Final: İçini Eriten Aşk

2.7K 195 25
                                    


Yaren'den...

Yanağımda gezen eller ve tam olarak ne dediğini duyamadığım sesler ile gözlerimi açmaya çalışmıştım. Sanki tutkalla yapıştırılmış gibi asla açılmıyorlardı. Sonunda gözlerime bırakılan iki küçük öpücük ile gözlerimi açtığımda Timur'un gülümseyerek baktığını görmüştüm.

"Hadi güzelim geldik, bir an önce girelim içeri yoksa uçağı kaçırıcaz." dediğinde etrafa bakmak yeni aklıma gelmişti. Havaalanına gelmiştik. Uçakların sesi duyuluyordu ama sanırım biz otoparktaydık.

"Tamam, uyandım. Hadi gidelim bir an önce." derken bir yandan da toparlanıyordum.

Eşyalarımızı da aldıktan sonra arabayı kilitleyip havaalanından içeri girmiştik ki aklıma takılan şeyle Timur'a baktım.

"Araba ne olacak, burada mı kalacak?" derken bir yandan da yanında yürüyordum. Tam Timur cevap verecekken yan taraftan gelen ses ile oraya döndüm.

"Ben geri götürücem merak etme. O arabayı burada ziyan etmem." diyen Meriç abimi görünce hızlıca gidip sarılmıştım. Onlarla geçirdiğim kısıtlı zamanda birbirimize çabuk bağlanmıştık. Meriç abi ve Safir abla beni kendi kardeşleri gibi koruyup seviyordu. Normalde Meriç'e abi demiyordum ama o bana kardeşim dediği anda artık Meriç abimdi.

"Abi ya, böyle olmadı keşke sizde gelseydiniz." dediğimde omuzlarımdan sardığı kollarını geri çekerek yüzüme baktıktan sonra Timur'a döndü.

"Sen daha söylemedin mi kıza?" diyince bende Timur'a baktım. Dudakları iki yana kıvrılmış bize bakıyordu.

"Vakit olmadı ama uçağa binince söyleyecektim." dediğinde iyice meraklandım.

"Neyi söyleyecekti ki?" diyerek ikisine de baktığımda ilk cevap veren Meriç abim oldu.

"Şu işler biter bitmez babamı da Safir'i de alıp İzmir'e gelicem. Sizin evin karşısındaki ile yanındaki evleri çoktan aldık babamla. E malum bizim düğüne de çok kalmadı. O zamana işler de biter bundan sonra da işlerimizi İzmir'deki şubeden yönetiriz." dediğinde yüzümdeki gülümseme daha da büyüdü.

"Yani şimdi hepimiz İzmir'de birlikte mi yaşayacağız. Bu harika bir haber ya. Çok mutlu oldum." dediğimde ikisi de gülmüştü.

"Hadi bakalım uçağı kaçırıcaz artık gidelim küçük hanım." diyen Timur'a başımı salladıktan sonra son kez sarıldım Meriç abime.

"İzmir'e gelene kadar kendine de Aslan amcayla Safir ablaya da iyi bak. Allah'a emanet olun." dediğimde o da sıkıca sarıldı bana.

"Sen bizi düşünme. Artık her şeyden kurtuldun. Geride kalan hiçbir şeyi düşünüp de kendini üzme sakın. Bundan sonra bizimlesin. Tek yapacağın şey kendine ve Timur'a iyi bakmak olsun. Artık ikiniz içinde koşulsuz mutlu olma zamanı." dedikten sonra beni bırakıp bu sefer Timur'a sarıldı.

"Yolunuz açık olsun kardeşim. Babamla Safir'de gelmek istedi ama biliyorsun şimdi onların vedaları bitmez. Uçağı kaçırırsınız. Hem zaten bu bir veda değil. En kısa zamanda tekrar görüşücez. O zamana kadar ikiniz de önce birbirinize sonra Allah'a emanetsiniz."

"Sende dikkat et Meriç, özellikle babama. Bu son iş yüzünden canı sıkılsın istemiyorum. Şu siteyi dikebildiğiniz kadar erken dikin de kurtulalım." diyen Timur ile Meriç abinin yüzündeki gülümseme daha ciddi bir hal aldı.

"Sen merak etme. En kısa zamanda hallederiz. Sonrasında onlardan kimse bize yaklaşamaz. Hadi gidin artık." diyerek sonda tekrar gülünce Timur'un ciddi suratı da yumuşadı ve birbirlerini sırtına patpatlayıp ayrıldılar. Timur bavullarla birlikte yürümeye başladığında bende Meriç abiye kısaca el sallayıp onun peşinden ilerlemiştim.

Hiçliğin Kıyısındayen Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin