Gerçekler ortaya çıkarsa
en fazla ne olabilir ki?☆☆☆
Eve döndüğümde eşyalarımı yerleştirirken cebimde bir kağıt parçası buldum. Merakla kağıdı açtığımda, içinde bir not olduğunu fark ettim. Gözlerimi kağıda dikip titiz bir el yazısıyla yazılmış mesajı okudum:
"Gerçekleri öğrenmek istiyorsan benimle buluş. 42nd Street, Manhattan. Yarın saat 5'te."
Kağıdı tekrar tekrar okurken kafam karışmıştı. Kimden geldiği belli olmayan bu not, içimde bir merak uyandırdı. Bana ne gibi gerçekleri söyleyebilirdi ki bir yabancı?
Notun sahibini düşünürken, gözümün önüne sabah çarptığım kişi geldi. Acaba bu notu o mu bırakmıştı? Belki de... Ama kesin bir şey yoktu.
Notun altında yazan "Yalnız gel" uyarısı, içimdeki tedirginliği arttırdı. Yarın sabah bu belirsiz buluşma yerine gitmeyi düşünmek bile kalbimi hızlandırdı. New York City'nin kalabalık sokakları arasında, neyle karşılaşacağıma dair bir fikrim olmasa da gitmeye karar verdim. Sonuçta ben bir ajanım ve bana zarar vermek o kadar da kolay birşey değil.
Duş aldıktan sonra yatağıma uzandım ve hızlıca uyumaya çalıştım. Ancak uyuduğumda, rüyamda Ela'yı gördüm. Ela bana doğru yaklaştı ve sessizce, "Gerçeklerin peşinden git, gerçeklerin peşinden git," diye fısıldadı, sürekli tekrarladı. Başka bir şey demedi, sadece bu cümleyi tekrar etti.
Kan ter içinde uyandığımda saat 3'tü. Rüyamın etkisinden tam olarak çıkamamıştım ve içimde hala bir gerginlik vardı. Ancak bu durum beni durdurmadı, buluşma için hazırlanmaya başladım. Ne olursa olsun, bu gece yaşadıklarım beni harekete geçirmişti ve gerçeklerin peşinden gitmeye kararlıydım.
Saat 4.30 olduğunda buluşma yerine gitmek için evimden ayrıldım. Sokaklarda ilerlerken, bir an için arkamda birinin olduğunu hissettim. Hızla arkama döndüm, ancak kimseyi göremedim. Kalbim hızla atmaya başladı ve adımlarımı hızlandırdım.
Yolda ilerlerken, köşede iki sokak çocuğunun kavga ettiğini gördüm. Onları ayırmak için yaklaştığımda, birinin cebinden düşen bir fotoğrafı fark ettim. Fotoğraf yere düşerken yakaladım ve fotoğrafı incelediğimde, içim dondu. Fotoğraf, ailemle çekilmiş son fotoğrafımdı ve yüzlerine birer çarpı çizilmişti.
10 yıl önce, ben 18 yaşında iken ben ve ablam Ela bir okul gezisinde iken evimiz yanmıştı. Hiçkimse veya hiçbir eşyamız yangından çıkamamıştı. O yangından sonra yanımda sadece Ela kalmıştı, ta ki onu da 2 yıl sonra SHIELD görevinde kaybedene kadar. Bu fotoğraf benim dikkatimi çekmek için hazırlandığı belliydi. Benimle buluşmak isteyen kişi kimdi? Beni nereden tanıyordu?
Çocuklara baktığımda, onlardan fotoğrafı nereden bulduklarını sordum. Ancak çocuklar sessiz kaldı ve sadece "Gerçeklerin peşinden git!" diyerek koşarak kaçtılar. Ela'nın bana bu gece söylediği şeydi.
Bu olay beni derinden sarsmıştı. Ailemi kaybettiğime içimde oluşan büyük boşluğu tekrar hissettim.
Bu olayın ardından içsel bir sarsıntı yaşamama rağmen, hala buluşma yerine gitmeye kararlıydım. Çünkü ne olursa olsun, gerçeklerin peşinden gitmek zorundaydım. Beni buraya çağıran her kimse benim hakkımda çok şey biliyordu. Asıl can sıkıcı olan şey ise benim onun hakkında hiçbir şey bilmememdi. Bu sefer olayları ben kontrol etmiyordum ve bu canımı fena halde sıkıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AfriShade // Natasha Romanoff & Clint Barton [Düzenleniyor]
General Fiction[Bölümler düzenleniyor ve tekrardan yazılıyor] Natasha Romanoff'un gözleriyle kesiştiğinde, bir an için dondum. Ama sonra, o soğuk bakışlarını karşıladım. Bu karşılaşma beklediğimden daha erken gelmişti. O, SHIELD'in en iyilerinden biriydi, benim de...