16. Bölüm

498 50 0
                                    

07.08.23

---

Yaklaşık 1 hafta sonra...

Telefonumun bildirim sesiyle izlediğim diziyi bırakıp mesajlara girdim. Mesaj atanın zaten kim olduğunu biliyordum.

1 haftadır olduğu gibi Efkan, ayık olduğu zamanlarda bana yazıyordu. Hatta çoğu zaman yazışmak yerine arayıp konuşuyorduk.

Mesajında direkt hazırlanmamı istemişti. Gelince beni arayacakmış.

Uzun bir aradan sonra onu göreceğim için heyecanlıyken yataktan çıktım.

Benim heyecanlı olduğum gibi kurdum da heyecanlıydı. Efkan'ın rutta olduğu zamanda hep huzursuzdu. Sürekli Efkan'a gitmemi söylüyor, yapmayınca da sinirden kuduruyordu. Şimdi onu böyle sakin ve heyecanlı hissetmek derin bir oh çekmeme sebep olmuştu.

Hızla üstüme şık ama öyle çok resmi olmayan bir şeyler geçirdim. Siyah gömlek ve pantolon vazgeçilmez ikilimdi.

Saçlarımı düzeltip parfüm sıktıktan sonra kalktığım yere tekrar oturdum.

Efkan'ın gelmesini beklerken boş boş sosyal medyada dolaşıyordum. Bir süre böyle geçmiş Efkan'ın adı ekranda belirmişti.

Hemen cevaplayıp telefonu kulağıma götürdüm.

"Efendim?"

"Efendini yesinler. Geldim hadi in aşağıya."

O görmese de başka bir yöne bakmıştım. Dediğiyle içim bir hoş olmuştu.

Onu bekletmemek için ayağa kalkıp odamdan çıktım. Annemle babam dalında oturuyordular. Beni çok umursadıklarından değil ama yine de haber vermek istiyordum.

"Ben dışarı çıkıyorum." Dedim düz bir ses tonuyla onlara seslenirken.

Babam bana hiç bakmazken annem boş gözlerini bana çevirmiş, sadece bakmak için bakmıştı.

"Tamam." Deyip tekrar televizyona döndü.

İç geçirip evden çıktım. Gider ayak ailem moralimi bozmuştu.

Merdivenlerden aşağı indiğimde Efkan kapının önünde lüks bir araçla beni bekliyordu.

O da benim gibi giyinmişti. Tek farkı üstünde beyaz bir gömlek vardı. Yavaş adımlarla yanına yaklaşırken onu dizmeye devam ettim. O da aynı şekilde bana bakmıştı.

Önüne geldiğimde ne yapacağımı bilemeyerek ona baktım.

Özlemle bana bakıyordu. Gerçekten, ne kadar özlediğini suratındaki ifadeden bile anlayabiliyordum.

Kendini dizginlemeye çalıştığını belli eden bir ifadeyle "Sarılabilir miyim?" Diye sordu. Ses tonu reddetme diye yalvarmıştı.

Kafamı diğer tarafa çevirip onaylar şekilde salladım. Onu kabul ettiğim gibi Efkan kollarını bedenimin etrafına doladı.

Boynuma burnunu dayarken derin nefesler alıyordu. İyice beni kollarının arasında sıkarken bir an içine sokacağından şüphelenmiştim.

İçimde beni kasıp kavuran özlemle ben de ona sarıldım. Sıkıca birbirimize tutunmuştuk.

İlk ayrılan Efkan olmuştu. Ayrılırken bile gözleri istemediğini belirtiyordu.

"Hadi geç bakalım." Diyerek ön koltuğun kapısını benim için açtı.

Koltuğa oturup Efkan'ın da gelmesini bekledim. Suruç koltuğuna geçip arabayı çalıştırdı.

"Nasılsın?" Diye sordu. Sanki benim hissettiğim ne diyeceğini bilememe durumunu o da hissediyor gibiydi.

BETA | Omegaverse | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin