5🪷

28 5 5
                                    

Aradan geçen bir haftanın sonunda eve dönmüşlerdi. Fakat dönüşleri o kadar da iyi değildi. Yoongi, Hoseok'a o gün olanları anlattığında tekrar görüşeceklerini ima ettiği için sinirlenmişti. Tabii Yoongi bunu sonradan farketmişti. Eve girdiklerinde salondaki karşılıklı koltuklara uzanarak hem dinlenip hem de konuşmaya başladılar.

"Ah, çok yoruldum. Bugün tamamen yatmak istiyorum."

Yoongi, onu onaylamazca ağzını şaklattı. Kafasını yana eğerek gözlerini buluşturdu.

"Dışarı çıkıyorsun ve Sarangla konuşuyorsun, bitti."

Başını sallayarak kabullendi.

"Gideceğim, artık cidden zamanı geldi."

Dediğine karşı memnun bir şekilde ses çıkardı. Sıra ise ondaydı. Ne yapacağını bilmiyordu. En iyisi zamana bırakmakdı.

"Ben gidiyorum."

Aniden kalkarak bir şey demesine izin vermeden evden çıktı. Yoongi arkasından bakakaldı. Bu kadar çabuk gideceğini düşünmemişti. Gözlerini kapatarak uyumaya çalıştı fakat çalan kapıyla oflayarak kalktı. Kapıyı açtığında kaşlarını kaldırarak karşısındakine baktı.

"Sen buraya gelir miydin?"

Sesi biraz sinirli çıkmıştı. İnsan hiç mi aramaz, diye düşündü içinden. Woozi kendini suçlu hissederek hafifçe gülümsedi.

"Özür dilerim, içeri geçeyim anlatacağım."

Yoongi kapıyı iyice açarak geriye çekildi. Woozi içeri girdiğinde kapıyı kapatıp hemen karşısına oturdu. Yoongi kollarını bağlayarak anlatmasını bekledi.

"Annem, Mingyu ve beni öğrendi."

Yoongi, kaşlarını kaldırarak gözleri dolmaya başlayan arkadaşına baktı. Tek cümlesi zaten her şeyi anlamasına yetmişti ama bölmeden dinlemeye devam etti.

"Biliyorsun, homofobik bir ailem var. Ayrılmamı ve bir daha böyle bir saçmalık yapmamam gerektiğini söylediler. Aslında erkeklere ilgi duymuyor, erkeklerden hoşlananlara özeniyormuşum. Beni anlamıyorlar."

"Sen ne yaptın?"

Gururlu bir şekilde koltukta iyice arkasına yaslanıp bacak bacak üstüne attı.

"Tabii ki karşı çıktım. Onu gerçekten seviyorum, ayrılamam. İkna etmeye çalıştılar, daha önce davranmadıkları kadar iyi davranıp kabullendirmeye uğraştılar. Bende kabul etmedim, en son pes ettiler. Ve bir tık evden kovulmuş olabilirim."

Son cümlesini söylerken şirince gülümsemişti. İlk başta anlatırken dolu olan gözleri şimdi parlıyordu çünkü sonunda onu anlayabilecek birine içini dökebilmişti. Hala teselli edilmeye ihtiyacı vardı ve bunu kollarını açarak belli etti. Yoongi beklemeden yanına gelip onu kolları arasına aldı ve sırtını sıvazladı yavaş yavaş.

"Burada kal. Aileni kafaya takmayacaksın ve ilişkine devam edeceksin. Bir zaman sonra mecburen kabul etmek zorunda kalacaklar-"

Alacaklı gibi hiç ara verilmeden çalınan kapıyla sözlerine ara vermek zorunda kaldı. Yoongi kimin gelmiş olabileceğini düşünerek kapıyı açtı.

"Kim, Hoseok mu?"

Kapının ardındaki Jimin kafası yana eğik şekilde gülümserken duyduğu sesle Yoongi'nin kapıyı kapatmasına fırsat vermeden içeri daldı.

"Ne yapıyorsun burada?"

İstemsizce sert çıkan sesiyle Woozi'yi sorguya çekmeye başladı gelir gelmez. Ardından Yoongi onun yanına gelerek kolundan tutup kendine çevirdi.

Vraie Fın  • YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin