41

229 29 46
                                    

Seokjin de aramıza katılıyor 🥳

#######

"Ben Park Jimin efendim!"

"Ben de Jeon Jungkook!" İkisi de karşılarındaki doktora karşı saygıyla eğilmişti. "Ne kadar tatlısınız öyle!" Üniversitenin beşinci yılıydı ve staj yapmaya başlayacaklardı. Yeterince teknik bilgiye sahiplerdi ve bu konuda başarı da göstermişlerdi. "Sizinle tanıştığıma sevindim çocuklar! Ben de Kim Seokjin! Sanıyorum bu yıl ve seneye de birlikte olacağız!"

"Bu çok güzel efendim!" Jimin buna sevinmişti. Ayrıca Seokjin'i de başarılı bir doktor olmasından dolayı tanıyordu. Kendisinden yedi yaş kadar büyüktü fakat çok genç duruyordu Kim Seokjin. Sağlık sektöründe en yakışıklı doktor diye geçerdi. Tabii bu işin şakası da olsa Seokjin'in yakışıklılığı şaka değildi.

"Gelin bakalım! Sizi odama götüreceğim." Seokjin'in peşinden gitmiş ve bir odaya girmişlerdi. "İşte benim güzel, sevimli odam. Daha doğrusu burası artık üçümüzün odası olacak. Şurayı sizin için hazırladık." Seokjin dönüp ikiliye bakmıştı. Çekingen duruyorlardı. E normaldi tabii. Meslektaşları genelde stajyerlere sert davranırdı ama Seokjin öyle değildi. Kendi çocuğu gibi korur kollardı, laf ettirmezdi.

"Jimin, Jungkook. Rahat olun olur mu? Ben düşündüğünüz gibi sert davranmayacağım size. Siz de bir bakıma benim öğrencim olacaksınız. Aramız iyi olmalı değil mi? Bana karşı rahat olun. Yalnız olduğumuzda bana hyung diyebilecek kadar rahat olun. Bana her şeyi sorabilirsiniz. Anlaştık mı?"

Jimin, onun cana yakın davranmasına sevinmişti. Başını sallayıp Seokjin'e gülümsemişti. "Anlaştıysak oturun o halde ve bana biraz kendinizden bahsedin. Sizi tanımak isterim." Seokjin gülümsemiş ve kendi koltuğuna geçmişti. O oturunca diğer ikisi de oturmuştu. "Jimin merakımı mazur gör fakat yüzüğün dikkatimi çekmedi değil. Sen evli misin?" Jimin bakışlarını yüzüğüne indirmişti. İster istemez yüzü düşmüştü. "Henüz evli değilim efendim."

"Anlıyorum, o halde sevgilinle tanışmalıyım!" Seokjin gülümsemişti ikisine de ama ikisinden karşılık alamayınca durmuştu. "Ah özür dilerim, yoksa ayrıldınız mı?" Jimin hâlâ yüzüğüne bakıyordu. "Hayır efendim özür dilemeyin. Ayrılmadık ama yanımda da değil. Çok uzakta, çok çok uzakta." Jimin'in sesi titremeye başlayınca Jungkook araya girmişti. "Efendim bu biraz karışık bir konu."

"Pekala, anlatmak isterseniz dinleyeceğim." Jimin ona anlatmak istiyordu. Neden bilmiyordu ama Seokjin ona güven vermişti. "Efendim, sır tutabilirsiniz değil mi?"

*

"Yoongi!" Dongmin'in seslenmesi üzerine salona girmişti Yoongi. "Ne var?"

"Hadi ama! Patronuna karşı daha nazik olmalısın." Dongmin sinir bozucu bir şekilde gülümsüyordu. "Kapa çeneni ve ne istiyorsun onu söyle." Yoongi ona asla o üstüymüş gibi davranmayacaktı. "Jimin'in yeni biriyle beraber olduğunu duydum." Yoongi duyduğuyla kalbi durmuş gibi hissetmişti. "Hâlâ onu takip mi ettiriyorsun? Onu rahat bırakacağını söylemiştin!"

"Sakin ol. Ona dokunmuyorum ve dokunmayacağım da. Benim derdim seninle aptal! Ama buna ben bile üzüldüm. Uğruna özgürlüğünden vazgeçtiğin sevgilinin başkasıyla olması... Tanrı seni mutlu etmeyecek gibi Yoongi."

"Uydurmaktan vazgeç Dongmin." Fakat Dongmin'in ona birkaç fotoğraf uzatmasıyla uydurmadığı belli oluyordu. "Uydurmuyorum gördüğün gibi." Yoongi fotoğraflara boş gözlerle bakmıştı. Evet, Jimin ve tanımadığı, ayrıca oldukça yakışıklı görünen bir adam beraber oturmuş birbirlerine gülümsüyorlardı. Bir yılı aşkın sürenin sonunda sevdiğini gülümserken görmek Yoongi'ye iyi hissettirmişti ama yanındaki kimdi merak ediyordu.

secret secret | yoonmin ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin