Lara, lisedeyken platonik olduğu Efe ile yıllar sonra tekrar karşı karşıya gelir fakat bu kez sevgi kalpler arasında yer değişmiştir.
°
"Benden seni sevdiğim için mi nefret ediyorsun?"
"Hayır," dedim kısık bir sesle. "Beni sevmediğin için."
03.11.23
Bazen durduğun noktanın neresi olduğunu bilemezsin. Gitmen gereken noktayı da. Ama geride bıraktığın tüm noktalar ezberindedir.
Mutluluklar, acılar, anılar, sevgiler, aşklar ve daha nice şey. Hepsi aklının bir köşesinde yaşar, seni olduğun o noktaya getirirdi.
Eksi birdeyim derdim hep.
O noktaya beni taşıyanın Efe olduğunu sanmıştım ancak hayır, o noktaya beni taşıyan bir başkası ve içimdeki kırgınlıklar olmuştu. O başkası, içimde Efe'ye karşı yanlış düşüncelerde olmama ve kırgınlıklar büyütmeme neden olmuştu.
Üç senedir hayatımı mahvetmiştim ben içimdeki nefretle, kırgınlıkla ve sevgiyle.
Boşuna.
Üç senedir ölüyordum ben. Kalbimdeki acıyı da Efe'yi de öyle aşamamıştım ki üç senedir hayatımın her anını mahvetmiştim. Birini sevmeye korkmuştum, onu sevmeyi de bırakamamıştım zaten. Çoğu gece uykularımı zehir etmiştim kendime, bir kalp kırıklığıyla geceleri mahvetmiştim.
Ne uğruna?
Bir hiç uğruna.
Efe beni hiç etmemişti, yanılmıştım, ben o bir başkası yüzünden her anı hiç etmiştim. O mesajları Efe'nin yazmamış olmasına sevinemiyordum bile; bunun bir sebebi senelerimi bir yalan üzerine acı çekerek geçirmemken bir diğer sebebi Efe'nin yaşadığı hayal kırıklığıydı.
İçinde iki hayal kırıklığı taşıyordu. Biri bana karşıydı. Bir aydır ondan bunu gizleyerek ona nefret dolu gözlerle bakmış, ona acı çektirmiştim. Kalbini kırmıştım çok kez. Bir diğer kırgınlığıysa eski sevgilisi Yüsra'ya karşıydı. Onunla, Beril yüzünden kötü ayrılsalar da sonrasında aralarındaki o büyük yanlış anlaşılmayı halletmiş ancak tekrar bir araya gelmemişlerdi.
Efe onu sevse bile istememişti çünkü bir kez ikisinin de birbirine güveni parçalanmışken toparlanmalarının imkansız olduğunu söylemişti.
Onun böyle bir şey yapmasını sadece Efe değil, ben de beklemiyordum. Çoğu kişi Efe'yle ilişkisi yüzünden onun yüzüne senden daha güzelleri gibi ifadeler kullanırken ne kadar üzüldüğünü biliyordum, o tüm bu hissettiklerini unutmuş olmalıydı. Unutmasaydı eğer, bana o sözleri yazarken nasıl hissedeceğimi bilirdi.
