1

1.5K 59 4
                                    

Harry , cisimlenmenin arından yaşadığı mide bulantısını bastırarak. Ondan destek alan Profesör Dumbledore'u astronomi kulesinin balkonunda da ki çıkıntı yere doğru götürdü.  Dumbledore az önce Voldemort'un sahip olduğu horcrux lardan bir diğerini almak için koca bir tas büyülü su içmişti.  Harry'nin kulaklarında hâlâ  Dumbledore un onu öldürmesi için yalvarması çınlıyordu.

Harry , Dumbledor un oturmasına yardım ederken endişeyle konuştu. 

" Sizi hastane kanadına götürmeliyiz efendim. Madam Pomfrey 'e "

Dumbledore nefes nefese oturdu ve hemen Harry nin susması için elini kaldırdı. 

" hayır , hayır... "  zorlukla yutkundu , nefeslerini düzenlemeye çalışıyor gibiydi. " severus... severus a ihtiyacım var. "  derin bir nefes verdi. " onu uyandır ve ne olduğunu söyle. Başka... başka kimseyle konuşma... "

Harry'nin yüzünde ki anlamsız ifadeyle ona baktığını fark etti , Dumbledore.  Harry bir kaç adım geri giderken fısıltı gibi bir sesle tekrar etti. 

" Severus , harry. "

Harry başıyla onayladı ve savsak adımlarla merdivenlerin olduğu yere doğru hareket etti. Duvara henüz varmıştı ki ani gelen bir sesle Dumbledore a döndü. 

" Saklan Harry !" Dumbledore endişeli ve kısık bir sesle söyledi , ayağa doğrulurken . " iznim olmadan kimseyle konuşma ve kimseye görünme.  Ne olursa olsun , saklanman gerekiyor Harry. Dediğimi yap. Bana güven "  Dumbledore, Harry nin yüzünde ki tereddüt ve endişeyi görünce güven verici bir ses tonuyla tekrarladı. " bana güven "

Harry hemen merdivenlerden , balkonun altında ki kısma indi. Aralıklı tahtalar sayesinde buradan üst katı net bir şekilde görebiliyordu.  Sol arka tarafından gelen seslerle aniden merdivenlere döndüğünde merdivenlerden birinin çıktığını fark ediyor. Sessizce ne olacağını izlemek için gözlerini üst tarafa çeviriyor. 

" iyi akşamlar, Draco. Bu güzel bahar akşamında seni buraya hangi rüzgar attı ? "

Dumbledore ayakta dururuyordu. Karşısında  Draco Malfoy vardı. Asasını doğrulmuştu. Yüzünde tuhaf bir ifade vardı. Korkuyor mu , kararlı mı yoksa ağlamak üzere mi olduğu belli değildi. 

Draco , sinirli bir sesle konuştu.  " başka kim var burada ?! Konuştuğunu duydum. "

" kendi kendime çok konuşurum... oldukça faydasını gördüm.  " Harry , Draco nun sol tarafa doğru yürüdüğünü fark ederken o da hemen hareketlendi ve Dumbledore u ve Draco yu rahatça görebileceği bir pozisyon buldu. " kendi kendine konuştuğun olur mu Draco ? "

Draco'nun korktuğu ama kararlı olduğu yüzünden belliydi. Dumbledore hemen bunu fark etti elbette.

" Draco, sen bir suikastcı değilsin. "

" ne olduğumu nasıl bilebilirsin ?! " draco aniden bağırmış ve Dumbledore un sakin cümlelerini yarıda kesmişti.  " seni şaşırtacak şeyler yaptım. " bunu söylerken bir den kararsız ifadesi geri geldi.

" katie Bell i lanetleyip ? Lanetlenmiş kolyeyi bana getirmesini beklemek gibi mi ?  Bir şişe bal likörünü zehirlisiyle değiştirmek gibi mi ? " Draco duyduğu cümlelerle dehşete düşse bile  yüz ifadesini korudu. Sinir kat sayısı artıyordu.  " kusura bakma Draco ama bu yaptıkların o kadar zavallıca şeylerdi ki. Bu işe gerçekten yüreğini koydun mu merak ediyorum. "

Draco bu aşağılama sözlerinden sonra sinirle Dumbledore un lafını kesti ve bağırdı.  " BANA GÜVENDİ ! BEN SEÇİLDİM! "  sol kolunda ki gömleği yukarı doğru sıyırdı ve karanlık işareti gösterdi.  Bunu yaparken Dumbledore dan çok kendini ikna etmeye çalışıyor gibiydi.

Is it late ? - drarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin