19. Bölüm

931 53 15
                                    

Naz BOZDAĞ'dan

"Lan sikecem topunu!" Diye bağırdı Erol abi.

"Abi küfretme çocuğa!" Diye bağırdı Gece abla.

"Sus kız sen."

Dağ evine gelmiş yerleşmeye çalışıyorduk. Ben annemlere yardım ediyordum. Dördüzlerim ve yandaşları ise haylazlık peşindeydiler. Topu herkesin kafasına atıp duruyorlardı.

Ablam gelip babama tarağını verdi. Babam dalgınlığına gelmiş olsa gerek "Bu ne kızım?" Diye safça sordu. "Tarak." Diye cevap verdi Fırat amca. Babam Fırat amcama ters ters bakmış sonrada konuşmuştu. "Allah Allah, öyle mi? Babam niye Zeki koymamış senin adını?" Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırmıştım. Babam o halimi görmüş, yanıma doğru koşmaya başlamıştı.

Bende hemen arkamı dönüp koşmaya başladım. Bir yandan gülüyor bir yandan kaçıyordum. Babam en sonunda beni yakalamış çoktan gıdıklamaya başlamıştı. "Anne! Anne kurtar beni!" Diye bağırdım. Babam bir yandan halime gülüyor bir yandan beni gıdıklıyordu.

Annem yanımıza geldiğinde halimize gülmeye başlamıştı. Babam en sonunda beni bırakmış işine geri dönmüştü.

Dağ evi o kadar büyük olmasada bizi içine alacak kadar büyüktü. En azından benim kendime özel odam vardı. Tek sorun şuydu; erkekler tek bir odada kalacaktı. Bu sayede bütün kadınların kendine özel odası olmuş olacaktı.

Eve girip annemlere yapılacak bir şey var mı diye sordum. Annemler olmadığını söyleyince odama çıkmaya karar verdim. Hafiften uykum geliyordu. Bu yüzden yatma kararı vermiştim.

Odama girip kapıyı kilitledim. Tam yatağa uzanmıştım ki camdan bir tıkırtı gelmeye başladı. "Hay ben böyle işe... Tövbe ya."

Söylene söylene cama gittim. Camı açtığım anda biri yüzüme yumruğu indirdi. Ağzımdan ufak bir inilti çıkarken aynı zamanda ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Acıyan gözüme demir mataramla soğuk uyguluyor bir yandanda kim olduğunu algılamaya çalışıyordum. "Selam matmazel." Dedi tanıdık bir ses. Bu, bu ses... Bu ses o şerefsizin sesiydi.

"Ee özledin mi dayak yemeyi? Aa yoksa ailenle olan eğlenceni mi bozudum?" Dedi.

"Ya sabır. Lan siz ne zaman beni bırakacaksınız!? Ulan bi siktirin gidin hayatımdan!"

"Ee matmazel son aşamayı geçmedin ki daha. Lazerden bile geçtin, ama ne hikmetse son aşamayı geçemedin." Dedi ve yanıma yaklaşıp yanağımdan sertçe kavradı. "Eğer geçmezsen, şu evi baştan aşağı yakarım! Ha bide 'aman siktir et illaki kurtuluruz.' gibi bir düşünceye girme, çünkü bok kurtulursun." Dedi. Nefesim daralmıştı.

"Bu gün gece 2.30-3.00 arası dışarıya çık. Son aşama biraz ilerde." Dedi ve girdiği camdan geri çıktı. Ne yaşadığımı sorguluyordum. Gece, beni sikseler burda dışarıya çıkarmazlar. Ne yapacaktım?

Bunları düşünerek yatağa uzandım. Derin bir iç çekip huzursuz bir uykuya daldım...

☁️☁️☁️

Yalçın BOZDAĞ'dan

Kardeşlerim ve kuzenlerle birlikte futbol oynamaya başlamıştık. "Rüzgar abim. Lan topu bana at gerizekalı!" Diye bağırmıştım. Rüzgar beni dinlemeyip topu sürmeye başladı. Bu çocuktan bi cacık olmaz.

En sonunda dayanamayıp oyunu bıraktım. Eve girip, erkeklerin kaldığı odaya girdim. Annemler şu an neredelerdi hiç bir fikrim yoktu. Gerçi Nazda ortada yoktu. Neredeydi? İlk önce odasına girmeye karar verdim ama kapı açılmıyordu. İçeriden sesler geliyordu. Bu Naz'ın sesiydi. Ağlıyor gibiydi. Yine bi bok olmuştu.

Bozdağlar|AbilerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin