beomgyu
"gidemezsin" dedi taehyun arkamdan
Harutonun uzattığı eli tuttum ve ata bindim, arkama doğru baktım.
"gidiyorum ve ilk işim evliliğimizi iptal etmek olacak" dedim
"YAPAMAZSIN,İZNİM YOK"
"iznini isteyen yoktu" dedi kraliçe ona bakarak
Eşi ülkeyi terk ederken yere çöktü taehyun, isteseydi zorluk çıkarırdı ama yapmadı çünkü belki de bunu sonlandıran kişinin ben olması sevgilisiyle onun işine gelecek...
Ülkem olduğu söylenen yere geldiğimizde attan indim, kaleye girene kadar insanlar tanımadıkları birine yani bana sevgilerini sundu ve çiçekler fırlattı
"seni öyle güzel sevecek ki bu halk, her şeyi unutturacak prensim" dedi kalenin kapısından girmeden önce bir kadın
"ülkenin falcısı o" dedi haruto elini omzuma koyarak
"yeonjun'u getiren asker gelmedi mi?" diye sordum
"onu katma şimdi onlar aşk yapıyordur" dedi sırıtarak
O gün akşama kadar kraliçe yani teyzem bana ailemi anlattı, aile yakınlarımızla tanıştırdı. Biz yemek maşasındayken sessizce biri geldi, karşıma oturdu
"demek damadım sensin" dedi
"zeus, taehyun'un dedesi. Bizim de aile dostumuz sayılır, bana çok yardımları dokundu" dedi teyzem
"bir tanrı olarak elimden geleni yaptım, torunumdan boşanacakmışsın"
"evet" dedim tabağımdakilerle oynarken
"boşanma, o aptal yaptığı hatanın farkına varacak ama sen şimdi onu boşarsan direkt o kadına gider ve pişman olsa da geri dönemez çünkü o pis kadının tek derdi ondan bir çocuk yapmak"
"umrumuzda değil, yeğenim nasıl mutlu olacaksa öyle olacak"
"boşanmıyorum ama onu affedeceğim için değil, o kadınla evlenemesin diye. Ömrümün sonuna kadar bir daha evlenemesem de onların evliliğine de izin vermem" dedim sinirle
"anlık sinirle konuşuyorsun bebeğim, hem bu konudaki fikirlerini onunla paylaşmak zorunda değilsin" dedi teyzem
"bir ay ver ona, bir ay sonra kapında köpek olmazsa ya da sen onu istemezsen o zaman boşa gitsin" dedi haruto
"torunumun geleceğini biliyorum o yüzden bundan şüphem yok" dedi zeus gerinerek
"o kadar emin olmayın, gelecek değişir"
"izin vermem, o aptal kadın onu gerçekten sevmiyor sevseydi önceden olduğu gibi onu yaratık olarak görürdü"
"neden torununuzla olmamı istiyorsunuz? ben de onu hiç o yüzüyle görmedim" dedim
"ben tanrıların babasıyım beomgyu beni kandıramazsın küçük, gördün. Sen onu o haliyle de gördün ama bu seni etkilemedi"
"yeğenim bu streste yemek yiyemiyor, gel ben seni odamda ağırlayayım yaşlı herif" dedi teyzem ve onu da alarak götürdü
"BANA BAK BENİ HEMEN YERE İNDİRMEZSEN SENİ PATAKLARIM, BENİM ARKADAŞIM BU ÜLKENİN PRENSİ YEMİN EDERİM KELLENİ ALDIRTIRIM KİME DİYORUM KAZMA İNDİRSENE YERE" yeonjun'un bağırmalarını duymamla hemen ayağa kalktım
"otur" dedi haruto gülerek
Oturdum ve yaklaşan adım seslerini dinledim, uzun boylu ve yakışıklı bir askar tek koluyla taşıdığı yeonjun'u getirip karşıma oturttu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lanetli prens
FanfictionKrallığın lanetli prensi kang taehyun'a evlenmesi için bir köylü getirtilir ancak kimse o köylünün sonlarını getireceğini bilmez...