38.

1.5K 180 264
                                    

🎀

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🎀

Bölüm adı
Sadece son bir şans

🎀

— taehyung —

Sıktığım yumruklarımı açıp kapatarak sakinleşmek için derin derin nefesler aldığımda karşımda bulunan koca binayı baştan aşağıya gergince süzdüm. Hemen arkamda bulunan arkadaşlarım buradayız dercesine beni bir saniye olsun yalnız bırakmazken, biraz sonra içine gireceğim binayı izlemeye devam ettim.

"Victorian." dediğini işittim Jimmy'nin. Arkamda durmaktan sıkılmış olacak ki tam önüme geçerek karşımda durdu. Göz göze gelir gelmez suratındaki gergin ifadeyi silip yerini içimi ısıtacak kadar güzel bir gülümsemeye bıraktığında bakışlarım yüzünde gezindi. "Sakin olur musun lütfen?"

Bu kaçıncı ricasıydı hatırlamıyordum ama o kadar çok söylemişti ki o bile kaç kez söylediğini hatırlamıyor olmalıydı. Yine de derin bir soluk vererek sakinleşmeye çalıştığımda istediğini yaptığım için gülümseyen arkadaşım gözümden kaçmamıştı.

Bitmek bilmeyen dertlerimin ardı arkası kesilmezken, yaşadığım bunalımın haddi hesabı yoktu. Tam kendime geldiğimi hissetmişken ve evime yeni dönmüşken başka olayların çıkması acaba dönmekle hata mı yaptım diye sorgulatmıyor değildi.

Sadece sakin bir hayat istiyordum. Çok mu şey istiyordum?

"On dakika kaldı konseyin başlamasına." Jin'in verdiği bilgiyle derin bir nefes verip göz ucuyla ona baktığımda bakışlarındaki endişe oldukça anlaşılırdı. En az onlar da benim kadar gergin ve birazdan neler olacağından habersizdi. Öyle ki bana bile doğru düzgün teselli verecek durumda değillerdi. Ki verseler dahi beni sakinleştirecek hiçbir durum yoktu ortada.

"Eğer sana Johannes'in ölümünde parmağın olup olmadığını sorarlarsa ne di-" Cümlesini tamamlamadan konuştum. "Doğruları söyleyeceğim." Anında bana dönen bakışlarla gözlerimi onlara çevirmeden devam ettim. "Bakmayın bana böyle. Ne olacaksa olsun. Yalan söylemeyeceğim."

Jimmy hızla bana doğru yaklaştığında gözlerim gözleriyle buluştu. "Onu sen öldürmedin." Burukça tebessüm ettim. "Ama öldürülmesine mecbur bıraktım." Sinirle soludu Jimmy. Dişlerini sıkarak konuştu. "Çünkü hak etti!" Doğruyu söylüyordu. Johannes ölmeyi çoktan hak etmişti. Bu yüzden hiçbir pişmanlığım yoktu fakat bazen kendimi tanıyamıyordum. Olduğum gibi hissedemiyordum.

"Victorian." Heathen yanıma yaklaşarak omzuma dokunduğunda kafamı ona doğru çevirdim. "Senin o piçin ölümünde hiçbir parmağın yok. Cesedinde el izin yok. Onu sen değil, sevgilisi öldürdü. Senin hiçbir suçun yok." Jimmy'e katıldığını belirten sözleriyle sessiz kalıp kafamı öne eğdiğimde şakaklarıma kondurduğu öpücükle devam etti. "Sadece sakin ol ve olayları en başından anlat. Başın dik olsun, kendinden emin ol. Sana ağır bir ceza verme şansları yok."

bored | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin