Bölüm şarkısı: Dolores O'Riordan-October
Multi: Zach*
Yorum ve oylarınızı unutmayınn
İyi okumalar <33
࿐ ࿔*:・゚
Selam Richard,
Bu yazıyı yazıyorum çünkü 15 Ekim 1985 Salı günü saat akşam yedi sularında izlediğim röportajındaki bana yakın gelen birkaç cümlen üzerinde düşünmeden duramadım ve fikirlerimi yazma ihtiyacı hissettim. Aslında neden sözlerin üzerinde bu kadar çok durdum bilmiyorum ama sanırım altında yatan fikirler bana tanıdık geldi. Sanki orada konuşan sen değil benmişim gibi hissettim ve düşüncelerimin üzerinde bir daha durdum. Büyük ihtimal okumayacaksın -çünkü kaldığın cezaevinin adresini bilmiyorum- ama ben yine de karşımda sen varmışsın ve seninle konuşuyormuşum gibi yazacağım..
''Bana göre çoğu insanda cinayet işleme kapasitesi vardır. İşlemeyi tercih etmiyorlar çünkü genel iddialarına göre hepsi ahlaki açıdan üstün. Ama asıl nedeni sorumlulukların, vaatlerin, inançların ve dinin hapsindeler. Ve bu da cinayeti absürt bir kumar ve kendine zarar vermeye çekiyor. Korkmayanlar ise hayatın kendisini kontrol edenlerdir.''
Seni tanımama vesile olan ve sesini ilk kez duyduğum cümlen buydu. Aslında bırak sesini ilk kez duymayı gece avcısının sen olduğunu öğrenmemi sağlayan cümle desem daha doğru bir tabir olur. Seni tüm dikkatimle dinlemiş ve dediklerine hak vermiştim. Ama bunu sesli söylemek hata mıydı hala emin değilim. Düşüncelerine katıldığımı söylediğim anda odadaki arkadaşlarımın tüm odak noktası ben oldum. Hatta bir arkadaşım dönüp ''bir katile mi katılıyorsun'' demekten kendini alıkoyamadı. Bense o esnada, aslında sadece çelik bir aynada kendimi görmüş gibi olmuştum. (bunu sadece fikirlerine katıldığım için söylüyorum, yaptıkların değil ki zaten bunun açıklamasını birazdan yapacağım.). Kelimelerin bana en derin kabuslarımın arasında göğsünden kan süzen bir güvercin olarak uyandığımda, sakinleşmek için en yakın arkadaşlarım olan kağıt ve kaleme kimi zaman çizerek kimi zaman yazarak aktardığım, varoluşsal sancılara girmeme sebep olan düşüncelerimden birini hatırlatmıştı.
Sana ''bu konuda'' katılıyorum, bana göre de hepimizin içinde büyüklüğü kişiden kişiye değişen belli bir cinayet kapasitesi var. Kimi insanlarda bahsettiğin tabuları aşma cesareti olur ve içindeki kapasiteyi ortaya çıkarır. Kimi ise bu tabuların önünde eğilir ve içindeki potansiyeli en derin topraklarına gömmeye çalışır. Ama sanıldığının aksine gömme bir yok oluş değildir, sadece insanın kendini kandırmasıdır. Kötülük her zaman onun içindedir, sadece bilinç altında bir uykuya çekilmiştir. Yeri geldiğinde uykusundan uyanır ve kendini hatırlatır. ''Keşke elimde olsa da ölse.'' cümlesi bunun tipik bir kanıtıdır bana göre.
Beni soracak olursan inkar edemem ki mutlaka bir kapasitem vardır, ama bunun az veya çok olduğunu bilmiyorum. Öğrenmek istediğimi de sanmıyorum çünkü evet toplumun tabularına boyun eğiyorum. Bireyselci biri değilim ve olamam, dünya bir tek bizim etrafımızda dönmüyor ve bireyler toplumu oluşturuyor bu yüzden birlikte yaşamayı başarabilmemiz gerekiyor. İnsanlar geçmişten günümüze hatta gelecekte de birbirine muhtaçtır ve bize düşen bu sistemin var olmasına yardımcı olacak tabulara boyun eğmemizdir. İşte bu yüzden üzerime düşen görevi yapıyor ve tabulara boyun eğerek içimdeki vahşi tarafı susturmaya, dizginlemeye ve orta yolu bulmaya çalışıyorum. Yani sanırım sana göre korkağın tekiyim ve hayatın kendisini kontrol etmiyorum. Sorun değil, bunu ben de kabul ediyorum.
''Hepimizde kötülük veya başka bir şey vardır, öyle değil miyiz?'' ''..Kötülük daima vardır. Çoğu insan mükemmel dünyayı aramakta ama kötülük asla geçip gitmeyecek ve daha kötüsü olacak. Bizim kötülük yeteneklerimiz en iyi yeteneklerimizdir.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
born to die | the night stalker {Richard Ramirez fanfic.}
Fanfiction"sonra birine bağlandım. ve hep öyle kaldım."