Kütüphane

81 3 1
                                    

Luna

Odadan aşağı indiğimde o pisliği dövmek istiyordum.
Salonda oturmuş içkisini içiyordu yanına vardığımda " ah güzelim uyanmışsın küçük acıdan sebep üzgünüm daha iyi misin ?" Dedi sinirlenmiştim tokat atmayacaktım bir yumruk salladım "seni pislik bunu nasıl yapabilirsin mührü hemen bozuyorsun yoksa seni gebertirim kendi ellerimle" şaşkınlıkla bana baktı ve etrafımda döndü elimi tuttu " bu naif eller nasıl dövüşecek " diyince yakasından tuttum sürükleyerek arka bahçeye çıkardım yere fırlatım
"Hadi görelim ozaman jackhead " dediğimde herkes bize bakıyordu nick tetikte bekliyordu jackhead gülerek
"Emin misin? güzelim sonra o güzel yüzünü düzeltmek zorunda kalmayalım"
Karnına bir tekme attım ve başlatmıştım ona vuruyordum ama dönüş yapıyordu "pislik karşıklık ver " diye bağırdım bir yumruk salladı ama kaçtım yumruğundan ayaklarını kaydırdım ve yere düştük nickle göz göze gelmiştim her an gelmek için çabalıyordu luke "hadi luna indir şunu" dediğinde dikkatimi toparladım kalkıcakken yerimde jackhead üstümdeydi kollarımı tutuyordu " bitti güzelim şimdi benle geliyorsun " dediğinde sinirle " asla gelmiycem çok beklersin güzelim "dedim ve bacaklarıla onu yere devirdim üste olan bendim ellerini üzerime koyacaktı ve parmaklarını kırmak istiyordum kendimi kaybetmiştim ve çatırt sesi duydum kendi elimde bu acıyı hissediyordum acıyla inledi jackhead
"Bitti şimdi s.git buradan ve bu mühür bozulacak" canım yanıyordu ama kendimi toparladım luke yanıma geldi " luna tamam bitti kalk hadi bırak " luke yittim "geri çekilin dedim herkese baktım nick izliyordu yardıma ihtiyacım olmadığını biliyordu.
Jackheade döndüm " boz şu mührünü pislik" ellerini bıraktım bileklerini tuttum ve geri çevirdim acıyla inledi acısını hissediyordum bileklerim yanıyordu ama mecburdum jackhead
"Asla olmuycak benim olucaksın luna buraya ait değilsin " terlemiştim bir anlık boşluğumdan faydalandı ve beni üzerinden attı.
Yerimden doğruldum nick yanıma geldi beni kaldırdı
"İyi misin luna " dedi jackhead bileklerini ve ellerini düzeltiğinde daha iyiydim yanıma geldi nick durdu " tamam bugün gidiyorum seni almadan ama tekrar gelicem seni almaya luna beni iyleştireni mühürlediğim insanı burada bırakmam " rövanşı olacaktı ama korkmuyordum nicki yittim yanımdan
"Göreceğiz jackhead gelmiycem seninle bu mührü bozucam bozmasan kendimi öldürürüm ve sende yavaş yavaş çürürsün " yanımdan sıyrılıp hızla kayboldu dengemi kaybetti nick kaslı kollarıyla beni tuttu.
İçeri girdik luke su getirmişti "teşekkür ederim " dedim ve gülümsedi gamzesini görüyordum gülümsememe sebep olmuştu . Nick sinirle odasına gitti elena ellerimden tuttu " dinlen istersen canım " dedi
"Elena bu mühür bozulmalı lütfen gidip kütüphaneye bakalım " dediğimde aklımda jacekie vardı şuan nerdeydi acaba ama şuan onu tehlikeye atamazdım aileme de gidemeyeceğime göre kütüphane kafamı dağıtmam için en iyi yerdi.
Elenayla yavaşça gittik kütüphaneye

Saatin farkında bile değildik elena " hadi canım gidelim dinlenelim " dediğinde saat gecenin ikisiydi elena yorgundu "sen git canım biraz daha bakınıp geleceğim " dedim
Mutfağa indim kahve almaya dolaptan bir bardak alıp kahve doldururken arkadamdan bir ses geldi irkildim karanlıktı tam göremiyorudum nickti şükürler olsun.
Yanıma geldi " uyumamışsın iyi misin "
"İyiyim kahve yapıyorum içer misin?" Diye sordum
Olur dedi canın sıkkın olduğu net belliydi sürü işleri kendi özel işleri birde üstüne benim konum üst üste gelmişti. Kahvenin demlenmesini beklerken sarıldım biraz hafiflemişti sıkıca sarıldık bir birimize nick'e bakıp " istersen burada kalmıyım seninde işlerin var burada daha fazla kalıp sizinde başınıza dert açmak istemiyorum sürüyle aran tehlikede olmasın " dedim
Nick ellerini yüzümde gezdirdi içim alev alıyordu ama sırası değil diyip bastırmaya çalışıyordum.
"Sürüyle alaklı bir sorun olmayacak luna senin güvenliğin önceliğimiz bu durum hal olduktan sonra sana da sürü de bir iş verebiliriz istersen tabi."
Hüzünle baktım " olabilir " diyebildim sadece sarıldım kahve sesini duyunca irkildim bu adamın kokusu beni büyülüyordu resmen Kahveyi bardaklara koydum.

Nick " hadi gel uyumuycaz belli ki terasta oturalım mı?
Tamam der gibi başımı salladım nick ateş başını yaktı oturduk gökyüzünü izledik hiç konuşmadık ama nickin varlığı bana huzur veriyordu hep yanımda olsun istiyordum.

Nickholas

Ayın ışığında gökyüzü bir başka güzeldi konuşmuyorduk ama iyiydi lunaya baktım kızıl saçları parlıyordu. Elinde kahvesini içerken dudakları yanmış olmalı ki ısırmıştı içimden dur bugünü sex ile mahvetmeye hiç gerek yoktu bu huzur herşeye değerdi uzun zamandır bu hisleri hissetmediğimi fark ettim.
Saatin farkında bile değildik lunaya tekrar baktığımda uyuya kalmıştı yanına gittim çok güzel uyuyordu sabah olmak üzereydi kucağıma aldım ve odaya götürdüm hep kollarımda olsaydı keşke yatağa koydum küçük bir çocuk gibiydi bacakalarını kendine çekti üzerini örttüm benimde uykum vardı yanına kıvrıldım hızla uykuya dalmışım.

Sabahın ışıkları yüzüme vuruyordu ama uyanmak şuan istemiyordum dönemiyordum gözlerimi açtığımda luna kollarımda uyuyordu gögüsüme koymuş başını kolları ahtapot gibi sarmıştı.
Kendime daha da çektim artık uyanıyordu. Gözlerini açtı beni yabancılamadan küçük bir gülümseme ile " Günaydın yakışıklı " dedi içimdeki hücreler canlanmıştı uyku gitmişti " günaydın canım hadi kalkalım ben bir duşa giriyim ?"
"Aaa ama sabahın körü daha biraz daha " dedi ve arkasını döndü arkasından sarıldım kalbi çok hızlanmıştı eğlenerek " istersen başka birşeyde yapabilirz? Ne dersin küçük hanım"
Yataktan kaçacaktı ama daha da kendime çektim nefesimi boynuna bıraktım türleri diken diken olmuştu kulağına " yaramazlık yapalım mı? Luna " dedim bana döndü boynundaki ısırık izini görünce bütün dikkatim dağılmıştı lunada anlamıştı
"Çok isterdim ama pek havamızda değiliz "haklıydı
Sarıldım ve alnından öptüm "tamam sende hazırlan bende odama gidiyim bir duş alayım " dedim luna eğlenceli bir şekilde " birlikte alalım mı? Dedi
Kulağa güzel geliyordu ama olur diyemedim bahane olarak "güzel olurdu ama luke bir bakmam gerek canım ama bir sonrakine "
Luna anlamıştı bence ama ısrar etmemesi işimi daha da kolaylaştırmıştı odandan çıktığımda banyoya doğru gidiyordu.

Lukeda odanın kapısında belirdi.

"Günaydın dostum hayırdır sabah sabah bende sana gelecektim."

Kekeleyerek " eee günaydın nick bende lunaya bakacaktım dün kütüphanedeymiş tüm gece merak ettim nasıl diye " dedi.

Anladım luke lunadan hoşlanmıştı ama hoşlanmamak mümkün değildi "şuan duşta dostum çıkar birazdan aşağı gelir konuşurusunuz " dedim ültümaton vermiştim luke da anlamıştı.

Aşağı iniyordu bende odama çıktım.


WİLSON KURTLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin