Adına Sonra Karar Vereceğim Blogumsu Bölümler Serisi - 1

91 3 1
                                    

Gece saat 3. Yatağında yatıp öyle boş boş sosyal medyada kaydırırken birden bi' sıkıntı, daralma geliyor, telefonu bırakıp kendi kendine düşünüyorsun. 'Bu böyle olmaz, kilo vermem lazım, ders çalışmam lazım, cilt bakımı yapmam lazım..' Düşün düşün sıkıntı artıyor, bunalıyorsun. Sonrasını biliyoruz zaten, telefona dönüp hiçbir şeyi değiştirmeme ve hayatından nefret etmeye devam etme. İşte o günlerden birinde, başıma güzel bir şeyler geldi. Gerçekten işime yarayacak (tabii o zaman daha bilmiyorum)  bir şey buldum. Bulmam ise şu şekilde oldu.

Ulan dedim kendi kendime, cringse cringe, girdim Youtube'a 'hayatımı nasıl değiştiririm' yazdım. Ama tabii havalıyım ya ingilizce yazdım 'how to change my life' falan diye. Böyle bir şey yapmamın nedeni de artık 24 yaşında ve 14-15 yaşından beri spor rutini ve cilt bakımı gibi şeylere hayatıma sokmaya çalışıp, her şeyi ama her şeyi deneyip, 10 yıldır başarısız olmamdan mütevellit, artık sabrımın şelaleler gibi taşması. Neyse, gözüme çarpan ilk videoya tıkladım. İsmi almanca kanalın ama video ingilizce, merak etme türkçe altyazısı da var. Videonun linkini vereceğim sana. Neden değişmenin zor olduğundan, alışkanlık denen şeyin bilimsel olarak aslında ne olduğundan ve nasıl değişeceğimizden bahsediyor.

Ben şahsen, bir şeyin bilimsel açıklamalarını duyduğumda o şeyi daha iyi anlayan bir insanım. Değişmekle ve motivasyonla ilgili kaynaklar, %99 o işin motivasyonel, ruhsal, mental kısmına odaklanıyor. Ve genelde 'rutine sadık kal, pes etme, motivasyonunu kaybetme, neden başladığını hatırla, küçük adımlarla ilerle' gibi öğütlerle dolu oluyorlar. Ama "Nedenler ve niçinler" bölümünde dediğim gibi kimse neden öyle yapmam gerektiğini, neden başarısız olduğumu, neden zamanla kolaylaşacağını söylemiyor. Başarısızsın, çünkü pes ettin, nokta. İnsanın kendinden nefret etmemesi imkansız. E kendinden nefret eden bir insan kendi için doğru eylemlerde bulunamaz ki.

Kendimi değiştirmeye çalışma konusunda tosladığım en büyük duvar şuydu. Bu şeyi çok istediğim halde yapamıyorum, demek ki yeterince istemiyorum, demek ki buna layık değilim, hak etmiyorum, ne istediğimi bilmiyorum, bu benim için iyi ama yapamıyorum çünkü beynim o kadar bozulmuş ki benim kötülüğümü istiyor gibi ve daha fazla düşünce. Ama hiç kimse, aslında istemediği bir şey hiç yoktan aklına gelip de onu isteyivermez ki. Düşünsene oturuyorsun ve bi' anda, gideyim de şu marketten "en nefret ettiğim şeyi" alıp da yiyeyim diyorsun. Çok saçma değil mi? Öncelikle şu konuda anlaşalım, bir şeyi istiyoruz, çünkü onu istiyoruz. Ama bazen yapamıyoruz, yani kendimizi onu düzenli olarak yapmaya bir türlü ikna edemiyoruz, çünkü... Çünküsü şimdi geliyor.

Beynini balta girmemiş, kocaman ağaçlar ve sık bitkilerle dolu, patika, yol hiçbir şey bulunmayan koca bir orman olarak hayal et. Beynindeki minik sen elinde baltası, etrafa bakınıyor. İlerlemek istiyor ve ilerlediği yönde kendine baltasıyla yol açıyor, bastığı otlar o ilerledikçe ayaklarının altında eziliyor. O günkü yolculuğunu tamamladıktan sonra ertesi gün, kendini dün başladığı noktada buluyor. Yine ilerlemesi gerek ve doğal olarak, her insanın yapacağı gibi biraz da olsa belirginleşmiş olan daha önce kullandığı yolu kullanıyor. Çünkü dün o yoldan gitmişti ve bir sorunla karşılaşmamıştı, hatta yolda onu mutlu eden şeyler olmuştu. Neden risk alıp başka bir yol denesindi ki? Zaman geçtikçe beynindeki minik sen, kararların doğrultusunda sürekli kendine yürümek için alanlar açtı, o alanlar kullanıldıkça zamanla patikalara, daha sonra da daha belirgin ve yürümesi kolay yollara dönüştü. Ve bu şekilde zamanla zorlanmadan, düşünmeden, vakti geldiğinde ya da canın istediğinde kolayca ve otomatik olarak yaptığın alışkanlıklar ve rutinler oluştu. Bazıları anlık zevk verse ama totalde sana faydadan çok zararı olsa bile bunu fark ettiğinde değiştirmek için çok geçti, çünkü artık beynin onu 'değiştirilmesine gerek olmayan güzergahlar'ın arasına koymuştu bile.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 19 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Glow Up RehberiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin