Ateş ve Barut

560 26 78
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR💕

Arabaların yanına gelmiştik.

"Bence bırakalım halletsinler aralarında gidelim biz"

"Bence de zorlamasak halledecekleri yok zaten"

Melin ve Keremle vedalaşıp arabaya bindik. Yunusa ne olduğunu anlattım.

"Sevgili olsunlar artık Barış dalgın dalgın geziyo heryerde"

"Olurlar olurlar ben o ışığı gördüm"

"Biliyo musun Yadem biz üçümüz hep konuşurduk aramızda. Acaba aynı anda sevgilimiz olur mu onlarıda tanıştırıp beraber takılır mıyız diye. Baksana sevgili bile değilken mükemmel bir ekiptik. Şimdi daha da mükemmeliz"

Yunusun dedikleriyle gülümsedim. Gerçekten en başından beri çok iyi bir ekiptik.

"Tabi Barış hep Keremle inatlaşırdı en son senin sevgilin olur diye tam tersi ilk Keremin sevgilisi oldu Barışta hala tık yok"

"Olsun canım Barışın da artık sevgilisi var ya da birazdan olucak"

"Cidden ne yaptılar acaba?"

"Edayla konuşurum biraz zaman geçsin bakalım"

Yunus kafasını sallayıp yola odaklandığında elimi radyoya doğru uzatmıştım bile.

"Sanırım anladım neymiş sevmek sevilmek
Sanki ölümsüz gibiyim, ah bi' kokuya delirmek
Tarifi zor ne diyim, ölüyorum gözlerine"

(Barış'ın ağzından)

Edaya yetişip kolundan tuttum.

"Eda dur bi konuşalım"

"Neyi Barış? Bir dahakine hangi teknikle döveceğini mi?"

Diyerek elimden kurtulmuştu. Tekrar yanına gidip durdurdum.

"Kızım bi dur konuşalım Allah Allah"

"Durdum hadi ne konuşacaksan konuş"

Birden bunu demesini beklemiyordum. Sahi ben ne konuşacaktım?

O yeşiller beni yine kendine çekmişti. Konuşamıyordum. Sadece yeşillere kilitlenmiş bakıyordum. Derin bir nefes aldığım sırada Eda konuştu.

"Barış mal mal yüzüme bakma konuş hadi"

Konuya nasıl girebilirdim ki?

Ne diyecektim?

Eda ben seni seviyorum desem dayak yer miydim?

Olası.

Ben kendi kendime düşünürken Edanın oflaması konuşmam gerektiğini hatırlattı.

"Şiddete başvurmamam lazımdı biliyorum ama o yavşaklıklara göz yumamazdım"

"Bu mu Barış sadece bu mu?"

Yine cevap veremedim.

Edayla karşı karşıya gelince kafamda kurduğum cümleler uçup gidiyordu. Ne diyeceğimi bilemiyordum.

"Barış gerçekten yoruldum ben böyle karşıma geçip mal mal bakıyorsun ya ağzına geçiresim geliyo"

"İnsan sevdiğini döver mi Eda yuh"

"Sevdiğimi kim söylüyo Barış?"

Bir dakika.

Sevmiyor muydu yoksa?

Çocukluk Aşkımsın-Yunus Akgün-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin