KEYİFLİ OKUMALAR💕
Sabah geç uyanmıştım. Üstümde çok güzel geçirdiğimiz tatilin yorgunluğu vardı. İşim olmadığı için evde takılacaktım bugün.
Odamda kitap okurken yan daireden gelen sesle dikkatim bozuldu. Bir şey kırılmıştı. Ne olduğunu anlayamadan ikinci kırılma sesi geldiğinde olduğum yerde dikleştim.
Bir iki dakika geçtiğinde hiç ses yoktu. Ne olduğunu merak etmiştim. Ama ne kalkıp gidebiliyordum ne de Yunusu arayabiliyordum.
O gece birlikte uyumuştuk ama sabah uyanır uyanmaz kaçmıştım. Sonrasında da aramıza bir soğukluk girmiş gibiydi. Eve gelene kadar neredeyse hiç konuşmamıştık.
Garip bir durumun içindeydik. Yakınlaştığımız her an acaba yanlış bir şey mi yapıyorum diye kendi kendimi yiyordum. Seviyordum evet ama bir şeylere cesaret edemiyordum. Böyle yaparak sanırım Yunusu da kırıyordum.
Daha fazla dayanamayıp ayağa kalktım. Üstüme hırkamı geçirip anahtarlarımı aldım. Anneme seslenip evden çıktığımda artık Yunusun kapısındaydım. Zile bastım. Çaldı, çaldı, çaldı ama açan olmadı. Tekrar bastım. Bekledim, bekledim. Tık yoktu.
İyice endişelenmeye başladım. Hem kapıya tıklıyor hem de elimdeki telefondan Yunusu arıyordum. Sonunda içeriden ses geldiğinde bir oh çektim. Kapı aralanır aralanmaz içeriye attım kendimi.
Kapıyı kapatıp Yunusa döndüğümde yüzü bembeyazdı.
"Yunus aklım çıktı başına bir şey geldi diye yüzün de çok kötü"
Bana boş bakan gözler iyice telaşlandırıyordu beni. Gözlerim yavaşça eline kaydı. Elini tutup çevirdiğimde avuç içi kesilmişti. Salona doğru götürdüm Yunusu. Koltuğa oturttuğumda hala boş boş bakıyordu.
İlk yardım çantasını bulup geldiğimde yanına oturdum. Elini güzelce temizleyip pansuman yaptım. En son sardığımda her şey tamamdı. Kafamı kaldırıp beni izleyen gözlere baktım.
"Ne oldu?"
"Hiç"
"Nasıl hiç Yunus şu haline bak hastaneye gidelim hadi beni korkutuyorsun"
"Gerek yok Yade"
Derin bir nefes aldığımda ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Yunus sırtını yaslayıp gözlerini duvara sabitlediğinde ilk yardım çantasını toplamaya başladım.
İlk yardım çantasını yerine bıraktıktan sonra Yunusun odasına ilerledim.
Çok sade bir odası vardı. Odadaki tek renklilik yatağın yanındaki Galatasaray atkısı ve posterleriydi. Yerdeki camlara doğru ilerledim. Büyük parçaları toplayıp odadan çıktım. Küçük parçaları da bulduğum süpürgeyle süpürdüğümde her şey tamamdı.
Yunus aynı bıraktığım yerde oturuyordu. Yanına oturduğumda hareket etmeden konuştu.
"Neden yardım ettin Yade"
"Ne demek neden Yunus. İyi değilsin ve sen böyle oturdukça ben korkuyorum. O kırılma sesini duyduğumda, sen kapıyı açmadığında benim aklıma neler geldi biliyor musun? Çok korktum Yunus"
Bu defa kafasını yavaşça çevirdi. Gözlerime odakladı gözlerini. Yine öyle bakıyordu. Derin.
"Neden benden kaçıyorsun Yade"
Yutkundum. Artık kaçmayacaktım. Dudaklarımı aralayıp konuştum.
"Korktum. Kaybederim diye korktum."
Kaşları çatıldı. Anlamaya çalıştı.
"Ben seni kaybederim diye korktum Yunus. Sana baktığımda çok farklı şeyler hissediyorum ben. Hislerim bana bu adam senin için doğru kişi diyor. Ben hislerimde yanılmam Yunus. Ama ya seni kaybedersem? O zaman bu hislerde toplayamaz beni. O yüzden kaçtım. Kaçmamam gerekiyordu ama kaçtım. Seni kırdım. Asla yapmak istemeyeceğim şeyi yaptım. Seni kırdım ben kaçarak. Özür dilerim Yunus. Artık kaçmayacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluk Aşkımsın-Yunus Akgün-
FanfictionGalatasaray aşığı bir kız ve bilmeden inatlaştığı Galatasaraylı o çocuk...