2. BÖLÜM: BOŞLUK VE KAYBOLUŞ

9 3 2
                                    

YILDIZA TIKLAMAYI VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYINIZZ🫐🪄

İyi okumalarr🪐☄️

İki element hep karşı karşıyaydı. Ateş ve Su. Zıt kutuplar yan yana gelemezdi. Hep karşı karşıya gelirdi. Zıtlığı kullanmayı bilmezlerdi.

Birbirlerine girmiş kipriklerimi zorluk içinde araladım. Kulaklarımda sesler çıkıyordu. Yanımda kesin birileri vardı. Etrafıma baktığımda dudaklarımı ısırıp tekrar gözümü kapattı. Lakin omzum sızlıyordu ve inlememek için direniyordum. Daha ağır darbeler de almıştım ama şuan yaralı kolumun üzerine yatmam pek iyi değildi. Konuşulanlara kulak veremedim. Uykum vardı ama misafirlerim de vardı. Misafirim? Benim için gelmişlerdir yani... Gözlerimi aralayıp tekrar etrafıma baktım. Edna'nın cıvıltılı sesine lanet okuyarak uyanmış gibi yaptım.

"Aa, uyandı sanırımm" Edna'ya dönüp gözümle 'çok uykum var.' der gibi baktım. Ancak omuz silkmekle yetindi.

"Ben Su Prensi Kelvin." Dedi ve bana sıcak bir gülümseme sundu. Ama sanki benden uzak durmalısınız su ateşi söndürür ateş suyu buharlaştırır der gibi baktı. Ancak su ateşi harlardı da.

"Ateş Varisi Perla." Dedim gülümseyerek.

"Ben Lori. Su Varisin Lori." Dedi çok tatlı gözüken bir kız. Kesinlikle onunla iyi arkadaş olabilirdik. Bana gerçek bir gülümseme sundu. Tarih kitaplarının sayfalarında bulunan savaştan çok uzakta bir gülümseme. Yapılan savaşları önemsiyor gibi değildi. Aslına bakarsan Su Prensi de önemsemiyordu. Sadece önemsiyormus gibi yapıyordu. Bugün kesinlikle bir kaç tarih kitabı karıştırmalıydım. Kiminle dost kiminle düşman olduğumu, kimleri dostumuz haline getirebileceğimi bilmeliydim. Kendimi buraya kaptırmıştım. Ancak kaptırmamak elde değildi. Sanki kanımda ateş parçaları yüzüyor, benim duygularımı şekillendiriyordu. Buna teslim olacaksam bile önce kendimi ispatlamalıydım. Belirli bir çizgi çekmeliydim. Kimsenin bana yaklaşacak cürreti göstermemesi lazım. Çünkü teslim olacaksam bile güçlü olacağım.

     Güç isteyen çoktur. Tıpkı güç istemelerinin sebepleri çok olduğu gibi. Ben güç istiyorum. Çünkü saygı görmek istiyorum. Ben güç istiyorum çünkü en azından bir kez istediğin yerine getirilsin istiyorum.

"Ben Davin. Toprak prensi yani. Zaten tanıyorsunuzdur." Dedi göz devirerek. Tanıyorum elbette halktan biriyim. Ancak adınızı tam olarak bilmiyorum. Neden bileyim ki. Şuan ki kral siz değilsiniz. Bu cümleleri ona söylemek istemsemde çenemi kapalı tuttum.

"Ben Katrine." Dedi asil bakışlar atarak. "Toprağın kendine layık gördüğü kız. Toprağın Varisi." İhtişamlı tanıtımı bittiğinde hafiften sinirlerim bozuldu. Biz de burda boşuna oturmuyoruz tabii. Ama söylediklerinde gururlanmakta haklı olduğunu düşünüyordum. O yüzden sustum.

"Ben Keith. Havanın prensi. Bu da Havanın Varisi." Dedi ve eliyle yanındaki kızı gösterdi. Bunları söylerken gözlerini benden hiç ayırmasıdı. Sanki bir hatamı görse hemen büyük bir kurnazlıkla halka yayacak gibiydi. Ama bir o kadar da mizahı iyi birine benziyordu. Onun hakkında tam bir şey söyleyemedim.

"Ben Begonia." Dedi hava varisi olan kız. Bu kız Hava Prensine kıyasen daha arkadaş canlısıydı. Bir tık ürkmüş görünüyordu. Ama Hava Prensi sanki ürkmemesini söyler gibi elini Behonia'nın beline koydu.

"Sana şifalar diliyorum Perla. Su krallığından bir bitki özü getirdim. Onları şifacıların yardımıyla kullanırsın." Dedi Kelvin. Krallar yoktu. Gerçi neden benim ayağıma bir kral gelecekti ki! Ama yemin olsun ki bir gün ayağıma geleceklerdi. Nedendi bu kin bilmiyorum. Ama ateş bedenimi sarmaya devam ederken düşünemiyordum. Ya hemen sarsın yada bitsin bu çile istiyordum.

İNCİ TANESİNİN ATEŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin