yüzünü yıkayın ve odaya öyle gelin. Bizde güzel ve neşeli bir şekilde tekrar tanışalım, olur mu?"

CENGAVER (GAY)  [ TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin