3.Bölüm

32 14 39
                                    

Günler, haftalar, aylar, yıllar hepsi küçük kızın acı hikayeleriyle doluydu. Onun diğer yaşıtları gibi dışarı çıkması yasaktı. Evdeydi sürekli. Küçük kız canı sıkıldığında odasına gider camın kenarına oturur ve dışarıdaki yaşıtlarını izlerdi.

Oda isterdi dışarıda oynamak, arkadaş edinmek ama ailesi izin vermiyordu işte. Küçük kız ailesine o kadar öfkeliydiki, o küçük cüssesiyle onlara sürekli kafa tutardı. Ama sonucunda da olan yine ona olurdu.

Küçük yaşta olmasına rağmen birçok şeyi anlardı. Hastalığı yüzünden sürekli doktor amcalara giderdi. Çok seviyordu doktor amcalarını. Ona sürekli şeker veriyorlardı ve onun kötülük olmayan masum kalbini saf sevgiyle dolduruyorlardı.

Doktor amcaları ona öyle davrandıkları için oda büyüyünce doktor olmayı çok istiyordu. Oda bir sürü çocuğu iyileştirmek istiyordu.

Küçük kız, daha güneş yeni doğarken gizlice evden çıkmış ve ilk defa annesi veya babası olmadan buralarda gezmenin keyfini yaşıyordu. Sonuçta abileri her gün dışardaydı. O bir kerecik çıksa bir sorun olmazdı.

Hafif esen rüzgar küçük kızın kumral saçlarını uçuşturuyor buna karşılıkta küçük kıkırtılar alıyordu. Küçük olan etrafı geziyordu, inceliyordu, keşfediyordu ve bunları yaparken o kadar keyif alıyorduki...

Bir zaman sonra evine geri dönmesi gerektiğini anlamıştı küçük kız. Annesi ve babası uyanmadan gitmeliydi, yoksa ona çok kızarlardı. Ancak bir sorun vardı, küçük kız yolunu kaybetmişti. Evine gitmeye çalışıyordu ama yolu çoktan unutmuştu.

Gözleri dolmuş ve ağlamaya hazır bir yüz ifadesiyle dönüş yolunu hatırlamaya çalışıyordu. Ama olmuyordu bir türlü hatırlıyamıyordu küçük kız.

Yoldan geçen bir adam onu fark etmiş ve onun boyuna uygun çömelmişti.
Küçük kız önünde eğilen adamdan korkmuş tam gidecektiki karşısındaki adam onun kolunu tutmuştu.

Akmaya hazır göz yaşları hemencicik soğuk yanağindan geçerken adam konuşmaya başlamıştı,

"Hey küçük kız merak etme sana bir şey yapmayacağım."

Küçük kız inanmıştı. O daha bir çocuktu, kendi gibi küçük kalbinde kötülük ne demekti bilmiyordu. O yüzdendi karşısındaki adama güvenmesi normaldi.

"Annen baban nerede biliyormusun?"

Küçük kız hemen başını sallamıştı aşağı yukarı.

"Neredeler?"

"Evde."

Adamın kaşları catılmış ve küçüge bakmayı sürdürmüştü.

"Pekiya sen neden buradasın?"

"Ben dışarıyı merak etmiştim, ama kayboldum." Küçük tekrardan ağlamaya başlamış ve adama sarılmıştı. İç çeke çeke ağlarken, adamın içi burkulmuştu.

"Tamam bak ağlama ben götürücem seni evine. Tamamamı ağlama." Küçük kız adama ümitle bakmıştı.

"Gerçekten mi?!"

"Gerçekten,"

Adam ayağa kalmış ve kızın elinden tutmuştu. Adam kızla sokakları geçiyor ve hiçbir acelesi yokmuş gibi küçükle sohbet ediyordu.

"Neden bu kadar güzel kokuyorsun?" Küçük merakla sormuştu. Adamın kokusu en sevdiği oyuncağından bile güzel kokuyordu. Hatta annesinin bahçeye diktiği lavantalardan bile.

"Güzelmi kokuyorum?"

Küçük başını hızlıca sallamıştı. Adam kızın masumluğu ile inci gibi bem beyaz dişlerini gösterek tebessüm etmişti.

"İnan bana sen daha güzel kokuyorsun."

Kız heyecanlı bir şekilde tekrar adama sormuştu,

"Gerçekten mi?!"

"Gerçekten."

Zaman hızla ilerlemiş, adam çoktan küçük kızı evinin önüne getirmişti.
Evlerinin önündeki polis arabaları herşeyi açıklıyordu zaten.
Kız sevinçel adama bakmış ve eğilmesi için pantalonunun paçasını çekmişti. Adam komutu anlayıp eğilmişti.

Küçük hemencicik adamın pürüzsüz yanağına minicik bir öpücük kondurmuştu. Adam kızın saçları sevmiş ve konuşmaya devam etmişti,

"Hadi evine girene kadar seni izliyor olucam."

Küçük kız adama son kez sarılıp evine doğru ilerlemeye başlamıştı. Polisler küçük kız'ı fark ettikleri gibi yanına koşmuş ve soru yağmurlarına tutulmuştu. Ama en garibi ise,

"Seni buraya getiren amca nerede peki?" Polis amcasina bakmış sonrada orda dikilen ve ona bakan amcasına bakmıştı. Ama tuğah olan ise ağzına işaret parmağına koyan yani ona sus deyen amcasına bakmıştı.

"Gitti," tekrar arkasına bakmış ve amcasının hala ona tebessümle baktığıydı. Annesi ve babası ona çok kızmışlardı ama küçük pek onları takmamıştı. Polisler ise o adamı bulacaklarını ve onlara haber verecekerini soylemişlerdi.

Ama ne kamera kayıtları nede o adam ortada vardı. Asıl tuğaf olan ise sadece o adamı küçük kız'ın görmesiydi...

🥀🥀🥀

Finiş aut.

İngilizcem bu arada kötü. Böyle yazılmıyordur belkide.

Kesinlikle Hz.Hızıra çok hayranım.

Bu bölumdede kücukumuze yardima geldi nasildi iyimiydi.

Bence iyiydi.

ಡ⁠ ͜⁠ ⁠ʖ⁠ ⁠ಡ

(⁠。⁠•̀⁠ᴗ⁠-⁠)⁠✧

(⁠◍⁠•⁠ᴗ⁠•⁠◍⁠)⁠❤

ʕ⁠っ⁠•⁠ᴥ⁠•⁠ʔ⁠っ

Nasildi bolum bakalim?

Bide bu yuzden evin adresini felan sormadi

YAŞAM GÜLÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin