WİLSON KURTLARI

nehir kıyısı

Çalıların arasında yuvalanırken başım dönmüştü siyah kurt hızla koşuyordu yetişmişti. Tutuğumda kafam kayaya çarpacaktı nefes nefesydi insan formuna dönüp.

"Luna aç gözlerini özür dilerim üstümde olduğunu unutmuşum koşturmacadan"
Hafif gözlerimi araladım nick telaşlı bakıyordu

"Aa iyiyim teşekkür ederim son dakika iyi tuttun " diyip gülümsedim
Daha ne gelebilirdi başıma diye kahkaha attım nick değişik bakıyordu " luna kafanı bir yere vurmadın dimi " dedi
"Hayır canım vurmadım ben kendime gülüyorum"
Nickte gülümsedi. " hadi gel az aşağıda küçük bir nehir var temizlenelim " dedi

" lütfen yürüyerek kollarım yanıyor çalılar çizdi yuvarlanmak bana göre değil " dedim ve güldük

Nickin yardımıyla nehir kıyısına indik nick eline telefonunu alıp sürüye iyi olduğumuzu haber verdi.

Nick utanmıyordu yanımda herşeyini çıkardı o esmer vücudu loş gün ışığunda daha da çekiciydi. İçim alev alıyordu
Nick gülümseyerek "röntgencimiz iş başında hadi bakalım sende böyle gidemezsin eve "

Sırrttım " sende bu kadar çekici olma biz ne ara bu kadar ilerlettik"
Nick " memnun değil misin? Biz birirmiz için varız"

Suya girdi . Bende tişörtümü taytımı çıkardım ve yanına gittim bana bakışları beni mest ediyordu eriyordum kollarından tutundum " sudan bişey çıkmaz dimi bugünlük kotamı doldurdum " dedim
" hayır çıkmaz luna burası sakindir "
Sertleşmişti "ama benden bişiler çıkabilir iz-" cümlesini bitirmesine izin vermeden dudaklarını dudaklarıma bastırdım öpüşmeye başladı kucağına aldı kalçalarımı çok sıkı tutuyordu.
İçime girdi çıktı zevkten inliyordum bu adam muhteşem ötesiydi ikimizde gelmiştik kısa sürdü ama çok güzeldi.
Nick eğildi ve öpücük kondurdu dudağıma " bunu yorgunluğuma ver devamı istersen olur " dedi
" ben seni hep isterim yakışıklı" dedim .

Sudan çıktık ve üzerimizi giyindik hava kararıyordu gitmemiz lazımdı " luna kestirme biliyorum oradan gidelim yokuşla uğraşmayalım gel dedi " polarımı giydim yanına koştum küçük bir çocuk gibi ellerini sıkıca tuttum açlıktan ikimizinde midesi kazınıyordu.

Eve vardığımızda simon elena koltukta oturuyordu.
Simon gülerek " aşk kuşlarıda geldi nasıl geçti küçük aranız" dedi nick yastık alıp fırlattı .
Elana bana bakıp " gel yaralarına bir bakayım "
Ellerini çiziklerin üzerinde gezdirdi ve anlamadığım dilde birşeyler söyledi hafif ısındı ama yaralar yok oldu "teşekkür ederim canım "

Nicke dönüp " hadi birşeyler yiyelim açlıktan ölücem" dedim ve ikimizde mutfağa gidip birşeyler yedik
Şarabımızı alıp salona geçtik koltuğa attık yorgun bedenlerimizi .
Luke da gelmişti biz mutfaktayken gülerek " bugün ne gündü kızlar sizde olmasanız günümüz sıkıcı geçerdi yarın bişiler yapacaksanız şimdiden haberimiz olsun aç gelmeyelim enerjimizi toplayalım " dedi gülerek
Elena kahkaha attı " seni biz zaten doyuramıyoruz doğru söyle yanımıza gelemeden bişiler yedinde geldin dimi " dedi kahkaha attı " ne sandın aç kurt oynamaz" dedi
Hepimiz mayışmıştık herkes odalarına geçti bende yatağıma uzanmadan üzerimdekileri çıkarıp bir tişört attım üstüme iç çamaşırımıda değiştirdim ve hazırdım uzandım bütün yorgunluğum gitmişti.

Sabah güneş ışıkları odama vururken gülümsedim yeni gün yeni başlangıçlar bugünüde olaysız kapatamayacağım belliydi neyse alıştık artık şu vampir işide halletsek çok iyi olacaktı diye düşündüm kendime şaşırdım oha bu kadar düşünce sabah sabah ne ara geldi kendine gel luna kalk hemen duşa atladım suyun ferahlatıcı etkisi anında kendisini gösterdi.

Duştan çıktığımda karşımda jack vardı. "Sen nasıl girdin buraya git hemen yoksa bağırırım ." Jack beni süzerek " güzel kokuyorsun gidicem ama beni bi dinle
"Seni ne dinliycem öldürmeye çalıştın beni ben seni ilk gördüğümde çok üzülmüştün ama sonra yaptıkların git lütfen " yanıma geldi soğuk nefesi ile
"Seni bırakamam benden bunu isteme ıslak vücuduma baktı ellerini yanağıma koydu buz gibiydi elleri tüylerim diken diken oldu.
"Yapma git artık olay çıksın istmiyorum bir günümde olaysız geçsin."
Jack altın sarısı gözleriyle bana bakıp " dün noldu luna saldırıda olduğunu hissettim ama yanına geldiğimde orada yoktun "
"Sen hissetin mi ? Nasıl " elleriyle ıslak saçlarımı gözümün önünden çekip " biz mühürlendik luna sen ne yaparasan ben hisederim " unutmak mümkün mü?
Konuşacaktım ama kapı çaldı nick "luna müsait misin "
Jack kısık sesle " banyoda olucam hemen gönder burada olduğumu söyleme "