episode 8•

178 8 16
                                    

~Merhabaa, son bölümün üstünden finallerdi erişim engeliydi derken bölüm atmayalı uzun zaman olmuştu. Normalde erişim engeli kalkana kadar bölüm atmayıp taslak biriktirecektim ama bölüm atmayı çok özlediğim ve erişim engeliyle ilgili herhangi bir gelişim olmadığıyla birlikte belirsizlik olduğu için dayanamayıp yeni bölümü sizlerle buluşturmaya karar verdim. Eğer buralardaysanız ve bu bölümü okuyorsanız bu aşamada ve belirsizlikte yorumlarınız ve oylarınız benim için çok önemli 🥹 Umarım bölümü seversiniz. Erişim engelinin en kısa sürede kalkması dileğiyle.. İyi okumalarr 🙋🏻‍♀️🤍

Bölüm şarkısı: Mareux - The Perfect Girl

Multi: Marlena

İyi okumalarrr 🙋🏻‍♀️🤍

*:・゚

Selam Marlena,
Öncelikle bana yazdığın için teşekkür ederim. Umarım günün güzel geçiyordur. 1 buçuk aylık süre içerisinde bana ailem dışında yazan ilk ve tek insansın. Belki de uzun süre sonra ilk defa (belki de hayatım boyunca ilk defa) bir kadın bana dış görünüş ve cinsellik haricinde yanaştı veya iletişim kurdu. Gerçi bana hava hoş, onları reddetmem :) ama dünyada böyle örnekler de varmış dememi sağladın.

Bahsettiğin hayatın oyunu ikimiz içinde güzel bir şeye sebep oldu. Kader denilen kavrama her ne kadar inanmasamda bizim yararımıza uygun olacak şekilde yönünü seçti. Sanırım bize de hayatın akışına uymak düşüyor.

İyiki arkadaşın o mektubu görmüş ve bana yazma, düşüncelerini açma cesaretini bulmuşsun. O haykıran sese uyduğun için teşekkür ederim. Bana yalnız olmadığımı hissettirdin :)

Arkadaşının gözünde inatçı bir kız çocuğu olsan da benim gözümde yazdıklarına bakılırsa derin düşünen, anlamlandırma çabası ve yeteneği olan, insan denen canlının inkar ettiği fikirlerimle uyuşan ve zihnimizden geçenlerin uyumluluğu konusunda bana haber veren, beni bu yolda yalnız bırakmayan güçlü bir kadınsın.

Sana uymak için üç mektubuna da senin gibi ayrı ayrı cevap vereceğim. Sen başlattın, benim de sana uymam gerekir :)

Sevgiler
~Richard

..........................

Sevgili Marlena,
Ruhuna dokunup zihninin en köşesine attığın fikirleri uyandırdıysam ne mutlu bana. Evrenin ruhların bir arada olması için savaştığını düşünüyor musun?

Arkadaşlarının bana katıldığını söylediğinde tepki verdiğini yazmışsın. Şaşırmamak lazım, insanlar zihnimizdekileri akıl süzgecinden geçirmeden direkt kim olduğumuza bakıp yargılarlar. Haklı-haksız olduğumuzu düşünmezler bile çünkü onlara göre hep haksısızdır. Yine de şaşırmamak lazım, geçenlerde okuduğum bir söz bu durumu doğruluyor: İnsansın sonuçta hatalarından değil (hata olarak görmüyorum :) ) yaptıklarından sorumlusun.

Bizi bir araya getirip bağlantı kurmamıza vesile olan cümlelerimin hala arkasındayım :)

Düşüncelerini sevdim, hepsinin de arkasındayım. Hepimiz kötüyüz. Ama ne olursa olsun benim tercihim de bunu eyleme geçirip bunu tatmaman. Herkes gücün hazzından zevk almaz ve bunu denedikten sonra iş işten geçmiş olup geri kalan bütün hayatını bir hücrenin içinde geçirmeye mahkum olur. Bu durumu tatmanı istemem, inan bana. Özgürlük en iyisidir. Özgür olduğum zamanları özlüyorum, sanırım hayatımın en güzel dönemleriydi.

Ama ben topluma ve uydurduğu tabulara boyun eğemem. Bana küçüklüğümden beri fısıldayan o ölümcül ses; karşıma çıkıp bana ters olan insanları öldürmemi öğütledi.

born to die | the night stalker {Richard Ramirez fanfic.}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin