odamda durmaktan bıkmıştım
mona lisa gülümsememden de
o yüzden
otobüse bindim
louvre müzesine geldim
kendimi bulmak icin
orada yediğim sütlü tatlılar
köklerimi sular
kestane ağacımın gölgesi
beni korur
yukarı bakarım
gökyüzü olmuş gri
yağmurla yürürüm şimdi
kaba yelim olur bana narin
kendimi bulabilecek miyim
nilüferim?
yeşilim?
beyazım?
çıkmaz sokak gibi gelir bana hayat
melek aralığını görmem gerekir
80 santimlik hayatımda
iki kişi sığamaz ki
mihaliçe gidip toprak mı sulamalı
yoksa gözyaşlarım zaten yeterli mi
iki beyaz kelebek uçsa yanımdan
ikisi de yan yana olsa
o bana yetmez mi
yeter yaşlar için
düdük hala boynumda
gezerim içimdekilerle
doğduğumdan beri
ağaçmışım ben
köklerim yerde
ben gökte

ŞİMDİ OKUDUĞUN
töz. şiir
Поэзияyazdığım şiirler ise içimdeki yemekler kusuyorum sanki hasta gibi size de bulaştı şimdi okuyan herkes hastalandı benim kadar belki de bulaşıcıdır bunlar