Başım patlıyordu. Kafamda sürekli aynı ses yankılanıyordu; uyan. Uyanmalıydım. Güçlükle gözlerimi araladım. Karşımda duran ve bana dik dik bakan kişiyi bulanık bir şekilde güçlükle görüyordum.
"Ayça uyandın mı?"
Gelen tanıdık ses gözlerimi açmamı daha da isteklendirdi. Git gide bulanıklık yerini netliğe bırakıyordu. Karşımda gördüğüm kişiyle hemen gözlerim fal taşı gibi açıldı."Doruk? Odamda ne işin var?"Hemen yerimden doğrulup etrafa baktım. Burası benim odam değildi. Burası Doruk'un odasıydı? Dün gece neler olmuştu da ben burada uyanıyordum? Hemen üstümdeki yorganı araladım. Üzerimde bana kocaman gelen bir tişört ve şort vardı. Bunlar benim kıyafetlerim değildi. Hemen Doruk'a şaşkın bir bakış attım. Attığım bakışı anlamış olucaktı ki hemen konuşmaya başladı. "Merak etme, aramızda düşündüğün gibi bir şey olmadı. İyi misin?"
Boğazımda hissettiğim kuruluk ve keskin sızıyla zorlukla yutkundum. "Su. Su istiyorum."
Doruk hemen yatağın yanındaki komodinin üstündeki sürahiyi eline aldı ve suyu bardağa doldurup bana uzattı. Susuzluktan boğazım yanıyordu. Berbat bir haldeydim. Elindeki bardağı bir hışımla alıp kafama diktim. Buz gibi su şuan bana ilaç gibi gelmişti. "Dün gece neler oldu?"
Doruk gözlerini kaçırdı. Ufak bir öksürükle boğazını temizledi. "Atakan'dan clubda olduğunuzu öğrendim. Sarhoş olacağın ihtimaline karşı gelip kontrol etmek istedim. Cluba geldiğimde Yağmur'la pistte dans ediyordunuz. Sarhoş olduğunuz her halinizden belliydi. Size doğru gelirken birden bana dikkatlice bakmaya başladın.."
Doruk anlattıkça aklımda kareler canlanıyordu. Doruk'un son söylediği sözle duraksadım. O anda hatırladığım şeyle beraber beynimde fırtına kopmuştu. Ben.. BEN DORUK'U DELİ GİBİ ÖPMÜŞTÜM? O an aklımda kare kare canlanırken utandığımı hissettim. Hemen yanaklarım kızardı. Doruk bunu fark eder etmez sırıtmaya başladı. Hadi ben sarhoştum öptüm de, Doruk sarhoş değildi ki?
Doruk bu halime bakıp alaylıca güldü. "Hatırladın demek. Azıcık beni yemiş olabilirsin. Azıcık ama."
Söylediği son şeyle beraber Doruk'a kızgın bir bakış atıp koluna bir yumruk indirdim.
Bu yumruğuma karşılık acıyla inledi ve yüzünü buruşturdu. "Ah yavaş be! Daha tam iyileşmedim!"
Öyle miymiş Doruk bey ya? Hayretle kaşlarımı havaya kaldırdım. "Öyle mi? Cluba gelip beni öpücek kadar iyileştin ama!""Birinci olarak ben seni değil sen beni öptün. İkinci olarak konu sensen komada bile olsam kalkar gelirim. Üçüncü olarak.."
Elini çenesine atıp düşündü. "Üçünüsü yok."
Hafiften bi duraksadım. Haklıydı. Onu öpen bendim. Ayrıca onu suçlayamazdım. Bende olsam beni öperdim.
Ay götüm. Egoya bak.Ne alaka ama? Sonuç olarak durdurabilirdi! Hemen sinirli ruh halime geri büründüm. "Ben seni öpmüş olabilirim ama sende karşılık verdin Doruk!"
Doruk bu söylediğimle beraber güldü ve bana doğru eğildi. "Ne önemi var? Sonuç olarak öpüştük."
Bu söylediğiyle beraber içime ufak bir kıvılcım düştü. O gözlerime bakıyordu ama ben bir türlü gözlerine bakıcak cesareti kendimde bulamıyordum. Aklımdan sürekli onu öptüğüm kareler film gibi önümden geçiyordu. Dudaklarımda yanan ve beni kül eden bir ateş hissediyordum. Sanırım.. onu tekrar öpmek istiyordum?. Sonunda kendimde bulduğum cesaretle irislerimi onun irislerine çevirdim. Gözleri dudaklarıma takılmıştı. Pencereden yüzünün yarısına vuran güneş ışığı onun bir tablo gibi görünmesine sebep oluyordu. Güneş ışığından parıl parıl parlayan kahve gözleri o kadar güzel görünüyordu ki. Onları hayranlıkla izlemekten gayet hoşnut bir haldeydim. Doruk birden irislerini dudaklarımdan çekip gözlerime kitledi. Bana bakarken sanki gözlerinin içi gülüyordu. Sanırım iplerim kopuyordu. Doruk Aktaş etkisi eskiden bende işe yaramazdı. Ama sanırım artık benim de dibim düşüyordu. Kafamı Doruk'a doğru kaldırmaya başladım. Bunun ortamın verdiği libidoyla mı, yoksa ona karşı hissettiğim duygularla mı yaşandığını kestiremiyordum. Sanırım ikisiyle de. Dudaklarımız birbirine o kadar yakındı ki nefesi ıslak dudaklarımı üşütüyordu. Tam o sırada kulağımızı dolduran tıklatma sesiyle ikimizde kapıya doğru baktık. Doruk hemen kendine çeki düzen verip bağırdı. "Geliyoruz babaanne."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Erkeklerim ve Ben (Düzenleniyor)
Storie d'amore~✨~ Gözlerimi önce en sevdiğim derin kahveliklerle, ardından ise hemen diğer tarafımdaki yeşilliklerle buluşturdum. Dev gibi iki cüssenin arasında sıkışıp kalmış gibiydim. Ama bedenen değil, ruhen.. Atakan elimi tutmuş, bırakmak istemiyormuş gibi sı...