HGOİ-3 GİRİŞ:

42.6K 2.7K 6.9K
                                    

Öncelikle herkese merhaba!

Ejderha ve Yıldız adı altında burada paylaştığım bölümler üçüncü kitaba dahil değil ama bu yaşanmadıkları anlamına gelmiyor. Bildiğiniz üzere Daren ve Nova ikinci kitabın sonunda dünyaya kaçtılar. Ama elbette diyara dönecekler. Ejderha ve Yıldız olarak paylaştığım bu bölümler o arada yani insanların arasında yaşadıklarını anlatıyor. Yani üçüncü kitap o bölümlerin ardından (aylar sonra) diyara dönmeleri ile başlayacak.

Bu bölüm ise direkt üçüncü kitabın giriş bölümü.

Keyifli okumalar dilerim^^

***

Toprak Varisi zamanın bu halinden hoşlanmamıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Toprak Varisi zamanın bu halinden hoşlanmamıştı. Toz zerreleri havada dolaşıyor ve keskin alfin gözlerinden kurtulamıyordu. Başını çevirmesinin ya da gözlerini kapatmasının anlamı yoktu, toz zerrelerini ciğerlerinde de hissedebiliyordu.

Tıpkı pencerenin ardından baktığı krallığının kuraklığını hissettiği gibi. Elinden bir şey gelmeyen bu manzara onu her geçen gün daha da güçsüz düşürüyordu. Toprak Krallığı çatırdıyordu ve bir ağacın kökleri gibi krallığa bağlı olan varisi bunu doğrudan hissediyordu.

Kapı tokmağı açılmadan önce gıcırdadı ve bu varisin zihninde tiz bir kamaşmaya neden oldu. Kapı açılıp kapandığında arkasını dönmeden bekledi.

"Varisim," diye selamladı kuru bir sesle krallığın baş muhafızı Eris. "Hava Krallığı'ndan haber geldi."

Kelimeler hareket etmesi için varise aradığı gücü verdi. Sadece tüm gücünü değil sarayın kaynaklarını da halkı için kullanıyor, bu yüzden günden güne daha da zayıf düşüyordu. Ağır ağır dönüp muhafızın gözlerine bakmadan elini uzattı. Havanın ağırlaştığı gibi duvar kağıtlarının bile rengi solmuştu sanki.

Elindeki parşömen kağıt oldukça hafif olsa da mührü görünce göğsünde bir ağırlık hissetti. Kendi yazdığı çağrıyı kişisel işaretiyle mühürlemişti ama cevap resmi görüşmeler için kullanılan en basit mühür ile, Hava Krallığı'na özgü ortasından düz bir çizgi geçen üçgen işaretiyle gelmişti. İnce dudakları gerildi. Lordun ya da Varisin mührü değildi. Bu da cevaplarını daha parşömeni okumadan açık ediyordu. Parmakları gizleyemediği bir hırs ve acele ile mührü kırdıktan sonra parşömeni okumaya koyuldu. Uzun sürmedi, sadece birkaç resmî kelimeden oluşuyordu ve istediği kelimeler değildi. Parşömeni buruşturmak, yırtıp atmak istedi ama duygularını zapt etmeyi başardı.

"Bize yardım etmeyecekler," dedi beklentiyle onu seyreden muhafızına. Başını kaldırıp her zamanki gibi çenesini dik tutmaya çalıştı ama bir yerden tutunma ihtiyacı hissediyordu.

"Edeceklerini düşünüyor muydun?" diye sordu muhafız. Varis bakışlarını ona doğru çevirdi.

"Bu adil değil," dedi öfkeyle. "Bu bir taraf oldukları anlamına geliyor." Histerisini yatıştırmak için derin bir nefes aldı. Diyarın tarafsızlığıyla nam salmış krallığından fazlasını beklemişti. Ama bu varisi daha da incitti. Hava Lordu Sina'dan bu diyara geldiği ilk zamanlar da daha fazlasını beklemiş ve tıpkı böyle hayal kırıklığına uğratılmıştı.

EJDERHA ve YILDIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin