4. BÖLÜM

2.6K 87 0
                                    

Takip etmeyi unutmayın canlarımm 🥰


İyi okumalar😘






"Kızım, bişey diyemedim çok ısrar etiler. O çocuğa Barlas bakamaz, bizimde yaşımız ortada dediler yetimhaneye veririz dediler Afife kalsın baksın ona çok alıştı annesi belledi dediler ama dedikodu çıkar namusumuz iki paralık olur dediler ya evlensinler ya da Alparslanı yetimhaneye verelim dediler"

Koskocaman adam hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı karşımda babama hızla sarılarak onu sakinleştirmeye çalıştım ama aynı zamanda benimde gözümden yaş akıyordu

"O bize Melda'dan emanet kızım"

"Ağlama babam, ben o büyüyene kadar kalırım zaten benim gözüm evlenmekte yok Alparslanımız büyüyünce boşanır gelirim yanına. Babam ağlama"

Babam benden ayrılarak iki yanağımdan tutup beni kendisine baktırdı

"Onların geleneklerini bilmezsin sen kızım, hem benim yaş mallum ben bu gün varım yarın yokum"

Hızla beline sarılarak susturdum onu

"Öyle deme babam öyle deme, ben sensiz nasıl yaparım sende başka kimim var şu fani dünyada"

Babam ağlamasını durdurmuş benden uzaklaşmıştı belli bir süre sonra

"Ben yarın köye gidiyorum, iki hafta orda kalıcam, ablanın mevlüdini yaptırıyim"

"Baba ben? Ben gelmicemi köye?"

Aslında cevabı biliyordum ama bir umut beni de götürür diye dolu gözlerimle baktım yüzüne

"Olmaz kızım, olmaz Afifem. Biliyosun bir kere verilen söz bir daha bozulmaz"

Kafasını diyer tarafa çevirip konuşmasına devam etti

"Zaten yarın imam nikahınız olucak kızım sonrada ben gidicem"

Sesizce yerinden kalkıp misafir odasına gitmişti,bu kadar çabukmuydu.

Bir süre daha hıçkırarak sesizce ağladım mutfakta, sonra bir ses yankılandı; ayakta kalma sebebimin sesi, küçük oğlum Alparslanın.

Yerimden hızla kalkıp oturma odasına gittim beşiğinde ağlamaktan kızarmıştı kucağıma alıp hafifce sırtına vurarak susturmaya çalıştım

"Tamam, tamam oğlum ağlama bak teyzen burda. Yanındayım ağlama"

Ona diyordum ama bende ağlıyordum, sonra odanın kapısı açıldı sert adımlarından anlamıştım bu Barlas eniştemdi

"Ağlamayı bırak, onu daha da üzüyorsun. Bana ver ve yüzünü yıka"

Neden bana böyle yapıyordu oysaki bu olaylar olmadan önce gayet iyiydik şimdi ise olan tüm olaylardan beni sorumlu tutuyormuş gibi bana emirler yağdırıp kızıyordu.

Ona doğru döndüm kafamı yukarı kaldırıp gözlerimizi birleştirdim, ona olan kırgınlığım dahada artı sanki bana bakarken tüm öfkesini gösteriyordu

"Eniş..."

Hızlı bir iki adımla yanıma geldi ve Alparslanı kucağımdan aldı ve beşiğe koydu, ne olduğunu şaşırmıştım. Alparslan ise biraz daha mayışmış uyku moduna geçmişti

"Bana halla o kelimeyi söylediğine göre teklifi kabul etmemişsin"

Bana dönüp gözümün içine baktı aynı zamanda beşiği salıyordu

"O zaman burda kalman için bir nedeninde kalmamış demektir"

Bu peşin hükümlülüğüne anlam veremezken kafamı olumsuz anlamda saladım

"Ben.."

"Sen yarın babanla bu evden gidiyorsun ve bir dahada asla gelmiyorsun, dediğimi yaparım dedim ve bu konuda cidiydim. Şimdi dışarı çık ve gidene kadar Alparslanın yüzünü dahi görmiceksin"

Bu hal ve hareketine karşılık tek kelime edemedim bu kadar kesin ve emin olduğunu bilmiyordum

"Burda kalıcam"

Beşiği salamayı bırakıp yanıma gelmeye başladı bir adım geriye gidince ayağım koltuğa çarptı

"Kabul ettinmi?"

Gözlerimi kaçırdım

Ne olsun istiyosun?

Neden bu teklifi dünden meraklıymış gibi kabul etin, neden?

Ablamı hiçmi sevmedin?

Kafamı önüme eğdim

"Kabul ettim"

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°


Barlas'ın babasının evinde olan olaylar;

Ahmet bey oturduğu masada dikleşerek bir dünürü Mehmet bey'e birde oğlu Barlasa baktı

"Demem o ki ya Barlas'la evlenir kızın ve mutlu mesut herkez hayatına devam eder ya da Barlasta dahil kimse o bebeyi göremez veririm onu yetimhaneye gönderirim. Biz zaten bakamayız, Barlas desen kendisine zor bakıyor"

İki adamda düşündü en doğrusunun bu olduğuna karar verilmişti ama Barlasın böyle bir adım atmayacağını düşünen Ahmet bey son kozunuda oğluna kulandı

"Ya da Barlas halasının kızı berva ile evlenir, buda son sözüm"

Barlas sinirle oturduği yerden kalktı

"Sen ne dersin baba? Berva daha çok küçüktür 17 yaşında, kaldı ki o benim kardeşimden farkı yok"

Ahmet bey sinirlenen ve saygısızlık yapan oğluna sinirle bakarak ortadaki masaya serçe elini geçirdi

"Son sözüm budur"

Barlas babasının nasıl biri olduğunu bildiği için daha da onunla iletişim kurmamak için izin isteyerek evden ayrıldı






Bölüm sonuu



Beyenmeyi unutmayınn🖤


KADER; Tesadüf Bir BaşlangıçtırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin