Ölümün İzleri

8. bölüm"kan gölü"

Berkenin anlatımıyla
Yerde gördüğüm kızın cansız bedeni yerde bir kan gölü olmasına neden olmuştu ama Allah'tan rabia değildi telefonumdan aledayı aradım
"Aleda senin söylediğin yere gel ve bir hoca Alın yanınıza bir kız ölmüş ama rabia değil "  dedim ve telefonu kapattım.
Rabianin anlatımıyla
Tam bir buçuk saat oldu ve artık toplanma vakti gelmişti çantamı aldım ceketimi silkeledim ve giydim
Kendi sınıfımız olan 12/A ya girdim içeride kimse yoktu kendi sırama geçtim ve birilerinin gelmesini bekledim on beş dakika sonra sınıfta berke girdi beni görünce sevindi neden bilmiyorum ama gözlerinden okunuyordu sevinci hemen konuşmaya başladım
"Ne oldu ışık görmüş tavşan gibi bakıyorsun bende bir şey varda ben mi bilmiyorum " bana doğru ilerledi ve sıramın yan tarafına oturdu sırada kayarak bana yaklaştı ve bana bir anda sarıldı bende bişey demedim bir şey yapamadım kaldım ortada mal gibi onu göğsünden itim ve geriye çekildim.
"Sen mal mısın berke ayı bana bir daha sarılma aptal ya harbiden ben yakında burada deliririm" bana baktı ve güldü.
" Berke sana bir şey soracağım çok merak ettim senin annen ve baban seni üç kez havaya atıp bir kez mi tutu anlamıyorum en mantıksız yerde bana bakarak gülüyorsun" dedim ve ardından konuşmaya başladı.
"Berke: belki sen varsın yanımda diye  olamaz mı he" bu bir iltifat mı yoksa bir açıklama mi anlamadım ama olsun .
Sıraya doğru uzandığını gördüm ve konuşma başladım.
" Ne oldu berke bir şey mi var ne gizliyorsun sende bir şeyler var ama ne biliyorum vallaha iyi misin"dedim berke de bir şey var ama ne düşüncelerime dalarken o konuşmaya başladı.
"Berke: sen kaybolduktan sonra seni aramak için kızlar sizin gittiğiniz ve orada dedikodu yaptığınız yerleri söyledi ilk yere gittiğimde yerde kan gölü içinde bir kız vardı ve onu sen sandım buda beni korkutu bunun için seni gördüğümde sana sarıldım ama sen bunu bile düşünmedin ama olsun be rabia neyse boş ver takma..." Lafını kestim ve hiç bir şeyi takmadan ona şıkı şıkı sarıldım bunu yapacağıma şaşırmış olmalı ki bende Sonra oda bana sarıldı ve ben konuşma başladım.
"Sana çok teşekkür ediyorum iyiki benim en  sevdiğim erkek arkadaşım olduğun için" dedim sarılmaya devam ederken kapı açıldı ve ben berkeden ayrıldım ve biraz afalamış şekilde göründüğüme emidim ve yankı konuşmaya başladı.
"Yankı: Ooo çifte kumrular rahatsız etiysek çıkabiliriz" dedi ve ona laf şokmaya hazırlanıyordum ki berke parmağını dudağıma koyup konuşmama engel oldu .
"Berke: yankı burda sen hariç kimse beni veya bizi rahatz etmiyor eğer çok istiyorsan çık sınıftan " evet işte benim erkeğim .
Ne Nedim ben lan iç sesim bile bu çocuğa karşi gelemezken dış kısmım nasıl geliyor hayret vallaha.
"Ben berkeye katılıyorum bence de  burda senden başka sorun yok onun için kapı orada hadi naş yavrum " dedim berke bana sen ne dedin diye bir bakış attı vallaha ben içimden söyleyeceklerimi neden dışımdan söylüyorum Allah'ım yardım et bu kuluna ya rabbim.  Herkes sınıftan çıktı ve sadece ben kaldım Allah belanı versin berke telefonumu almadım tam sınıftan çıkıyordum karşıma berke çıktı ve ona doğru ilerledim bana saçma şekilde bakan Caner'e bakıyordu sinirli bir şekilde berkenin eline uzandım ve elini tutum aramızda bir şey yok ama böyle giderse katil içinde katil çıkardı gurubumuzdaki her erkek böyleydi mesela şu an yanımda yankı bile olsa böyle yapardı ve işte bizim gurubumuzun farkı.
"Berke: Caner canının eksilmesini istemiyorsan önüne bak! " Dedi ben onun elini daha sıkı bir şekilde tutum ve sınıfa doğru çekiştirdim sınıfa girince bana ters bir şekilde baktı.
"Ne? Ne var yani " dedim şaşkın bir halde.
"Berke: normalde etek giymezsin bugün inada mi gidin ya sen he?" Lan sanane sanane it.
"Sanane sen benim hiçbir şeyim değilken bana hayırdır da karışıyorsun lan sen he sadece arkadaşız dedik sevgili demedik gerizekalı anladın mı! İster okulun forması olan şortu giyer ister eteğini giyerim sanane " Aptal ya vallahi manyak bu sadece bir telefon istiycektim olaya bak kardeşim ya.
" Telefonumu verirmisin" dedim
"Berke: ne telefonu hee tamam şimdi geldi aklıma " elini cebine soktu ve telefonu çıkartı  ve konuşmaya başladı.
"Berke: al bakalım güzelim bir daha almak üzere " dedi ve sırıtıp sınıftan çıktı off Allah'ım bu kulunun ne günahı var da böyle aptalarla uğraştırıyorsun neyse daha fazla kurcalamadan telefonumla uğraşmaya başladım ve on dakika sonra sınıfa Caner girdi ona ne işin var diye bir bakış attım ve daha fazla bakmadan telefonumla uğraşmaya devam ettim evet kötü haber Caner eski sevgilim.
"Caner: yeni birini bulmuşsun aşkım"
Ne aşkım mı lan ayrılalı tam iki buçuk sene oldu hala aşkım diyo şerefsiz ya vallaha berke daha iyi buna göre.
"Evet buldum sorun mu var gerizekalı bana bir daha aşkım deme iki buçuk sene oldu mal hala aşkım diyo ya sen anlamıyacaksın değil mi ben senden ayrıldım diye gururuna yediremiyorsun değil mi " dedim ve hemen guruba yazmaya başladım.
"Rabia: arkadaşlar müsait olan veya canı sıkılan 12/A sınıfına gelsin dövülecek Adam var tabi adam denirse" berke anlamış gibi hemen yazmaya başladı ama galiba şu an guruptaki herkes mesaj yazıyordu ilk mesaj berkeden geldi.
"Berke: hemen geliyorum "  dedi ve o an gülümsememe engel olamadım.
"Caner: ne oldu o erkek bozuntusuyla mi yazışıyorsun?" Ne sen berkeye erkem bozuntusu mu dedin.
"Hayır sevgilimle yazışıyorum erkek bozuntusu karşımda." Dedim ve bana karşı yaklaşmaya başladı.
"Uzaklaş Caner uzaklaş yoksa ayrıldığımız günki gibi yersin tekmeyi." Evet ondan ayrılırken tekme attım.
"Caner: bir ara da benimle yazışırken böyle gülüyordun hatırlıyor musun?"
Dedi ve onaylamaz şekilde başımı salladım.
"Hayır hatırlamıyorum şimdi ikile kapı orda hayde" dedim ve daha da yaklaştı hadi berke gel hadi artık.
"Berke: uzaklaş Caner " evet tam zamanı.
"Caner: geldi sevgilin  Mutlu oldun mu?" Allah belanı versin Caner Allah seninde belanı versin inşallah.
"Evet geldi sevgilim mutlu oldum sorun mu var canercik heh" dedim ve gülmeye başladı berke ona kaş göz yapaarak gülme demeye çalıştım ama anlamadı orangutan ayı.
"Berke: sevgilisi geldi şimdi dayak yemeden çık sınıftan." Tam o sırada sınıfa çağan, ege, yankı girdi vallaha Caner gibi bende şaşırdım.
"Çağan: ufaklık sen çık sınıftan."
Omuzumu silktim ve ona doğru baktım.
"Bende izliycem bu şerefsiz eski sevgilimi nasıl dövdüğünüzü." Dediğim an berke bana afalamış şekilde baktı ne o bilmiyordu Allah kahretsin ya şansımı seveyim ben ya o sırada kısık sesle bana doğru döndü ve konuşmaya başladı.
"Berke: eski sevgili derken." Demi kısık sesle ben ona bakmadan konuşmaya başladım.
"Ben Çağan'ı dinlesem iyi olacak size iyi dövmeler" dedim tam çıkıkacaktım ki geri dönüp berkenin elini tutum çekiştirerek dişari çıkardım sınıfa dönerek  çağan ve diyerlerine bakarak bunu söyledim
"İyi dövün e ben sevgilime zarar gelmesini istemem " dedim ve hepsine göz kırtım  ve tamamen berkeye döndüm bana soracak sorularını bekliyorken belinden tutup beni kendine çekti ve yanağını kulağıma dayadı.
"Berke: beni sırf işine geldiğinde kulanma!" Dedi uyarır şekilde kendimi geri çekilip ona doğru baktım.
" Yani sen şimdi seni işimde kullandığım söylüyorsun yani doğru duydum değil mi " dedim anlaşmazlıktan gelerek.
"Berke: evet doğru duydunuz hanımefendi " dedi ve ona doğru ilerledim.
"Bundan emin ol seni işim için kullanmadım bundan emin ol bay bay." Dedim ve ondan uzaklaşarak lavobayoa doğru ilerledim .