0.6

28 4 129
                                    

Selamlar

Bu bölüm Zilan gerçekten "ben" olacak. Şimdiden saçma hareketleri için özür diliyorum:D

"E-efendim?"

"Ne efendim? Karanlıktan korkuyormuşsun annen yalnız kalmanı istemedi."

"Ben istesem arkadaşlarımı çağırırdım zaten..." diyerek pot kırmıştım sanırım. Zaten boş duran bakışları iyice ciddileşti. 

"Rahatsız olduysan gidebilirim."

"Hayır, öyle demek istemedim."

"Nasıl demek istedin?"

"Sadece gelmeni beklemiyordum." Aralık kapıyı tamamen açtım ve içeri girmesini bekledim. 

Bu çocuk harbiden çok uzundu...

Parmaklarını kısa saçlarına geçirdi ve kafasını kaşıdı. O an aklıma geldi, bu çocuk evi ilk defa görüyordu. Şaşkın balık gibi etrafa bakması normaldi!

Sağ elimi kaldırdım.

"Buraya geç. Yemek yiyordum, bir şeyler ister misin?"

"Kalsın."

"Peki, sen bilirsin." O salona geçerken ben de salondan adayla ayrılan mutfağa geçtim. Adanın üstündeki tabağımı hızlıca süpürdüm ve bulaşığı olduğu gibi tezgaha bıraktım. Salona geçip karşısındaki koltuğa oturdum. Arkasına yaslanmış, gözleri kalabalık caddeyi gösteren camı izliyordu. 

Sessizdik, o da, ben de. İkimizin de konuşkanlık gibi bir durumu yoktu. Gerçi sohbetini geçebileceğimiz bir konu da yoktu.

"İki gündür okula gelmiyorsun." diye başladı konuşmaya. Dakikalardır ortada olan sessizliği bozdu. Karanlık evi iyice sarmıştı. 

"Sen nereden biliyorsun?"

"Annemi bilirsin, konuşkandır. Yanına gelmemi söylerken elli tane şey daha saydı, o arada söyledi."

"Anladım."

"Gelmeyi düşünüyor musun?"

"Hayır." Bu konunun onunla alakası neydi? 

"Neden?" diye sorduğunda sinirim bozuldu, güldüm.

"Bir düşün bakalım... Okulda peşini bırakmayan ruh hastası bir sapığın var. Ne olursa olsun yakalanıyorsun. Ne kadar gelirdin o okula?" 

"Elimde bir kanıt varken her gün gelirdim." Evet onda bir video vardı...

"Ya kanıt geçerli bir sebep olmazsa kurtulman için?"

"Daha denemedin ki."

"Denesem ne değişir ki."

"Kafanı falan mı sıyırdın?"

"Haddini aşma."

"Aşmadım ki, sadece neden bu kadar umutsuz davrandığını merak ettim."

"Umutsuz değilim, gerçeklere bakıyorum."

"İhtimallere yer vermiyorsun."

"Sen kaça gidiyorsun?" Konuyu değiştirme hızım o kadar komikti ki tıslarcasına güldü. 

"Ben daha üçe gidiyorum, abba." dediğinde ben de güldüm. Gelmesi bir yandan sinirimi bozuyordu ama kafamı dağıtması iyi olmuştu çünkü evde kaldığım iki gündür sadece başıma gelen olayı düşünüyordum.

"Ciddi cevap ver."

"Son sınıf."

"Oh, YKS girsin." Terbiyesiz Zilan ortama giriş yaptı...

Benimle KalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin