Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın güzel kızlar... bizim Ömerimiz yok ama olsun siz yine de yapın.
***
"Ada, iç bu çorbayı da hadi kızım. Bak son kase bu."
"Annecim, bir tanem bak yeter. Gözünü seveyim yeter. Sabahın 8'inde biraz daha et suyu içersem vallahi kusucam. Nolur bırak beni."
"Günaydın Yozgat'ın gülleriii! Günaydın sevgili ailem." Başar abim sofraya kurulmadan gelip saçlarımı dağıttı. Biliyordu en nefret ettiğim şeyin bu olduğunu. İnadına yapıyordu.
"Sana da günaydın közlenmiş patlıcan." dedi gözlerimin içine bakan yemyeşil gözleriyle.
"Başar ne diyorsun öyle kardeşine. Çok ayıp."
"Yalan mı baba? Yanmış hatta közlenmiş bizimki okulda."
"Sensin o. Danazor!" Kafama attığı salatalıkla mutfağı yerinden onayatacak bir çığlık attım. "SEN BENİM YÜZÜME SALATALIK MI ATTIN!!"
Gevşek gevşek sırıtan suratıyla bir salatalık daha alıp bu sefer katıt kutur yemeye başladı.
"Baba bir şey de oğluna ya!"
"Ada bağırma sabah sabah sende."
"Oğlun yüzüme salatalık attı anne! Nasıl bağırma! Gel sen bağırma!"
"Şşt" diye araya girdi gazetesini katlayıp mutfak masasına koyan babam. "Başar özür dile kardeşinden. Ada sende bağırma kızım. Hadi hazırlanın abin seni okula götürsün."
"Ben niye götürüyorum baba ya? Kendi gitsin işte. Koca kız olmuş."
"Bu bacakla kendisi mi gitsin kardeşin Başar? Saçma sapan konuşma." Babam lafı abimin ağzına tıkadıktan sonra üstüne bir de parmağını Başar'ın yüzüne doğru sallayarak ekledi. "Uslu uslu kardeşini okuluna götürüyorsun. Gerekirse sınıfına kadar çıkartacaksın Başar. Bu kız bu halde ortalıkta dolaşmayacak. Abisi değil misin? Yapacaksın ne gerekiyorsa. Hem sanki sırtında taşı dedik paşama. Altında araba daha meyine yetmiyor."
Abim susup yerine sinerken ben pis pis gülüp dumura uğrayan yüzüne bakıyordum. Yaa paşam, böyle yola getiriler işte adamı. Bu evin hanımı da hakimi de benim. Doğa Ünal mı ben mi derseniz kesinlikle ben kendime oy verirdim. Ona göre yani Başar efendi. Dur şöyle bir de bacak bacak üstüne atayım.
Ayh!
Yok ya da atmayayım bacak bacak üstüne falan. Abimin de dediği gibi daha yeni közlenmekten dönmüştük.
Yanmamın üzerinden geçen iki günde aldığım raporla birlikte evdeydim. O günün akşamına artan ağrılarım sonucu babam dayanamayıp hastaneye götürmüştü beni. Doktor revirdeki hemşirenin dediklerinden farklı olarak yanığın tam olarak ikinci derece olmadığını ve çok daha kısa sürede iyileşeceğinden bahsetmişti. Bu haber annemin derin bir 'oyh çok şükür' demesine neden olmuştu. Beni okulda olayın sıcağı sıcağına gördüğü ilk anda o da çok korkmuştu. O yüzden ikimize de müjde olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin Ucunda | Texting
Teen FictionEn yakın arkadaşının hattını değiştirmesi sonucu ona yeni numarasından mesaj atmaya çalışan Ada, aslında mesajı attığı kişinin, bir yıldır hoşlandığı okulun basketbol takımının kaptanı olduğundan habersizdir. 17.01.24 *ilk kitap illaki ufak tefek ha...