🌄 1.2 🌄

298 26 96
                                    


─── ⋆⋅☆⋅⋆ ── 🌄🍁☂️🌌 ── ⋆⋅☆⋅⋆ ───

─── ⋆⋅☆⋅⋆ ── 🌄🍁☂️🌌 ── ⋆⋅☆⋅⋆ ───

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

─── ⋆⋅☆⋅⋆ ── 🌄🍁☂️🌌 ── ⋆⋅☆⋅⋆ ───

Hava fazlasıyla soğuktu. Dondurucu sert rüzgar acımasızca yüzüme vuruyordu. Sanki yüzümde delikler açmak ister gibi. Ortam karanlıkltı. Önümüzde duran bir lamba dışında hiç insan yapımı bir ışık kaynağı yoktu. Sadece yukarda ki dolunay ve yıldızlar vardı. Etrafımız ise tamamen... Suydu.

Gecenin bir yarısı denizin ortasında olmamıza rağmen -ki şubat ayında da olduğumuzu unutmamak lazım- fazla üşümüyordum. Aksine kalbim alev alev yanıyordu. Sebebi ise omzumda uyuyan çocuktu. O çocuğun yanımda olduğunu bilmek bile kalbimin cayır cayır yanmasına neden oluyordu.

İkimizin altında bulunduğu kalın battaniyeyi biraz daha ona sardım. Ben üşümüyordum ama o üşüyebilirdi. Hastalanabilirdi. Hafızasını kaybettiğinden beri ilk kez evin dışına çıkmıştı, bu yüzdede bünyesi çok hassastı. Her an hastalanabilirdi.

Onun geceye karışan çivit mavisi saçlarına minik bir öpücük kondurdum. Derin uykudaydı. Saçlarından biraz daha açık renge sahip gözlerini yumuşakça kapatmıştı. Eskiden onu Scara olarak gördüğüm zamanlarda kaşlarını çatarak uyurdu, şimdi ise tam zıttıydı. Kaşlarını ve dudaklarını sıkmıyordu. Serbest bırakmıştı.

Başımı onun başına yasladım. Yavaştan uykum gelmeye başlamıştı ama uyuyamazdım. Liyue kıyıları çoktan gözükmeye başlamıştı. Neredeyse gelmiştik. Kuni'yi korumak için vereceğim savaş an itibariyle başlıyordu.

"Senin güvenlik ağın olacağım Kuni çünkü sen mutluysan ben yuvamdayım..."

Ona doğru nazikçe fısıldadım. Beni duymadığını biliyordum ama bunu söyleme ihtiyacı duymuştum. Çünkü gerçektende o mutluysa ben yuvamdaydım... Yuva...

Bulduğum bu sözü biraz değiştirerek dizlerimin üzerinde duran deftere not aldım. Aradığım sözlerden birini sonunda bulmuştum. Saatlerdir bunu arıyordum.

"Kazuha..."

Omzumda yatan sevgilimin fısıltılı ve uykulu sesini duyunca ona döndüm. Gözlerinden hâlâ uyku akıyordu. Geri kapanmamak için direniyorlardı.

"Efendim?"

"Ne kadar kaldı?"

"Geldik sayılır ama sen biraz daha uyu. Uykunu bölme."

Kuni geri çekilip yumrukları ile gözlerini ovuşturdu. Bu hali minik bir bebeğe ya da küçük bir çocuğa benziyordu. Kesinlikle çok tatlıydı.

"Sen uyumadın mı?"

Kuni geri bana yaklaştı. Bir eli göğüsümdeydi. Başını ise hafiften kaldırmıştı. Doğrudan gözlerimin içine bakıyordu.

"Seni izleme fırsatını kaçıramazdım."

Traitor | KazuScaraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin