I'ts You || Ateez Oneshot's

Pirate King || Ateez || 3

>>>Hongjoong<<<

Dün akşam ki Mingi ve Yeosang'la olan konuşmamdan sonra az da olsa cesaretimi toplamıştım. Jongho genelde 8:00 da markette oluyordu ve kendine enerji içeceği alıyordu.

Bende onunla karşılaşabilmek için 5 dakika öncesinden markete girdim ve 5 dakikadır gelmesini bekliyorum. 

Birazdan gelir düşüncesiyle içeceklerin olduğu dolaba gittim. Kapağını açtım ve içinden enerji içeceği aldım. Arkasına baktığımda kalmamıştı. Demek ki bu sonuncuydu.

Bunu onun alması için bırakmayı düşünürken birinin bileğimi tuttuğunu hissettim. Yüzümü ona döndüğümde Jongho'yu gördüm.

Jongho'yu görmemle olduğum yerde donakaldım. Saçlarını kırmızıya boyatmıştı. Ona çok yakıştığını düşündüm o an...

"Hyung. Burada ne yapıyorsun."

"B-ben burada yaşıyorum."

Yüzünde anlamış bir ifade vardı.

"Peki onu alacak mısın?"

"Neyi?"

"İçeceği."

"Ah hayır, z-zaten geri bırakmayı düşünüyordum. E-eğer almak istiyorsan alabilirsin."

Şişeyi ona uzattım ve o da gülerek aldı. Şu an yüzümün kıpkırmızı olduğundan o kadar eminim ki...

"E hyung görüşmeyeli nasılsın?"

"A-aynı işte. Yuvarlanıp gidiyoruz."

"Hayatından hiçbir şey olmadı mı, değişiklik falan. En son tasarımcı olmak istiyordun, o işe ne oldu?"

"Ne? Ha şey, evet devam ediyorum küçük bir atölyem var hatta."

"Vay, baya iyiymiş hyung. Peki hayatında biri var mı?"

"Hayatında biri var mı derken?"

"Bilirsin işte, aşk meşk işleri..."

"H-hayır yok."

"Güzel."

Gülümsedi ve kasaya gitti. İçeceğin parasını ödedikten sonra bana el sallayarak marketten çıktı.

Onun uzaklaştığını görünce kendimi direk marketten dışarı attım. Amacım sadece onu yakından görmekken onunla konuştum. Resmen onunla konuştum. Kalbim...

Bekle o beni nasıl tanıdı? Sonuçta 8 yıldır görüşmüyoruz ve ben burada oturmayalı başlayalı çok uzun süre olmuyor.

Hatta burada oturduğumu bile bilmiyordu. Nasıl oldu da hemen beni tanıdı? Belki o da bana aşıktır ve... Ben ne saçmalıyorum ya?

>***<

Atölyeme geldiğimde en son üzerinde çalıştığım tişörte gittim. Hala eksikleri vardı. Hissediyorum, bir şey eksik ama ne...

Sonra siyah ve kırmızılı sweatshirt e gittim. Acaba kollarına çizgi mi çeksem yoksa yazı mı eklesem? Hangisi daha daha hoş durur?

Normalde bu kadar karasız olmama ama bunu Jongho'ya vereceğim için ayrı bir önemsiyorum. Hoşuna gitmesini istiyorum.

Ona doğum gününde vermeyi düşünüyorum. Yaklaşık bir ay kaldı ve ben daha onunla konuşmayı bile başaramadım. Onu başardım ama işte... yakın değiliz.

Keşke markette iken telefon numarasını alsaydım. Ya da akşam yeniden markete mi gitsem. Belki yeniden karşılaşırız. Belki de daha da yakın oluruz ya da onu takip ettiğimi düşünür ve bu hiç iyi olmaz.