Okulda sevmediği birine zorbalık yapan Min Yoongi, zorbalık yaptığı Park Jimin'in ortaokuldan beri kendini sevdiğini öğrenir. Sadece sevdiğinde değil, onunla beraber farklı şeyleri de öğrenir.
Omegaverse
Ruh eşi au
Yoonmin
Yan çiftler:
Taekook
Namj...
"Jimin, neden sana zarar verdiler?" Yoongi'nin sesiyle girdiğim hayal dünyamdan çıkmış ve bakışlarımı ona çevirmiştim. "Efendim?"
"Neden sana vurdular?"
"Sen."
"Ben mi? Benim yüzümden mi?"
"Başka ne olabilir ki? Kafeteryadaylem yanıma gelip senden uzak durmamı söylediler. Ben de cevap vermeden oradan çıkıp okulun arka bahçesine gittim. Beni takip etmişler bana şey dediler; ben, ben sana büyü yapmışım ondan çiçeklerimiz varmış ve, ve çiçeklerimiz sahteymiş. Y-Yoongi ben öyle bir şey yapmadım yemin ederim, s-sahte d-değiller, değil mi?"
Yoongi
O karşımda ağlarken ben bir şey yapamıyorum. Kalbim öyle sıkılıyordu ki nefes bile alamıyordum. Daha fazla dayanamamış ve onu hızlıca kendime çekip kucağıma oturmuştum. Bir elim belinde bir elimide sırtında onu yatıştırmak için gezdiriyordum, o ise kafasını boynuma gömmüş ve hıçkırarak ağlamaya devam ediyordu. Gözünden akan her damla kalbime ateş gibi düşüyor ve orayı daha da yakıyordu.
O an sadece kalbimi dinledim. Kalbimi dinledim ve Jimin'i kendime çekip sımsıkı sarıldım. Sarılmamla ağlaması daha da şiddetlenmiş ve iç çekmeleri hıçkırıklara dönüşmüştü. O ağlarken bense yavaşça sırtını okşayıp sakin bir sesle konuşuyordum.
"Özür dilerim. Farkında olmadığım ve zamanında yetişemediğim için. Daha önce yaptıklarım ve benim yüzümden akan her bir damla için özür dilerim. Sana dediğim her cümle için, her kelime için özür dilerim. Canını yaktığım için özür dilerim."
Dediklerimle Jimin daha fazla ağlamaya başlamıştı. Yaklaşık yarım saat öyle durmuş ve Jimin'e sarılmıştım. Yarım saatin sonunda ağlaması ve titremesi durmuş yerini düzenli nefes sesleri doldurmuştu. Yavaşça kafamı çekip yüzüne baktım, gerçekten meleğe benziyordu.
Jimin'i yavaşça kucağıma alıp üst kata çıkan merdivenlere ilerledim. Kendi odama girip onu yavaşça yatağa koydum ve üstünü örttüm. Yavaşça yanından kalkıp gidecekken -yine- kolumu saran bilekle duraksadım. "Gitme." sesi o kadar kısık ve yalvarır gibi çıkmıştı ki...
Yavaşça yanına oturup öylece onu izlemeye başladım. Kolu yavaşça belime dolanmış ve kafasını göğüsüme koymuştu. Aldığım kokuyla kalbim daha hızlı atmaya başladı.
Bir süre sadece öyle durdum. Yaşadığım, yaşadığımız şeyleri düşündüm.
Ani bir kararla sol tarafımda duran telefonu aldım.
Yoongi Jin
Baksana bi
Jin Ne oldu?
İyi misiniz?
Jimin nasıl?
Yoongi İyi
Uyuyor şimdi
Ben sana bir şey soracağım
Jin Sor
Yoongi Ben kendimi çok garip hissediyorum
Jin Nasıl garip?
Yoongi Bilmiyorum
Jimin'in canı yandığında Benim daha çok canım yanıyor. O mutlu olduğunda ben daha çok mutlu oluyorum. Her kokusunu aldığımda midem kasılıyor, kalbim hızlanıyor.
Jin Yoongi sen Yazıyor
Yoongi Jin ben sanırım Jimin'den hoşlanıyorum.
Hatta hoşlanmıyorum
Jin ben ona çok aşığım.
Görüldü
Aşırı kısa biliyorum ama şöyle direkt bir zaman aşması yapmak istemediğim için öbür böleme geçeceğim o bölümde bir iki güne gelir. Okumaya devam eden herkese çok ama çok teşekkür ederim. iyi günlerde, iyi zamanlarda okuyun ve Yoonmin ile kalın!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu yoonginin odası bu arada sobdoekspe sınıfta canlandırarak sağı solu bulamayınca çizmeye karar verdim PSBSOSLPSNDOSL
