beomgyu
Eşimi uzun zamandır göremiyor oluşuma bir de mektuplarının kesilmesi eklenince depresyonun eşiğinde bir beşik gibi sallanıyorum. O kadına geri mi döndü? Günlerdir aklımı yiyen bu soru yüzünden taehyun'a güvenmediğim için kendimi yiyorum ama bu onun hatası yani benlik bir durum değil sonuçta ben eski sevdiğim insanı getirip de eşimle aynı kalede uyutmadım yani
"prensim"
İçeri giren görevli ile yatakta dikleştim
"buyur"
"yeni bir tüccar gelmiş şehre, size kumaşlarını denetmek istiyor" dedi gülümseyerek
"istemiyorum"
"ama prensim"
"biraz yatsam olmaz mı? Lütfen" dedim
"prensim, çok pişman olursunuz"
"olmam"
"prensim çok yakışıklı"
"beni ilgilendirmez, ben evliyim"
"ya prensim kalkın lütfen"
"kalkmıyorummmm, istemiyorummm"
"prensim kraliçenin çok kızacağı bir tüccar"
"o zaman niye ülkede?" diye sordum kafamı yatağa gömerek
"sizin için"
"aman kıçım, evli prensimiz deseydin"
"prensim umarım depresyonda olduğunuz için dediklerimi idrak edemiyorsunuzdur, yoksa tüccarın işi zor"
"YA BENİM EŞİM VAR EŞİM KOCAM KOCAMMMMM BENİMLE NİYE TÜCCAR UĞRAŞSIN KELLESİNİ ALIN O TÜCCARIN"
"prensim kocanız tüccar"
"hah, benim kocam krallll"
"prensim, beş dakika içinde odadan çıkmazsanız kraliçeye prens taehyunla mektuplaştığınızı ispitlerim" dedi
"insan prensini tehdit eder mi ya?" diye ilendim arkasından
Sinirle ayağa kalktım ve giyindim, gidip şu tüccar bozuntusuna haddini bildireyim. Hizmetlilerle birlikte çarşıya çıktığımda gördüğüm tüm tüccarlara kötü kötü bakarken hizmetlilerden biri beni dükkanlardan birine itti ve kapıyı kapattı.
"prens kumaş deneyecekmiş, rahatsız edilmek istemiyor" dediğini duyduğumda bu işte bir iş olduğunu anladım
Sanırım beni öldürecekler, hemen elime geçen ilk kesici aleti elime aldım dükkanda ilerlemeye başladım. Tüm depoyu dolansam da kimsecikler yoktu, kumaşlara bakayım diye mi ittiler beni içeri? Tekrar girişe döndüm ve bir süre oradaki kumaşlara bakarak vakit geçirdim. Kapı açıldı
"geri döndüğümüzde sizi sürgün edicem" dedim sinirle
İnsan prensini depoya kilitler mi ya?
İçeri ağzı yüzü örtülü biri girdiğinde gözlerim fal taşı gibi açıldı, beni öldürmesi için tutulan adam mı bu? Pek bir iriymiş, karşı koyamam ki ben şimdi buna. Adama taş fırlatsam taş ortadan ikiye bölünür, hayvan herif ya.
"kimsin sen?" diye sordum geri çekilerek
Eğildi ve selam verdi
"adını söyle"
Bana doğru yürümeye başladığında arkamı dönüp koşacaktım ki çoktan kolumu yakalamıştı camış herif, ona doğru döndüğümde gözleriyle karşılaştım. Gözleri o kadar tanıdıktı ki içimi güvenle doldurdu. Ben öylece beklerken yüzündeki kumaşı çekti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lanetli prens
FanfictionKrallığın lanetli prensi kang taehyun'a evlenmesi için bir köylü getirtilir ancak kimse o köylünün sonlarını getireceğini bilmez...